"KCK" ana davasında delil ikamesi yapılan tutuklu DTP eski Eşbaşkan Yardımcısı Bayram Altun, iddianamede yer alan gizli tanık "X"in beyanlarında, KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok ile Avrupa'da görüştüğü ve talimat aldığı iddialarına, "Gizli tanık Avrupa'da Sabri Ok ile görüştüğümü söylemiş. Avrupa'ya gittiğim dönemlerde Sabri Ok ile görüşmedim; ama o dönem görüşmüş olsam bile bunda yasa dışı bir şey yok. Görüşmemem için de bir neden yok. Sabri Ok parti çalışanımızdır, onunla görüşmem kadar doğal ne olabilir ki" dedi. 

BDP milletvekilleri, belediye başkanları, insan hakları savunucuları ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 98'i tutuklu, 175 kişi hakkında açılan "KCK" ana dava duruşmasına Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada, aralarında BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş, BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak ve Batman Belediye Başkanı Necdet Atalay'ın da bulunduğu 33 tutuklunun yanı sıra müdafi avukatlar ve Kürtçe tercümanlar hazır bulunurken, tutuklu aileleri de duruşmayı izledi. Duruşmada tutuklu yargılananlardan DTP eski Eşbaşkan Yardımcısı ve aynı zamanda Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi Bayram Altun'a ilişkin delil ikamesine devam edildi. Altun, savunmasını anadili olan Kürtçe ile tercüman aracılığı ile yaptı. Delil ikamesinde Altun'un telefon görüşmeleri tek tek okundu. Altun'un Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi Çimen Işık ile yaptığı görüşmede, Başbakan Erdoğan'ın bölgeyi ziyareti öncesinde çıkan olaylarda polisin gaz bombalı müdahalesinin ardından Işık'a gaz bombasından etkilenip etkilenmediğini sorması da iddianamede suç delili olarak görüldü. Delil ikamesine ilişkin söz alan Altun, "Aynı komisyonda yer aldığım arkadaşıma gazdan etkilenip etkilenmediğini sormuşum, bunun neresinde suç var? Kürdistan'da gaz bombası yemeyen kimse kalmamıştır herhalde" dedi. 

İddianamede yer alan gizli tanık "X"in beyanlarında, Altun'un KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok ile ilişkisinin olduğu ve zaman zaman Ok ile Avrupa'da görüşerek talimat aldığı iddia edildi. Gizli tanık beyanlarına cevap veren Altun, Sabri Ok'un bir dönem DTP'nin Genel Başkan Danışmanlığı yaptığını ve Ok'u birlikte cezaevinde yattığı dönemlerinde tanıdığını belirtti. Altun, "Gizli tanık Avrupa'da Sabri Ok ile görüştüğümü söylemiş. Avrupa'ya gittiğim dönemlerde Sabri Ok ile görüşmedim; ama o dönem görüşmüş olsam bile bunda yasa dışı bir şey yok. Görüşmemem için de bir neden yok. Sabri Ok parti çalışanımızdı, onunla görüşmem kadar doğal ne olabilir ki?" diye belirtti. Altun, telefon görüşmelerinin çoğunun seçim üzerine yapıldığını ve o dönemde DTP'nin seçim komisyonunda yer aldığını, aynı zamanda DTP Eşbaşkan Yardımcısı  olduğunu belirterek, savcının seçim çalışmaları ile ilgili yaptıkları telefon görüşmelerini çarpıtarak ve illegal göstererek iddianameye koyduğunu vurguladı. Altun, "Buradan da savcının hangi niyetle bunları iddianameye koyduğu anlaşılıyor" dedi. 
Okunmaya devam edilen delil ikamesinin ardından mahkeme heyeti, iddianamede geçen "çatı partisi" kararının nerede alındığına ilişkin, "Daha önceki dokümanlarda çatı partisinin kararının Kandil'de alındığı söyleniyordu. Türkiye'de mi alındı bu karar, Kandil'de mi ve Kandil'de uygulandı mı?" diye sorması dikkat çekerken, Altun heyetin sorusunu, "Bu çatı partisinin kararı Türkiye'de alınmıştır. Türkiye'deki birçok sol örgütle görüşmeler yapıldı. DTP olarak bununla ilgili birçok çalışmalar yapılarak destek sağlanmıştır. Bugün de çatı partisini savunuyor ve destekliyoruz. Sanki Türkiye'de AKP, CHP ve MHP dışında parti yokmuş gibi halk bu partilere mahkûm edilmeye çalışılıyor, biz halka alternatif sunuyoruz" diye yanıtladı. Altun'un BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ile "Sayın Öcalan" kampanyasına ilişkin yaptığı telefon görüşmesi de suç delili olarak iddianamede yer aldı. 

Altun'un savunmasının ardından mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.