İtalya'da Öcalan'ın eserleri tartışılıyor
İtalya'da Öcalan'ın eserleri tartışılıyor
İtalya'da Öcalan'ın eserleri tartışılıyor
İtalya'da Kürt Halk Önderi Öcalan'ın kapitalist moderniteye karşı alternatif sistem önerileri ve kaleme aldığı kitapların tanıtılmasına yönelik toplantı dizileri devam ediyor. Kürt halk önderi Öcalan'ın demokratik modernite çözümünü içeren savunmalarının tanıtımının yapıldığı toplantılar dizisine bu kez İtalya'nın Sardegna adası ev sahipliği yaptı. Abdullah Öcalan'a Özgürlük Kürdistan'a Barış İnisiyatifi üyelerinin sunum yaptığı toplantılar daha önce de İtalya'nın Bologna, Milano, Roma, Firenze, Alessandria, Torino kentlerinde yapılmıştı.
Sardegna adası'nda 15-16-17 Eylül tarihleri arasında yapılan tanıtım toplantı dizisini “Abdullah Öcalan'a Özgürlük Kürdistan'da Barış İnisiyatifi, Marjinalizasyona Karsi Sardegna derneği (ASCE), Kürdistan İnformasyon Bürosu UIKI ONLUS, Punte Rosso yayınevi organize etti. Toplantılarda Öcalan'ın “Sümer Rahip Devleti'nden Demokratik Cumhuriyete Doğru” ile “Yol Haritası” adlı kitaplarının İtalyanca çevirisi de okuyucu ve akademisyenlerle buluştu. Toplantıların tanıtımının yapıldığı afişlerde Sinn Fein lideri Gary Adams'ın “Öcalan günümüzün Gramsci'sidir” sözüne yer verildi.
İlk toplantı 15 Eylül'de Cagliari Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi'nde yapıldı. Toplantıda Öcalan'a Özgürlük İnisiyatifi sözcüsü Havin Güneşer bir sunum yaptı. Güneşer, Öcalan'ın Kürt Özgürlük mücadelesinin başlattığı günden bu yana dek halklar arası kardeşlik, kolonyalizm, kadın özgürlüğü gibi konularda teorik ve pratik deneyimler içine girdiğini İmralı sürecinde bu yoğunlaşmanın en rafine hale gelerek tüm sistem karşıtları için alternatif bir çözüm modeli haline geldiğini anlattı. Güneşer, Öcalan'ın demokratik konfederalizm çözümünün Ortadoğu'daki kaosun sona ermesi için tek çözüm yolu olduğunun da altını çizdi. “Sayın Öcalan ve PKK Ortadoğu'da devlet olmayan en önemli ve belirleyici bir aktör durumundadır” dedi. Toplantıda IŞİD'in Şengal saldırısından bu yana Avrupa'da gündemleşen bir konu olan PKK'nin terör örgütleri listesinden çıkarılması da gündeme geldi. Güneşer, PKK'nin listeye alınmasının sebebinin emperyalist güçlerin inkar ve imha politikalarıyla bağını kurdu ve Kürtlerin her dört parçada görünür hale geldikçe bu politikanın iflas ettiğini dile getirdi.
GRAMSCİ İLE ÖCALAN ORTAKLIĞI
16 Eylül'de Caglieri'de yapılan ikinci toplantıya Havin Güneşer'in yanısıra Kürt halkıyla Dayanışma komitesi üyesi avukat Stefano Mannironi AP milletvekili Luigi Vinci de katıldı. Havin Güneşer Öcalan'ın görüşlerinden yararlandığı Gramsci'nin doğduğu Sardegna'da böyle bir toplantıyı yapmanın oldukça anlamlı olduğunu belirterek sunumuna başladı. “Öcalan'ın Gramsci ile ortaklığı her ikisinin cezaevi notlarının kitap olarak çıkması değildir” diyen Güneşer, ortak noktanın kültürel hegomonyaya karşı aydınların rolünü netleştirmesi olduğunu belirtti. Güneşer düşünceleri tüm sistem karşıtları için büyük umut yaratan Öcalan'ın özgürlüğünün artık kaçınılmaz olduğunu belirterek, “Ortadoğu'da barış, demokrasi ve tüm halkların ortak bir yaşam sürebilmesi için tek çözüm yolu demokratik konfederalizmdir ve bunu gerçekleştirecek paradigmayı ortaya koyan aydın da Öcalan'dır” dedi.
17 Eylül akşamı Nuoro şehrindeki Sebastiano Satta Kütüphanesi'nde yapılan son toplantıda da Kürdistan'daki güncel gelişmeler ile yeni paradigma ve uygulanması arasındaki bağ tartışıldı.
Rojava’da ortaya çıkan özerklik modeli ve halkların birlikte yaşam projesini değerlendiren Güneşer, Kürtlerin her dört parçada öz savunmaya dayalı bir sistem geliştirdiğinin altını çizdi.
SARDEGNA OTONOM BÖLGESİ BAŞKANIYLA GÖRÜŞÜLDÜ
Toplantı dizilerinin yanı sıra heyet yerel televizyon ve gazetelere demeçler verdi. Ayrıca Sardegna Otonom Bölgesi başkanı Francesco Pigliaru ve meclis üyeleriyle bir görüşme yapıldı. Öcalan'a Özgürlük İnisiyatifi adına Havin Güneşer'in, UIKI ONLUS adına Yılmaz Orkan'ın katıldığı görüşmede de PKK'nin terör örgütleri listesinden çıkarılması ve Öcalan'ın özgürlüğü gündeme getirildi. Ayrıca Rojava'da kendi sistemini kuran halkın iradesine saygı duyulması ve Rojava'da oluşturulan özerk yönetimin uluslararası toplum nezdinden resmi olarak tanınması gerektiğini dile getirildi. Otonom Bölge başkanı bu konuda gerekli çalışmaların konsey düzeyinde yapılması için çalışacaklarını ifade etti.