Hakkında hiçbir somut delil olmamasına raðmen PKK örgütüne üye olduðu iddiasıyla 30 aydır Bakırköy L Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan 23 yaşındaki, ilerlemiş bel fıtıðı hastası Gülistan Çelik, şimdi de Adli Tıp kurumunun keyfi tutumu nedeniyle felç olma tehlikesiyle karşı karşıya.
2009 yılında konulduðu cezaevinde şiddetli bel aðrısı şikayetiyle götürüldüðü Bakırköy ve Samatya Eðitim ve Araştırma hastanelerinde, Çelikin ilerlemiş bel fıtıðı olduðu ve acilen ameliyat edilmesi gerektiði rapor edildi. Ancak 2012 yılında Adli Tıp kurumuna sevk edilen Çelike bu kez hiçbir tetkike gerek duyulmadan, rapor verme işlemi de ertelenerek sözlü olarak bel kayması teşhisi kondu. Bu durum Gülistan Çelikin hayatını iyice zorlaştırdı. Adli Tıptan gelecek raporu bekleyen ve durumu gün geçtikçe kötüye giden Çelik, artık yürüyemez hale geldi.
PARFÜM SIKMAK DA ÖRGÜT ÜYELÝÐÝ GEREKÇESÝ
Gülistan Çelik oturduðu Okmeydanı semtinde gitar ve folklor eðitimi almak için gittiði Demokrasi ve Kültür Derneðinin 2 Aralık 2009 tarihinde polis tarafından basılması sonucunda gözaltına alındı. Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Şubesinde, kendisiyle birlikte gözaltına alınan S.K.nin polis zoru ve işkencesiyle Çelik hakkında verdiði ifadeyi savcılık aşamasında geri çekmesine raðmen, PKK örgütüne yardım ve yataklıktan tutuklandı. Bu hukuksuzluk yetmezmiş gibi, yardım ve yataklık iddiası örgüt üyeliðine çevrildi. Peki neydi işi örgüt üyeliðine kadar vardıran suçlamalar? Traji-komik suçlamalardan biri, benzin koktuðu iddia edilen Okmeydanı Demokrasi ve Kültür Derneðini Çelikin yıkattırması ve parfüm sıktırtması; diðeri ise, incelenen bir eylem görüntüsünde yüzü kapalı bir şahsın kilolu olması nedeniyle Gülistan Çelike benzetilmesiydi.
ADLÝ TIP-YARGI ÝŞBÝRLÝÐÝ
Cezaevinde kaldıðı süre boyunca düzenli bir şekilde tedavi edilmemesinden dolayı bel aðrıları giderek şiddetlenen Çelikin, 2011 yılında Bakırköy ve Samatya hastanelerinde bel fıtıðının ilerlediði ve acilen ameliyat edilmesi gerektiði belirtilmesine raðmen, bu husus yargılandıðı 9. Aðır Ceza Mahkemesi tarafından görmezden gelindi. Çelikin avukatı Sinan Zincirin her duruşmada Adli Tıp kurumuna sevkini talep etmesine raðmen, bu talep ancak 24 ay sonra kabul edildi. Bakırköy ve Samatya hastanelerinden verilen raporları dikkate almayan Adli Tıp Kurumu Çeliki muayene dahi etmeden ve verilmesi gereken raporu erteleyerek, bel kayması teşhisiyle cezaevine geri gönderdi.
Yürüyemez hale gelen ve gününün büyük bölümünü yataða baðımlı bir şekilde geçiren Gülistan Çelik, yaşadıðı felç tehlikesine raðmen hem yargının hem de Adli Tıp Kurumunun yaşattıðı maðduriyetle mücadele etmeye devam ediyor.