KESKe yönelik 13 Şubat ve 25 Haziranda yapılan operasyonlar sonucu tutuklanarak cezaevine konulan 68 sendikacının serbest bırakılması talebiyle oturma eylemi yapan KESK Ankara Şubeler Platformu, Sendikal hak ve özgürler mücadelesi vermek ne zamandan beri suç oldu? diye sordu.
KESK Ankara Şubeler Platformu, tutuklu sendikacıların serbest bırakılması için bugün birçok kentte eylemler yaptı. Ankarada YKM önünde bir araya KESK Ankara Şubeler Platformu burada iki saatlik oturma eylemi yaparak serbest kürsü kurdu.
Tutuklu sendikacılarının ailelerinin de katıldıðı, ESP, DHF, HDK, 78liler Girişimi gibi birçok siyasi parti ve demokratik kitle örgütünün de katılarak destek verdiði eylemde, KESKli tutsaklar serbest bırakılsın yazılı pankart açıldı. Sık sık Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz, Zindanlar boşalsın tutsaklara özgürlük, Yaşasın halkların kardeşliði, KESKli tutsaklar onurumuzdur sloganları atıldı. Tutuklu bulunan sendikacıların fotoðrafları taşındı.
Alkışlar ve ıslıklarla tutuklamaların protesto edildiði eyleme KESK Genel Başkanı Lami Özgen ise geçirdiði kalp krizinden dolayı katılamadı. 13 Şubat ve 25 Haziranda yapılan operasyonlar sonucu tutuklanarak cezaevine konulan sendikacılar için yoklama yapılan eylemde açılış konuşmasını yapan KESK Mali Sekreteri Ali Berberoðlu, KESKi hedef alan kuşatma operasyonun son halkasının üzerinden iki ay geçtiðini ve Türkiye cezaevlerinde 68 sendikacının tutuklu bulunduðunu hatırlattı.
KESKin üzerinde uygulanan baskıların ilk olmadıðının altını çizen Berberoðlu, AKP Hükümetine şöyle seslendi: Sendikal hak ve özgürler mücadelesi vermek ne zamandan beri suç oldu? KESKin ve baðlı sendikaların aldıðı kararlar doðrultusunda gerçekleştirilen eylem ve etkinliklere, grevlere katılmayı yasa dışı gösterdiðiniz iddia namlerinize kimin inanmasını bekliyorsunuz? Sendikal haklar kapsamında yaptıðımız faaliyetleri sorgulamakla asıl siz suç işliyorsunuz. Bizler, ortak deðerlerimize sahip çıkmaya devam edecek, bu oyunu bozacaðız.
YILDIZ: BU ÜLKEDE KÜRTLERÝN YAŞAM ALANI DARALTILIYOR
Eðitim Sen Genel Başkanı Ünsal Yıldız ise yaptıðı konuşmada, yargının işleyişine bakıldıðı zaman AKP Hükümetinin adaletinin açıkça görüldüðünü ifade etti. Tutuklanan sendikacılarının çoðunluðunun Kürt olduðunun altını çizen Yıldız, Bu ülkede Kürtlerin yaşam alanı daraltılıyor. Kürtlere siyaset yaptırılmıyor, emekçiler çalıştırılmıyor. Bir iç tartışma yaratılmak isteniyor. Bizim bu iç tartışmaya gireceðimizi sananlar yanılıyorlar. Bizi bir araya getiren farklılıklarımızdır. Siyasal iktidarın nasıl bir ülke yaratmak istediðini ve bunun dışında hiçbir şeye tahammül edemediðini biliyoruz diye konuştu.
Yıldız, tutuklu sendikacıların iddianamelerinde suç sayılan eylemlilikleri hatırlatarak, Eðer bu suçsa bizi de alın, bizde o suçu işledik dedi.
Yıldız son olarak, 4+4+4 eðitim sistemine karşı 15 Eylülde Ankarada olacaklarını duyurdu.
68 SENDÝKACININ TUTUKLU OLDUÐU BÝR ÜLKEDE DEMOKRASÝDEN SÖZ EDÝLEMEZ
ESP Genel Başkan Yardımcısı Fadime Çelebi ise yaptıðı kısa konuşmada KESKe yapılan saldırının toplumun her kesimine yapılmış bir saldırı olduðunu ifade ederek, KESKe yapılan saldırı bilinçli bir saldırıdır. KESK yalnız deðildir, KESKe uzanan eller bize de uzanmıştır. Egemenlerin bu düzeni, saltanatı yıkılacaktır dedi.
BDP Ankara Ýl Eş Başkanı Meral Vuranok yaptıðı konuşmada, tutuklanan sendikacıların büyük çoðunluðunu Kürt olmasına dikkat çekti ve şöyle konuştu: Arkadaşlarımızın hepsi ne içeride ne dışarıda savaş olmasın dedikleri için tutuklandı. 3. Yargı Paketinde tutukluluk sürelerinin kısaltılması denilmesine raðmen 2 aydır tutuklular. Yapılan aramalarda el konulan eşyalar ailelere teslim edilmedi, bu şekilde tutukluluk süreci uzatılmak isteniyor.
AKPnin ses çıkarmayan bir ülke istediðinin altını çizen EMEP Ankara Ýl Başkanı Ýlke Işık Saðdıç da, Dünyanın hiçbir yerinde 68 sendikacının tutuklu olduðu bir ülkede demokrasi var denilemez diyerek ileri demokrasi söylemlerinde bulunan AKP Hükümetinin toplumun her kesimine savaş açtıðını vurguladı.