Hükümet ortağı Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili Jabar Amin, İsveç Parlamentosu’na verdiği yazılı soru önergesinde, AKP hükümeti ve Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hem kendi halkına saldırarak, hem de komşu ülkelerin bağımsızlığını hiçe sayarak ve terörü desteklediğini, uluslararası hukuku çiğnediğini vurguladı.
Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin işlediği suçlardan dolayı mahkeme karşısına çıkarılmasını ve yargılanmasını talep ediyor.
'IRKÇI VE FAŞİST OYLARI ALABİLMEK İÇİN KÜRT HALKINA SAVAŞ AÇTILAR'
Amin, 'sultan olma hayallerini kuran Erdoğan’ın 7 Haziran'da AKP’nin uğradığı hezimetten sonra milliyetçi ve faşist oyları alıp emellerini gerçekleştirmek için Kürt halkına karşı savaş açtığını' ifade ederek, İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström’e Türkiye’nin saldırgan politikasını durdurmak için ne yapmayı düşündüğünü sordu.
AKP ve Erdoğan’ın tüm tehdit, iftira, karalama ve baskılarına rağmen modern, demokratik ve azınlıkları temsil eden HDP’nin parlamentoya girmeyi başardığını belirten Amin, Erdoğan’ın diğer partilerle koalisyon kurma yerine yeniden savaş politikasına yöneldiğini belirtti.
Amin, birkaç haftadan bu yana Kürdistan’da bazı şehirlerin kuşatıldığını, sivil halkın Türk askerleri ve polisler tarafından öldürüldüğünü, Kürtlere ait binaların yakıldığını ve tutuklamaların sürdüğünü belirttikten sonra Cizre’ye ve HDP’ye yönelik Türk devletinin ve ırkçıların saldırılarına şu ifadelerle dikkat çekiyor:
'SALDIRILAR ERDOĞAN’IN ONAYIYLA YAPILIYOR'
"Günlerden beri Cizre tamamıyla Türk ordusunun kuşatması ve ateşi altında. Son günlerde HDP’ye yönelik 400’ü aşkın saldırı düzenlendi. Gazeteler saldırıya uğruyor. Bütün bunlar Erdoğan’ın onayıyla yapılıyor. Kürtlere yönelik yüz yıllık baskı, misilleme Erdoğan’ın kışkırmasıyla devam ediyor."
Erdoğan ve rejiminin Türk askerlerini Güney Kürdistan’a yolladığını da hatırlatan Amin, Türk devletinin uzun bir süreden beri DAİŞ çetelerini desteklediğini, silahlarla donalttığını ve lojistik destek verdiğini kaydetti.
'ERDOĞAN TERÖRÜ DESTEKLİYOR, ULUSLARARASI HUKUKU ÇİĞNİYOR'
Erdoğan’ın hem kendi halkına saldırarak, hem de komşu ülkelerin bağımsızlığını hiçe sayarak ve terörü destekleyerek uluslararası hukuğu çiğnediğini vurgulayan Amin, "Türk devletinin yaptıkarı devlet teröründen başka bir şey değildir. Uluslararası toplum şimdi bunu durdurmalı" dedi.
İsveç, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve tek tek ülkelerin Türkiye’nin devlet terörüne karşı çıkması gerektiğini belirten Amin, "Eğer dış dünya tepki göstermezse Türkiye’nin insanlık trajedisiyle sonuçlanacak bir iç savaşa sürüklenme riski var" değerlendirmesinde bulunurken, Erdoğan ve AKP'nin işlediği suçlardan dolayı mahkeme karşısına çıkarılmasını ve yargılanmasını talep etti.
Amin, Türkiye'nin bağlaşığı ülkelerin de arasında bulunduğu pek çok aktörün Türkiye’nin Kürt halkına yönelik saldırgan tutumuna tepki gösterdiğine işaret eden, örnek olarak da Amerika Büyükelçiliğin twitter hesabından politik partiler ve etnik gruplara yapılan saldırılarını kınayan açıklamasını gösterdi.
IRKÇI VE YABANCI DÜŞMANI PARTİDEN TÜRKİYE ÇIKIŞI
Irkçı ve yabancı düşmanı parti “İsveç Demokratları”nın Milletvekili Markus Wiechel de, parlamentoya verdiği “Türkiye’nin Kürtlere yönelik tutumu” başlıklı soru önergesinde Erdoğan Hükümeti’nin “Terörizme karşı savaş” adıyla DAİŞ ve Kürt güçlere saldırılar düzenlediğini ancak hava saldırılarının yüzde 90’ının Irak ve Suriye’deki Kürt güçlerini hedef aldığını belirtti.
Saldırıların aynı zamanda Türkiye’de aktif olmayan ve DAİŞ’e karşı çok etkili bir direniş sergileyen Kürt güçlerine yöneldiğini belirten Wiechel, vahşi İslamcı çetelere karşı en etkin savaşın Kürt güçleri tarafından verildiğinin pek çok kişi tarafından kabul edildiğine dikkat çekiyor.
“Türkiye’de Kürtler saldırıya ve işkenceye uğruyor ve öldürülüyor” diyen Wiechel, saldırıların etnik bir gruba yöneldiğine dikkat çektikten sonra Margot Wallström’e Türkiye’nin Kürtlere yönelik saldırılarını resmen kınamayı düşünüp düşünmediği sorusunu yöneltiyor.
Her iki önerge de 15 Ekim günü parlamentoda ele alınarak tartışılacak.
SOL PARTİ: İSVEÇ VE DIŞ DÜNYA ERDOĞAN'I DURDURMALI
İsveç Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh’in AKP’nin savaş ve soykırım politikasını parlamento gündemine getirmesinden sonra partinin Dış Politika Temsilcisi Hans Linde de, yazılı bir açıklama yaparak Kürtlere yönelik bombalama ve HDP’ye yönelik ırkçı saldırıları kınadı.
7 Haziran seçimlerinden HDP’nin başarıyla çıkmasından ve AKP’nin tek başına hükümeti kurma şansını kaybetmesinden sonra Kürtler, sol muhalefet ve HDP’ye yönelik saldırıların arttığına dikkat çeken Linde, medya ve sosyal medya üzerindeki baskıların da arttığını söylüyor.
'WALLSTRÖM TÜRKİYE BÜYÜKELÇİSİNİ MAKAMINA ÇAĞIRSIN'
Linde, Erdoğan’ın güçlenen muhalefet ve halkın hoşnutsuzluğunu şiddet, saldırı ve tutuklamalarla engellemeye çalıştığını bildirdi.
“Türkiye’de gelişmeler ters yönde. Daha otoriter, şiddete başvuran ve anti-demokratik bir yönetime doğru gidiyor” diyen Linde, İsveç ve dış dünyanın Erdoğan ve AKP’ye dur demesi gerektiğini kaydederken, Dışişleri Bakanı Margot Wallström’den Türkiye Büyükelçisini derhal makamına çağırmasını, Türkiye’deki insan hakları ihlallerini ve saldırıları protesto etmesini istedi.
Savaşın sürdüğü koşullarda özgür ve demokratik bir seçim yapılamayacağın altını çizen Linde, muhalefetin güçlü olduğu yerlere uluslararası kuruluşların daha fazla gözlemci göndermeleri gerektiğini söyledi.