‘Gülmen ve Özakça’yı tutuklamak cinayettir’

Hukuksuz bir şekilde tutuldukları cezaevlerinde açlık grevlerinin 80’inci gününü geride bırakan eğitimciler Gülmen ve Özakça için Beşiktaş’ta “Yaşamı savunuyoruz” nöbeti yapıldı.

İHD, TİHV, İstanbul Tabip Odası, ÇHD, ÖHP, TOHAV ihraçlara karşı 80 gündür açlık grevinde olan ve hukuksuz bir şekilde tutuklanan eğitim emekçileri Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın derhal serbest bırakılması talebiyle Beşiktaş’ta “Yaşamı savunuyoruz" nöbeti gerçekleştirdi. Açlık grevinin hayati bir aşamasında olan iki insanı tutuklamanın cinayet olduğunun altının çizildiği eylemde, hükümete, öldürmeyi amaçlayan bu tutumdan vazgeçme çağrısı yapıldı.

Hukuksuz bir şekilde tutuldukları cezaevlerinde açlık grevlerinin 80’inci gününü geride bırakan eğitimciler Gülmen ve Özakça için Beşiktaş’ta “Yaşamı savunuyoruz” nöbeti yapıldı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP), İstanbul Tabip Odası (İTO), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) tarafından gerçekleştirilen nöbette, sağlık durumları giderek kötüleşen Gülmen ve Özakça’nın derhal serbest bırakılması istendi. Gülmen ve Özakça’nın resimlerinin yer aldığı, “Yaşamı savunuyoruz” yazılı pankart, önlükler ve maskeler taşıyan kitle, haksız yere ihraç edilen emekçilerin taleplerinin kabul edilmesi çağrısı yaptı. “Nuriye, Semih yalnız değildir”, “Direne direne kazanacağız”, “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganlarının atıldığı eylemde ortak açıklama Görgü Daracı tarafından okundu.

Basın açıklamalarına müdahale ederek onlarca insanın gözaltına alınmasının, soruşturmalar açılmasının çözüm olmadığı artık anlaşıldığını vurgulayan Daracı, “Nuriye ve Semih açlık grevi işte hapishanede de devam ediyor. Ve dışarıda kalanlar yine meydanlarda direnişi sürdürüyor; şairler, öğrenciler ve farklı mesleklerden insanlar açlık grevine başlıyor” diye konuştu.

Açlık grevinin hayati bir aşamasında olan iki insanı tutuklamanın cinayet olduğunun altını çizen Daracı, İsrail'in Ramazan ayına girmeden açlık grevindeki Filistinli tutsakların talepleri kabul etmesi ortada iken; Türkiye'nin kendi yurttaşlarına karşı öldürmeyi amaçlayan tutumu kabul edilemez olduğunu kaydetti. AKP hükümetine bu tutumundan derhal vazgeçme çağrısı yapan Daracı, “İki insanın ölümüne neden olabilecek saldırganlıktan vazgeçmeli ve derhal talepleri kabul etmelidir; siyasal iktidar yargı organları ve adli kolluğa talimat vermekten vazgeçmelidir, ciddi sağlık problemleri yaşayan iki emekçiyi derhal serbest bırakmalıdır” dedi.