KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, dört parçadaki Kürtlere Batı Kürdistan’a destek olmaları çaðrısında bulundu. Bunun için Federal Kürdistan hükümetine sınır kapısı açma çaðrısında da bulunan Karayılan, Türkiye’nin her hangi bir müdahalede bulunması durumunda buna halk olarak büyük mücadele ile karşılık verecekleri uyarısında bulundu.

KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, Ronahi TV’de yayınlanan özel programda Batı Kürdistan’a destek çaðrısında bulundu. Batı Kürdistan Kürt Yüksek Konseyi’ni desteklediklerini belirten Karayılan, Türkiye’nin Batı Kürdistan halkının statü kazanmasının önüne geçmeye çalıştıðını belirterek, “Türkiye’deki Kürtler yetmiyor, bu kez diðer parçalardakilere de saldırıyor” dedi. Karayılan buna karşı tüm Kürtlerin mücadele etmesi gerektiðini söyledi.

Batı Kürdistan Kürtlerinin doðru bir politika izlediklerini söyleyen Karayılan, “Hiç kimsenin askeri olmadılar. Kendi ayakları üzerinde durarak, şimdi Suriye’deki deðişim ve dönüşümde bir güç haline geldiler. Bu siyasetin sonucu olarak buradaki halkımız devrim sürecini yaşıyor. Eðer bu siyaset olmasaydı, belki de Batı Kürdistan’da taş üstüne taş kalmayacaktı” dedi. Bazı çevrelerin bu siyaseti eleştirdiklerini ancak PYD’nin baðımsız bir çizgide, özgürlük çizgisinde hareket ederek kendini bir güce dönüştürdüðünün açıða çıktıðını belirten Karayılan, “Muhalefet ile de ilişki içerisinde olabilirler. Ancak statüleri herkes tarafından tanınmalı. Biz Kürt halkının daha da ilerleyeceðine inanıyoruz. Bu doðru bir siyasettir, özgürlüðü esas alıyor ve genelde bir deðişimi gerçekleştirmek istiyor” dedi.

'BATI KÜRDÝSTAN HALKI YALNIZ DEÐÝL'

Halep’te 21 Kürdün ölümüyle sonuçlanan saldırıya da dikkat çeken Karayılan, bir kez daha saldırıyı kınayarak, yaşamını yitirenlerin aileleri ile Batı Kürdistan halkına başsaðlıðı dileðinde bulundu. “Hiçkimse katliamlarla sonuç alamaz” diyen Karayılan, basından takip ettikleri kadarıyla katliama karşı misilleme eylemlerinin yapıldıðını belirterek, “Bu bir haktır, ancak biz doðru bir siyasetin yürütüleceðini umuyoruz. Katliam yüreðimizi yaktı ancak bu izlenen doðru siyasetin deðiştirilmesine yol açmamalı. Hislerle hareket edilmemeli. Kürt Konseyi’nin bu durumu deðerlendireceðine inanıyorum” şeklinde konuştu.

Karayılan, konuşmasının devamında Batı Kürdistan halkının yanlız olmadıðını belirterek şu uyarılarda bulundu: “Halkımız meşru haklarını istiyor. Ýnsanlık mücadelesi veriyor. Buradaki halkımızın yanlız olmadıðı bilinmeli. Hiçkimse halkımızı yalnız görmemeli, ne Baas rejimi, ne de diðer kesimler. Halkımız kendini koruyabilir. Bir bilinç düzeyi var. Bu düzeye el uzatmanın kabul edilmeyeceði bilinmelidir. Türkiye’nin de girişimleri var. Bunu herkes için söylüyorum. Yine halkımız her şart ve koşulda birbirine ve şehitlerine sahip çıkmalı.”

Kürtler arası birliðin stratejik olduðunu kaydeden Karayılan bu çerçevede Batı Kürdistan’da Kürt Yüksek Konseyi’nin oluşumu ile alınan tüm kararları doðru bulduklarını ve desteklediklerini söyledi. Karayılan, “Herkes destek vererek katılım saðlamalı. Kadın hareketi, gençler ve tüm kesimler katılım saðlamalı. Hiç kimse taktiksel yaklaşmamalı. Bu stratejik bir konudur. Bundan dolayı herkes başarıyı birlikte görmeli” dedi. Bunu yapmayanların başarıya hizmet etmeyeceklerini belirten Karayılan, “Türk devleti de bunu istiyor. Suriye devleti de böyledir. Bunun için Batı, Güney ve diðer parçalardaki siyasetçiler yanlışlık yapmamalı, şahsi çıkarları öne sürmemeli, ulusal çıkarları gözetmelidir. Halkımız da bunu deðerlendirmeli. Biz de Kürt Konseyi’ni destekliyoruz. Batı Kürdistan’daki halkımızın temsilidir. Gün be gün ilerlemesini umut ediyoruz” dedi. Karayılan, herkesi Kürt Yüksek Konseyi etrafında birleşmeye, her yönüyle Konsey’e destek olmaya çaðırdı.

'TÜRKÝYE BATI KÜRDÝSTAN’DA STATÜNÜN ÖNÜNÜ KESMEK ÝSTÝYOR'

Türk devletinin Suriye politikasına da deðinen Karayılan, “Osmanlılar gibi Suriye’yi bir eyaletleri yapmak istiyorlar” dedi. Karayılan, Türkiye’nin ne demokrasi yanlısı, ne de Suriye muhaliflerine hayran olduðunu belirterek şunları söyledi: “Düne kadar her yönü ile Suriye ile ilişkileri vardı, Esad ile dost ve kardeş idi. Rejimin geleceðinin olmadıðını görünce makas deðiştirdi. Çıkarlarına göre hareket ediyor. Şu anda Türkiye’de 10 bin Kürt tutukludur. Böyle zulümkar bir devlet nasıl Suriye’de demokrasi yanlısı olabilir? Çıkarlarını esas alıyor. Kürtlerin statü sahibi olmasını istemiyor, Irak’taki durum karşısında çok pişmandırlar. Şimdi Suriye’deki Kürtlerin statüsünün önüne geçmek istiyorlar. Kürtleri her yerde zayıf düşürmek istiyorlar. Stratejileri budur. Bunu açıktan söylemiyorlar, taktik yapıyorlar. Örneðin Kürtlerin aralarında birlik kurması onları kızdırdı. Hewler’e, Kerkük’e kadar gelerek, itirazlarını gösterdiler. Ortadoðu’nun yeniden dizayn edilmesi ile yeni sistemde Kürtlerin yer almasını istemiyorlar. Politikaları budur. ‘Güney Kürdistan’ı siyaset ve diplomasi ile kontrol ederek, PKK’yi de silahla tasfiye edeceðiz’ diyorlar. Güney’in etrafını saracaðız, yeni dizaynda Kürtler olmayacak diyorlar. Stratejileri budur.”

‘GÜNEY KÜRDÝSTAN’DAKÝ STATÜYÜ DE YIKMAK ÝSTÝYORLAR’

Tek bayrak, tek millet, tek dil anlayışının hakim olduðunu vurgulayan Karayılan, “Hala var olan tüm Kürtleri Türk yapmak istiyorlar. Kemalistler geçmişte bunu baskı ve inkar yolu ile yapıyorlardı. Şimdi böyle yapmıyoruz, ama Türk milletinin parçası olmalılar diyorlar. Haftada bir Kürtçe okusunlar diyorlar. Sömürgeci politikaları iflas etti. AKP de bu iflas eden politikayı yeni bir dil ve politika ile hakim kılmak istiyor. Bunun için, dini hisler, her şeyi kullanıyor. Bu konseptlerini hakim kılmak istiyorlar. Bu konseptin başarıya ulaşması için diðer parçaların statü sahibi olmaması gerekiyor. Zaten Güney’de Kürtler statü sahibi, eðer Batı’da da statü sahibi olurlarsa, bizim bu siyasetimizi bırakmamız gerekiyor diyorlar. Hatta Güney’deki statüyü yıkmak istiyorlar” diye konuştu.

Karayılan, Türkiye’nin PKK’nin Batı Kürdistan’ı ele geçirdiði bahanesiyle buraya müdahalede bulunmak istediðini ancak PKK’nin varlıðını Zagros, Botan, Kuzey Kürdistan’ın her yerinde direniş göstermesi ile gösterdiðini bu nedenle zorda olduklarını belirterek, “Bundan dolayı da Batı Kürdistan’a el uzatamıyorlar” dedi. Türkiye’nin Batı Kürdistan Kürtlerinin statü sahibi olmaları, Suriye anayasasında tanınmalarını istemediðini belirten Karayılan, Suriyeli muhaliflerin de Türkiye’nin baskılarıyla Kürtlerin haklarının tanınmasına yanaşmadıðını söyledi. Karayılan, “Kürtler biz Suriye’nin bir parçasıyız, ama biz de Suriye’de statü ve hak sahibi olmak istiyoruz diyorlar. Kürtler kimseden fazla bir şey istemiyor. Ama Türk devleti buna tepkili, Kürtlerin isimlerinin anayasada yer almasını istemiyorlar. Statüyü de bir tarafa bırakın, Kürtlerin isimlerinin dahil geçmesini istemiyorlar, Kürtlere karşı düşmanca siyaset yürütüyorlar. Bütün Kürtler bunu bilmeli” dedi.

'AKP’NÝN HESAPLARI TUTMAZ'

Türk devletinin bu siyasetinde şimdiye kadar başarı elde edemediðini belirten Karayılan, tampon bölge kurarak müdahalede bulunmak istediðini söyledi. Karayılan, Türkiye’nin müdahale için kurulmasını istediði tampon bölgeyi Birleşmiş Milletler aracılıðı ile yapmak istediðini ancak bu konuda destek bulmadıðını, yanlız kaldıðını belirtti.

Türkiye’nin müdahalede bulunması durumunda Kürtlerin her alanda buna karşı mücadele vereceklerini belirten Karayılan, “Türkiye’deki Kürtler yetmiyor, bu kez diðer parçalardakilere saldırıyor. O zaman onur ve şeref sahibi her Kürt buna karşı çıkarak savaşmalı. Halkımız Türk devletinden korkmamalı, tedbirli davranmalıdır” dedi.

Suriye muhaliflerine de çaðrıda bulunan Murat Karayılan, Kürtlere doðru yaklaşım sergilemelerini istedi. AKP’nin her şeyin onlara göre olmasını istediðini, Suriye muhaliflerini kandırabileceðine inanmadıðını belirten Karayılan, “AKP’nin hesapları tutmaz. Nasıl ki PKK’yi Tamil militanları gibi tasfiye edecem hesabı tutmadıysa, tüm Kürdistan’daki hesabı da başarılı olmayacaktır” dedi.

'GÜNEY KÜRDÝSTAN HÜKÜMETÝNE SINIR KAPISI AÇMA ÇAÐRISI'

Batı Kürdistan’daki Kürtlerin, Kürdistan’ın diðer parçalarına destek verdiðini, özellikle de Güney ve Kuzey Kürdistan’a büyük destek sunduðunu belirten Murat Karayılan bundan dolayı da tüm parçaların Batı Kürdistan’a hizmet etmesi gerektiðini söyledi. Karayılan, Güney Kürdistan hükümetine de çaðrıda bulundu:

“Buradaki halkımızın sistemini kurarak savunması için, tüm Kürt halkının görevlerini yerine getirmesi gerekiyor. Diðer parçalar siyasi ve diplomatik destek sunmalı. Şimdi burada ekonomik sorunlar var. Bu dönemde Güney Kürdistan Hükümeti sınırı kapatma deðil, sınır kapısı açmalı. Kürdistanlı sivil örgütler ile uluslararası örgütler Batı Kürdistan’a destek vermek istiyorlar, bunlar için kapı açılmalı. Biz askeri destek sunun demiyoruz, biz peşmerge veya gerilla oraya giderek korusun demiyoruz, oradaki halkımız kendini savunuyor. Eðer el uzatma (müdahale) olursa, biz kendimiz tutum geliştirebiliriz. Diðer tüm parçalar, her yerde halkımız destek sunmalı, bunun için yol açılmalı.”

'ULUSAL BÝRLÝK HERŞEYDEN ÖNEMLÝ'

Batı Kürdistan siyasetinin birliðini oluşturarak, birçok yeri özgürleştirdiðini, ancak geleceðini kurması için atılacak adımların iyi hesaplanması gerektiðini vurgulayan Karayılan, hiçkimsenin küçük hesaplar içinde olmaması gerektiðini söyledi. Karayılan, “Hiçkimse küçük hesaplar yaparak, az olsun benim olsun dememeli. Herkes ‘çok olsun hepimizin olsun’ demeli. Ulusal birlik, statü ve özgür Kürdistan için bu gereklidir. Bu dönem altın deðerinde tarihi bir dönemdir. Bunun için herkes katılım göstererek, ne fedakarlık gerektiriyorsa yerine getirmeli.Bu dönem mücadele dönemidir, onlarca yıl sürmeyecek. Dönem gelir ve gider...Batı Kürdistan’ın tüm siyasetçileri, hangi partiden olurlarsa olsun fark etmez. Biz partiler arasına hiçbir ayrım koymuyoruz. Bazı partiler çizgide bize yakın olabilirler. Ancak biz siyasi açıdan hiçbir ayrım koymuyoruz. Yüksek Konsey şemsiyesi altında bulunan tüm kesimlerin bizim açımızdan bir farkı olmamalı. PYD en büyüðü, rolü de diðerlerin hepsinden fazla olabilir” diye konuştu.

Kürt Yüksek Konseyi’ne her zaman gerçekçi, dürüst, adaletli ve vicdanla yaklaşmayı esas aldıklarını belirten Karayılan, demokrasi ve paylaşımın esas olduðu, her şeyin seçimle yapılması gerektiðini söyledi. “Eşitlik, özgürlük, kadın özgürlüðü olmalı” diyen Karayılan, cinsler arası eşitlik, bölgelerarası eşitlik, topluluklar arası eşitliðin demokratik kültürün esasları olduðunu söyledi.

Mücadelelerinde yaşamlarını yitiren Batı Kürdistanlı Şilan, Rustem ve Xebat’ı saygıyla andıklarını belirten Karayılan, “Ben onların kahramanlıklarının şahidiyim, destanlarının tanıðıyım” diyerek birlik çaðrısında bulundu. Karayılan, Batı Kürdistan halkına meclislerini güçlendirmelerini, kurumlarını inşa etmelerini, adalet ve hukuklarını oluşturmaları çaðrısında bulunarak, “Ekonomik alanda girişimler olmalı. Toplumsal sorunları kendi kendinize çözün. Suriye’de saldırılar olabilir, karışıklıklar olabilir, bundan dolayı da halkımız dikkatli olmalı. Halkımız her açıdan kendine yeterli hale gelmeli. En önemlisi de savunmasını güçlendirmeli. Burası Ortadoðu’dur, kim güç sahibi ise o irade sahibidir” dedi.