Kayıp yakınlarından 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde çaðrı!

Kayıp yakınlarından 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde çaðrı!

ÝHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganıyla düzenlediði oturma eyleminde konuşan ÝHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutladıkları günlerde savaşların devam ettiðini belirterek, barışın daha güçlü haykırılması için herkesi yapılacak 1 Eylül mitingine davet etti.

ÝHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının her hafta Cumartesi günleri “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganıyla düzenlediði oturma eylemi 186’ıncı haftasını geride bıraktı. Koşyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde düzenlenen eyleme, ÝHD üye ve yöneticilerinin yanı sıra, ESP Diyarbakır Ýl Yönetimi, Almanya'dan gelen antifaşist sosyalist gençler, Barış Anneleri Ýnisiyatifi, MEYA-DER, KESK’e baðlı sendikaların temsilcileri ile çok sayıda kayıp yıkını katıldı.

Eylemede konuşan ÝHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, bugünün 1 Eylül dünya barış günü olduðunu hatırlatarak, ancak tüm çabalarına raðmen bu coðrafyaya barışın gelmediðini söyledi. Emperyalist güçlerin yerel işbirlikçileriyle birlikte bugünde de tanklarıyla toplarıyla katliam yapmaya devam ettiðini söyleyen Bilici, “Yıllarca bu coðrafyaya barış gelmedi, bu coðrafyaya, özgürlükler gelmedi. Sürekli emperyalist güçler, yerel işbirlikçileriyle birlikte ezilen halklara karşı topyekun bir savaş açmıştır ve insanlıða karşı çok ciddi suçlar işlemiştir. Halen de işlenmeye devam ediyor, halen sivil insanlar katlediliyor. Bunun tek sebebi sürdürülen savaştır, savaşta inat etmektir. Bu savaşla hiçbir şey elde edemeyeceklerini çok iyi biliyorlar” dedi.

'ÖCALAN ÝLE MÜZAKERELER BAŞLATILMALIDIR'

Türkiye’de barış ortamının yaratılmasının tek koşulunun PKK Lideri Abdullah Öcalan ile müzakerelerin yapılması olduðunu belirterek, şunları söyledi: “Biz barış savunucuları buradan bütün dünyaya, ve özellikle Ortadoðu’da bu savaşı derinleştiren güçlere çaðrıda bulunuyoruz. Türkiye’de, bölgemizde sürdürülen bu savaşanı bir an önce bitirilmesi, halkların geleceðine saygı gösterilmesi, halkların kendi kaderini tayin hakkına saygı gösterilmesini bekliyoruz. Ýnançlara, dillere, dinlere, kültürlere, kimliklere saygılı olmalarını istiyoruz. Özelde Kürt meselesi olmak üzere tüm sorunların barış ve müzakerelerle çözülmesini istiyoruz. Bunun da gerçekleşebilmesi için Kürtlerin muhatap olarak gösterdikleri, kendilerine önder olarak kabul ettikleri Sayın Öcalan üzerindeki tecride son verilmelidir. Diyalog ve müzakerenin önünü açarak, eşit koşullarda, adil bir barışın saðlanmasını istiyoruz. Aksi takdirde bu coðrafyada hiçbir zaman barış gelmeyecektir.”

Bilici, 1 Eylül Dünya barış gününe katılım çaðrısında bulunarak, hükümete şöyle seslendi: “Size düşen tek şey kayıpların faillerini ortaya çıkarmak ve faillerin yerini göstermektir. Artık gencecik insanların ölümlerini duymak istemiyoruz. Hiç kimsenin canı yanmasın, hiçbir ana aðlamasın ve bir an önce barış gelmesini diliyoruz.”

NUSAYBÝN'DE KAYBEDÝLEN SEDÝKA DAL'IN HÝKAYESÝ ANLATILDI

Bilici’nin ardından ÝHD Diyarbakır Şube Sekreteri Abdulselam Ýnceören, 1994 yılında Mardin Nusaybin Ýlçesi’nde Hizbullah elemanları tarafından kaçırılıp kaybedilen Sedika Dal'ın kaybediliş hikayesini anlattı. Ýnceören, Dal’ın kaçırılıp kaybedilişini şöyle anlattı: “Nusaybin'e baðlı Duruca Beldesi'nde saðlık sorunları nedeniyle hastaneye gittiði sırda Şıh Reşit Mahallesi’nde Hizbullah örgütüne mensup Takyettin Altun ve kardeşi tarafından kaçırılır. Yakınlarının ailesine haber vermesiyle Nusaybin Cumhuriyet Savcılıðına ve Emniyet Müdürlüðü’ne başvuran ailenin girişmeleri sonucu adı geçen Altun yakalanır ancak bir süre sonra serbest bırakılır. Bundan sonra ailenin yaptıðı tüm girişimler sonuçsuz kalır. Ailenin bugün bile Sedika Dal'ın kaçırıldıktan sonraki akıbetini bilmiyor ve cesedine dahi ulaşamadılar.”

Yapılan konuşmaların ardından kayıp yakınları 18 yıl önce kaçırılarak kaybedilen Sedika Dal için 5 dakikalık oturuma eylemi gerçekleştirdi.