‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin 35’incisi düzenlendi. Adalet Arayan İşçi Aileleri, bu ayki eylemlerini Ermenek ve Isparta’da yaşamını yitiren ve risk altında olan işçilere adadı.

Adalet Arayan İşçi Aileleri, Türkiye'deki iş cinayetlerine dikkat çekmek için her ayın ilk Pazar günü gerçekleştirdikleri "Vicdan ve Adalet Nöbeti" eyleminin 35'incisinde İstiklal caddesinde yürüdü.

Yürüyüş için Taksim Tramvay Durağı'nda bir araya gelen ailelerin yürüyüşüne sivil polisler tarafından izin verilmek istenmeyip, "İş kazası değil, cinayet" yazılı pankartı açmaları da engellendi.

Engelleme üzerine Fransız Konsolosluğu önüne geçen aileler, yürüyüşlerine buradan başladı. "Torunlar GYO 11 işçi", "Davutpaşa'yı unutma unutturma", "Zonguldak Karadon'u unutma" yazılı dövizler ile kırmızı karanfillerin taşındı yürüyüşte, "İşçiler ölüyor sermaye büyüyor", "İş kazası değil cinayet", "Adalet istiyoruz" sloganları atıldı. 

Galatasaray meydanına ulaşılmasıyla son bulan yürüyüşün ardından ise aileler adına bu haftaki açıklamayı, özel bir reklam şirketinde çalışırken 31 Ekim 2013'te, Esenyurt'ta bulunan "Özel Doğa Hastanesi"nde tabela taktığı sırada elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeden Eren Eroğlu'nun (17) ağabeyi Nazmi Eroğlu yaptı.

Karaman'ın Ermenek ilçesindeki maden ocağında mahsur kalan işçiler için umutlarını korumayı istediklerini belirterek sözlerine başlayan Eroğlu, "Ekmeği için çalışan emekçinin hayatından işveren ve hükümet kuruları sorumludur" dedi. 

Yine Isparta'da mevsimlik işçi olarak çalışan 18 işçinin trafik kazasında yaşamını yitirmesi olayını hatırlatan Eroğlu, "Yevmiyeli işçi olarak çalıştırıldıkları meyve bahçelerinde balık istifi halinde götürülen işçi kardeşlerimizin hayatından, bu düzenin böyle sürdürüldüğünü bildikleri halde önlem almayanlar da sorumludur" ifadelerini kullandı. Yaşanan iş cinayetlerine, "Artık yeter" diyen Eroğlu, "Kozlu'da, Soma'da, Kemalpaşa'da, Davutpaşa'da, Torunlar'da ve diğer iş cinayetlerinde bütün sorumluların etkin yargılanmasına izin vermemek, iş cinayetleri devam etsin demektir" diye konuştu. İşverenler ve denetim yükümlülüğü olanların, "İşçi sağlığı ve iş güvenliği hükümleri" gerekliliklerini yerine getirmedikleri için asli sorumlular olduğunu kaydeden Eroğlu, sorumluların etkin bir biçimde yargılanması için hükümetin bir an önce gereklilikleri yerine getirmesi gerektiğini belirtti.

Kasım ayının nöbetlerini, Ermenek ve Isparta'da hayatı risk altında olan ve hayatlarını kaybeden işçilere adadıklarını aktaran Eroğlu, adalet mücadelelerini sürdüreceklerini dile getirdi. Eroğlu'nun ardından Ermenek'teki madende mahsur kalan işçilerin yakınlarının yaktığı ağıt dinletildi. Daha sonra ise Express Dergisi'nden Merve Erol mikrofonu alarak yakınlarını kaybeden işçi ailelerine, adalet arayışları ve yaşadıkları mağduriyete yönelik sorular yöneltti.