HDP-HDK Alevi kurum temsilcileriyle bir araya geldi

HDK ve HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu Alevi kurumları temsilcileriyle düzenlediği toplantıda, tekçi zihniyete karşı omuz omuza yeni yaşamı kurma vurgusu yapıldı.

HDK ve HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu baskın seçime dönük Alevi kurumlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Taksim Cezayir Toplantı salonunda HDP Eş Başkanı Sezai Temelli ve HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit katımıyla gerçekleşen toplantıda tekçi ve ırkçı zihniyete karşı omuz omuza mücadele çağrısı yapıldı.

Toplantıda ilk konuşma HDP MYK üyesi Çilem Küçükkeleş tarafından yapıldı. HDP ve Alevilerin bu seçimin kilit noktası olduğuna işaret ederek sözlerine başlayan Küçükkeleş, “Alevilerin yerine söz söyleyen bir HDP değil, birlikte söz söylediğimiz bir alan yaratmak bizim boynumuzun borcu. Çok daha fazla bir araya geleceğimiz mecralar keşke olsaydı” dedi.

KOÇYİĞİT: ALEVİLER OLARAK BU GİDİŞATI DEĞİŞTİREBİLİRİZ

HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit konuşmasına Alevi kurum temsilcilerini selamlayarak sözlerine başladı.

“Biz Aleviler bu coğrafyada yaşamak için yeri gelmiş sessizliğe gömülmüşüz, asimile olmuşuz. Bugün bütün bunları geride bırakacak bir alana kapı açmış durumdayız. Aleviler olarak da bunu değiştirecek gücümüz var. Aleviler bu gidişatı değiştirebilir.

Bu coğrafyada yaşamak için yeri gelmiş sessizliğe gömülmüşüz, asimile olmuşuz bugün bütün bunları geride bırakacak bir alana kapı açmış durumdayız. Aleviler olarak da bunu değiştirecek gücümüz var” diyen Koçyiğit, HDK’nin kurulma sürecine de dikkat çekti.

Koçyiğit, toplumun kendi öz gücüyle kurulan HDK’nin temelini halk ve toplumun oluşturduğunu belirtti. Her inancın, kimliğinin kendi sözünü söylemesini önemsediklerini ifade eden Koçyiğit, HDK olarak ayrıca halklar ve siyaset arasında bir köprü görevi gördüklerini de ekledi.

‘SESİMİZE KULAK VERİLMESİ ŞART’

Bu ülkede milyonlarca Alevi yaşadığını hatırlatan Koçyiğit, ama bu gerçeğe rağmen Alevilerin sözünün parlamentoya yansımadığını vurguladı. Koçyiğit, mevcut siyasi iktidarın dayattığı tekçi zihniyet nedeniyle Alevilerin evlerinin işaretlendiğini, okullarda çocukların din derslerinde asimile edildiğini, cemevlerinin yasal statüye kavuşturulmadığını kaydetti. Bugün gelinen noktada bir yol ayrımın kaçınılmaz olduğuna işaret eden Koçyiğit, “Bu sadece seçim meselesi değil. Ben de Alevi inancın bir evladı olarak, artık sesimize sorunlarımıza kulak verilmesi şart” dedi.

‘ALEVİLER SİYASETE YÖN VEREBİLİR!’

HDP’nin Alevilere yönelik tutumunun belli olduğunu hatırlatan Koçyiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendimizi daha fazla var edebiliriz. Sorunlarını birlikte aşabiliriz. Aleviler tabi ki hiçbir partinin arka bahçesi değildir. Ama siyasete yön verebilirler. Bunu da ancak kendi öz örgütlülükleri ile yapabilirler. Biz siyaset üstü olarak yan yana gelmek ve sorunlarımızı tartışmak ve bütün siyasetlere de kendi gündemimizi götürmek zorundayız. Bu da ancak kendi öz gücümüz ve öz örgütlülüğümüzle olacaktır.”

TEMELLİ: BU KARANLIĞI YIKMA ZAMANI

HDP Eş Başkanı Sezai Temelli, HDP olarak ‘Faşizme karşı omuz omuza’ şiarıyla yola çıktıklarını söyledi. 24 Haziran’dan sonra faşizmin kurumsallaşması tehlikesinin olduğuna dikkat çeken Temelli, buna karşı yapılacak en etkili mücadelenin omuz omuza olacağını vurguladı.

“Partili cumhurbaşkanlığı sistemin ülkeyi nereye götüreceği ortada” diyen Temelli, tam da bu karanlık tabloyu yıkma zamanı olduğunu kaydetti. AKP’nin olağanlaştıran ve kamplaştıran bir politika izleyen AKP’nin Türk - İslam sentezi hayata geçirmeye çalıştığına işaret eden Temelli, yaratılan bu kamplaştırmadan en çok zarar görenlerinin Aleviler olduğunu vurguladı.

Temelli, “Son 5 yıldır AKP’nin Alevileri giderek ötekileştiren kendini büyütmeye çalışan bir hattı var. 24 Haziran seçimlerine giderek bunu da güçlendirmeye çalışıyor. Özellikle Alevi toplumunu yakından ilgilendiren bir dışlama ötekileştirme yoksa sayma senaryosuydu. O düşmanlaştırıcı söylemi de besledi ve yaşamdan tüm inançları dışladılar” dedi.

‘YENİ YAŞAMA HERKESİ DAVET EDİYORUZ’

AKP’nin kendi çıkarları uğruna eğitim sistemi ile çok oynadığını hatırlatan Temelli, bu açıdan toplumsal alandaki dışlamanın en çok da eğitim sistemi ile gerçekleştirdiklerini söyledi. “Buna karşı mücadele etme zamanı” vurgusunu yapan Temelli, “7 Haziran seçimlerinden beri söylediğimiz bir cümlemiz var. Yeni yaşam. Biz yeni yaşam anlayışımızla bu iktidar anlayışına karşı bir manifesto oluşturduk. Bu yeni yaşama tüm toplulukları buna davet etti. Gelin birlikte değiştirelim dedik” dedi.

HDP’nin “Yeni yaşam” şiarıyla bu kutuplaştırıcı ve düşmanlaştırıcı politikalarına karşı çoğulculuğu koruyarak bugünlere geldiğini hatırlatan Temelli, sözlerini şöyle sürdü: “Biz çoğulculuğun hakim olacağı bir yapıyı hep beraber kurabiliriz. Bunu birlikte başarabiliriz. Biz yeni bir topluma sözleşmesi yazmalıyız. Toplumun bütün kesimlerinin içinde yer alacağı yeni bir sözleşmeyi yazmalıyız. Cumhurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaş da buna vurgu yapıyor. ‘Ben cumhurbaşkanlığının bana vereceği yetkiyi kullanmayacağım ama ortak bir toplum sözleşmesi için üzerime düşeni yapacağım’ diyor. Biz de bunu yapacağız. Tüm ötekileştirilen kesimlerin sorunlarını da çözümlerini de ortaklaştıracağız. Devletin kendi anlayışını dayattığı din bir çözüm değil bugün yaşanan çözümsüzlüğün başıdır. Eşit yurttaşlık hakkının hakim olması gerekiyor. Yurttaşlar arasında bir hiyerarşi kurarsanız çözüm bulamazsınız ancak eşit yurttaşlık yaratırsanız ancak çözüm olabilirsiniz.”