Türkiyeden yaklaşık 10 bin kilometre uzakta, bir başka halk Kürtlerle benzer bir kaderi paylaşıyor. Uluslararası desteðe sahip katliamcı bir devlet karşısında direnen bir halk Tamiller. 2009 yılındaki kanlı savaşta liderlerini kaybettiler. Ancak Tamil halkı Velupillai Prabhakaranın öldüðüne inanmıyor.
Karşılarında insanlıða karşı suç işleyen, insan haklarına ve BM sözleşmelerine uymayan bir rejim var. Katledildiler, cezaevlerine atılarak işkencelerden geçirildiler, ama dilleri Kürtler gibi yasaklanmadı.
ÝKÝ BÝN YILLIK YAZILI GELENEKLERÝ VAR
Yaklaşık 2 bin yıllık yazılı bir geleneðe sahip olan Tamil dili, klasik bir edebiyata kavuşan ilk Hint dili özelliðini taşıyor. Yoðunlukla Güney Hindistan ve Sri Lankada konuşlan onlarca dilden oluşan Dravid dilleri arasında klasik Tamil dili en önemli edebiyata sahip dil olarak övünüyor. Halk olarak Tamiller tarihte müzik, heykel ve mimari alanında önemli eserler verdiler.
2009 yılı sayımlarına göre Tamillerin nüfus 80 milyon dolayındaydı. Bunların 70 milyonu Hindistanda yaşıyor. 10 milyondan fazlası ise Sri Lankada. Hindistan ve Sri Lankadaki Tamiller aynı kültürleri paylaşsalar da farklı diyalektlerde konuşuyorlar ve ortak bir vatan talepleri yok.
33 YILLIK SAVAŞ
Sri Lanka devlet ile son büyük kapışmadan önce 33 yıllık bir silahlı mücadele vardı. 1976 yılında kurulan Tamil Eelam Özgürlük Kaplanları, adanın kuzey doðusunda kendi kaderinde tayin hakkı ve baðımsız bir devlet için mücadele etti. Kaplanlar, ABD, AB, Ýngiltere ve Hindistan tarafından terörist örgütler listesine alındı.
25 Ocak 2009da Sri Lanka ordusu Tamil topraklarındaki küçük Mullaitivu kentinin kontrolünü 50 bin askerle ele geçirdi. Buradaki savaş 2 bin Tamil militanına karşı yürütüldü. 25 Nisanda Kaplanlar, Sri Lanka ordusu tarafından kuşatılan Mullaithivu kasabası yanındaki geniş kıyı şeridi olan Puttumatlanda 13km2lik bir alana geriledi. Daha o tarihte en az 50 bin kişi çatışma alanında mahsur kalırken, 100 bin kişi de mülteci kamplarına doldurulmuştu.
17 Mayıs 2009da Sri Lanka ordusu ülkenin kuzey doðusundaki Tamil topraklarını kuşatırken, bir gün sonra da Tamil lideri Velupillai Prabhakaranın öldürüldüðünü ilan etti. Görüntüleri de basına daðıtıldı. Dünyanın gözleri önünde katliamlar yapıldı. BMye göre sadece bu son savaşta 30 bin kişi hayatını kaybetti. Gerçek bilanço ise çok daha aðır.
BÝR KAÇ AYDA 170 BÝNÝ AŞKIN KÝŞÝ ÖLDÜ
Fransanın başkenti Paristeki Tamil Eelam Derneði, final savaşının başladıðı Aralık 2008 ile 18 Mayıs 2009 arasında katledilen 30 bin insanın dışında çoðu kadın ve çocuk 146 bin 679 kişinin öldüðünü söylüyor. Bunların çoðu kayıp insanlar, başlarına neler geldi bilinmiyor. Ancak ölü olarak kabul ediliyorlar.
ANFye konuşan Tamil Eelam Evi Başkanı T. Thiruchchoti, savaş sona erdikten sonra teslim olan tüm militanların tutuklandıðını belirti. Sayılarının 20 bin olduðunu belirten dernek başkanı, bunların bir kısmının gözetim altında serbest bırakıldıðını ifade ediyor.
Tamil derneði başkanı, Bugün, Sri Lanka makamları tutuklu olanları rehabilite ettiklerini söylüyorlar. Eski savaşçıların rehabilitasyonu ve eðitim için askeri kamplar oluşturuldu. Burada onlara resmi singala dili, singala marşı ve bayraða saygı dayatılıyor diyor.
CEZAEVÝNDE ÝŞKENCELER SÜRÜYOR
Tutuklanan askeri şeflerin nerede oldukları ise bilinmiyor. Cezaevlerinde işkence ve aðır hak ihlalleri işleniyor. Bu yaz aylarında en az iki tutuklu cezaevinde maruz kaldıkları şiddet nedeniyle hayatını kaybettiler.
Thiruchchoti, Askerlerin şiddetinden bir hafta sonra ölen tutuklulardan biri açlık grevindeydi. Aileleri her ikisinin de cezaevinde olduklarını bilmiyordu. 10 yıldır kayıptılar diye belirtiyor.
Bunlar gibi çok sayıda tutuklu herhangi bir yargılama olmadan cezaevlerinde bulunuyor.
Tamillerin Sri Lankadaki nüfusunun 12 milyon olduðu tahmin ediliyor. Tamil derneðine göre bunların 2 ila 3 milyon kadarı diasporada yaşıyor. Resmi kaynaklar ise 2001 itibariyle Tamillerin ülkedeki nüfusunu 3 milyonun biraz üzerinde gösteriyor. Tamiller kendi dillerinde eðitim görebiliyorlar ve siyasi partileri var.
SRÝ LANKAYI BOYKOT EDÝN
Halen savaşın aðır izlerini taşıyorlar. Dünyanın gözleri önünde yapılan katliamların sorumlularının yargılanmasını ve cezalandırılmasını istiyorlar. Diasporadaki Tamil organizasyonları, işlenen katliamlardan dolayı Sri Lanka devletinin boykot edilmesi için kampanya yürütüyor. Diðer bir ifadeyle uluslararası topluma, Sri Lankaya turizmi için gitmeyin zira bu ülke cinsel turizmi ile de ünlü, başta çay olmak üzer Sri Lanka malı ürünleri satın almayın çaðrısında bulunuyorlar. Tarım gibi aðır işlerde çalışanların çoðunluðu Tamillerden oluşuyor. Yine tekstildeki işçiler 19.yüzyıl Avrupasındaki koşullarda çalıştırılıyorlar. Boykot aynı zamanda Tamil halkının acılarına ortak olmak ve onlarla dayanışmak için basit ama önemli bir jest olacak.
HÝNDÝSTANDAKÝ TAMÝLLERLE BACI-KARDEŞ GÝBÝLER
Diasporadaki Tamillerin geniş bir dernek aðı bulunuyor. Her ülkedeki dernekler federasyonlar altında, onlar da daha üstte bir çatıda birleşiyor.
Thiruchchoti, Hindistanın güneyinde de 70 milyon Tamil var ve Hindistan devleti desteklemese de onlar bizi destekliyor diye belirtiyor.
Sri Lankadaki Tamiller, Federal bir devlet olan Hindistandaki Tamillerle ortak bir toprak talebinde bulunmuyor. Thiruchchoti, Tıpkı Kosova ve Arnavutluk gibiyiz. Ýki farklı halkız. Aynı kültürleri paylaşıyoruz ama diyalektlerimiz farklı, yani biraz bacı-kardeş gibiyiz diye anlatıyor. Onlar köken olarak Sri Lanka singalaları gibi Hindistanın kuzeyindendirler diye ekliyor.
ÜLKE ÝÇÝNDEKÝ SÝYASÝ MÜCADELE
Ülke içinde ise Tamillerin siyasi partiler ve dernekleri var. 20 dolayında Tamil milletvekili parlamentoda yer alıyor. TNA (Ulusal Tamil Ýttifakı) bu halkın hakları için mücadelenin öncülüðünü yapan siyasi parti olarak dikkat çekiyor.
Ancak açıktan baðımsız bir devlet talebinde bulunmayan TNA, özerklik içeren siyasi bir çözüm için mücadele ediyor.
Bizim taleplerimiz deðişmedi diyor Tamil dernek başkanı ve ekliyor: Çünkü biz zaten demokratik bir mücadele yürütüyoruz. Sri Lanka devletinin 30 yıllık ayrımcı politikalarından sonra halkımız baðımsız bir devlet için karar verdi. Bizim nihai hedefimiz baðımsızlıktır. Ama bir ara çözüm için, konfederasyondan da bahsediyoruz.
BMDEN PEK UMUTLU DEÐÝLLER
Ýlk etapta katliamlardan hesap sorulması için uluslararası bir soruşturma yürütülerek adaletin yerini bulmasını isteyen Tamiller, bu konuda Birleşmiş Milletlerden de çok ümitli deðiller. Tamil dernek başkanı Kürtlere karşı işlenen suçlara karşı batılı güçlerin sessizliði ve işbirliðini örnek göstererek, Tamiller için de durumun aynı olduðunu anlatmaya çalışıyor.
BM her şeyden önce bizi bir halk olarak tanımalı diyen Thiruchchoti, ayrıca adaletin yerini bulması için sorumluların cezalandırılması, Tamil halkının haklarının tanınması, kurbanların ailelerin tazminat verilmesi ve rehabilite edilmelerini talep ediyor.
Daha sonra da Tamiller ile Sri Lanka devleti arasında bir uzlaşıya varılmasın isteyen Thiruchchoti, bu çerçevede iki uluslu bir devlet formülünden bahsediyor.
FRANSIZ SOSYALÝS HÜKÜMETÝ ESKÝLERÝNDEN FARKSIZ DEÐÝL
Fransada da siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri ile görüşmelerde bulunduklarını ifade eden Thiruchchoti, Dışişleri Bakanı ile görüşmek istediklerini ancak bunun henüz mümkün olmadıðını söylüyor. Fransız makamların da kendilerini teröristlere destek vermekle suçladıðını söyleyen Thiruchchoti, oysa katliam yapan bir devlete destek olanların de kendileri olduðu tepkisinde bulunuyor. Thiruchchoti, mevcut sosyalist iktidarın kendisinden öncekilerden farkının olmadıðını vurguluyor.
Katliamlar karşısındaki sessizlik ve işbirliði, şiddetli bir savaşın sonucu olarak yaşanan aðır bir yenilgiye raðmen Tamiller yeniden örgütleniyor ve mücadelelerini sürdürüyor.
SÝLAHLI MÝLÝTANLAR HALEN VAR
Thiruchchoti, silahlı militanların halen var olduðunu ancak büyük bir gizlilik içinde hareket ettiklerini düşünüyor. Bu konuda temkinli konuşmayı tercih eden Thiruchchoti, sadece varlar diyor. Ancak mevcut uluslararası konjonktürün yeni bir silahlı mücadeleye uygun olmadıðını sözlerine ekleyen Thiruchchoti, uluslararası destek bulmak için siyasal mücadelenin genişletilmeye çalışıldıðına işaret ediyor.
ÝSYANIN LÝDERÝ ÖLMEDÝ MÝ?
Tamiller kaybettikleri isyan liderinin ölümüne de inanmıyorlar. Oysa cenazesinin görüntüleri tüm dünya medyasına servis edilmişti. Ölüp ölmediðini bilmiyoruz. Ordu bir ceset gösterdi ancak ona benzemiyordu diyor Thiruchchoti ve ekliyor: Tamil halkı onun halen yaşadıðına inanıyor. Öldüðüne ve devletin elinde olduðuna inanmıyor.
Thiruchchoti, bu umutlarını da daha önce yaşanmış bir olaya dayandırıyor: 1990lı yıllarda Hindistan ordusunun Sri Lankadaki Tamil topraklarında yürüttüðü savaş sırasında Tamil lideri kayboldu. Beş yıl boyunca sað olup olmadıðı bilinmiyordu. Hindistan ordusu öldüðünü söylüyordu. Beş yıl boyunca hiçbir haber gelmedi ancak geri beş yılın sonunda geri döndü.
Kendisi de Velupillai Prabhakaranın öldüðüne inanmıyor. Ama şu ifadeleri ekliyor: Ölse dahi bu bir son deðildir. Onun ideolojisi için bir mücadele var.