KCK Diyarbakır Ana Davası'nın 60'ncı duruşmasında, DTP ve BDP'de uygulanan yüzde 40 kadın kotasının yasadışı olarak gösterilmesine karşı çıkan avukat Meral Danış Beştaş, Başbakan Erdoðan'ın da kendi partisinde yüzde 30 kadın kotası uyguladıðını belirterek, mahkemenin Başbakan Erdoðan hakkında suç duyurusunda bulunmasını istedi. Beştaş'ın talebini reddeden mahkeme başkanı, Başbakan Erdoðanı savunarak, AKP'deki yüzde 30 kota ile BDP'nin yüzde 40'lık kotasının aynı olmadıðını ileri sürdü.
Kürt siyasetçileri, insan hakları savunucusu ve gazeteciler hakkında Diyarbakır 6. Aðır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın 60'ncı duruşmasında, DTP Kadın Meclisi Üyesi Esma Güler'in ardından Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) Aktivisti Leyla Deniz ile ilgili delil ikamesi yapıldı. Savcılık ve mahkeme aşamasındaki beyanı okunan Güler ile ilgili ev aramasında elde edildiði iddia edilen belgelere yer verildi. Yine katıldıðı ve suç olduðu iddia edilen eylemleri sıralanan Güler, Newroz ve 8 Mart etkinlikleri ile DTP'nin 2009 yılı yerel seçim çalışmalarında yer aldıðı belirtildi. Ortam kayıtları ile telefon tapeleri okunan Güler'in iddia edilen hususlara Kürtçe vermek istediði cevap mikrofonun kapatılması ile engellendi.
Bunun üzerine kalkan Av. Meral Danış Beştaş ise Türkiye'nin hiç bir yerinde DTP ve BDP dışında hiç bir partiye yönelik bu denli bir gözaltı, tutuklama ve baskı uygulanmadıðını ifade etti. Her fırsatta yüzde 40 kadın kota uygulamasının PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın önerisi ve KCK'nin de sözleşmesinde yer aldıðı belirtilerek yasa dışı kabul edildiðini hatırlatan Beştaş, bahsi geçen uygulamayı Başbakan Erdoðan'ın kendi partisine yüzde 30 kadın kotası olarak uyguladıðını bu nedenle konunun Erdoðan hakkında bir suç duyurusu olarak kabul edilebileceði vurgusunda bulundu. Başbakan Erdoðan'ı savunan mahkeme başkanı AKP'deki yüzde 30 kadın kotası ile yasadışı kabul edilen yüzde 40 kadın kotasının aynı olmadıðını ileri sürdü.
Müvekkili ile ilgili isnat edilen suçlamaların dosyaya hukuka aykırı şekilde konulan ve delil niteliði taşımayan belge ve dokümanlardan oluştuðunu söyleyen Av. Reyhan Yalçındað, "Bizce müvekkil hakkında şüpheye neden olan tüm iddia ve deliller geçerliliðini ve güvenirliðini yitirmiş durumdadır. Bu parti muhalif Kürtler tarafından kurulmuştur. Dosyada yargılanan bir kısım müvekkil bedenini ölüme yatırmıştır. Duruşmalarda hazır bulunmamalarının nedeni de budur. Umarım ciddi bir saðlık sorunu yaşanmadan talepleri bir an önce kabul edilir" diye kaydetti.
Savunmanın ardından duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi