Erdoğan, Merkel ile pazarlıkta çıtayı yükseltti!

Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önce Alman cumhurbaşkanı Steinmer, daha sonra başbakan Merkel ile yaptığı görüşmelerin perde arkasında yeni pazarlıklar yatıyor.

Erdoğan'ın rehin tuttuğu Alman vatandaşlarını Almanya'da sığınma başvurusunda yapan kişilerle takas etme teklifinde bulunduğu öğrenildi.

Erdoğan rejiminin rehinlerinden insan hakları aktivisti Peter Steudtner'in "sürpriz" sayılacak şekilde 25 Ekim günü tahliye edilmesi ardından Berlin-Ankara arasında başlayan sıcak ilişkilerin perde arkasına ilişkin yeni bir ayrıntı ortaya çıktı.

Almanya'da yayınlanan haftalık haber dergilerinden Der Spiegel'in yeni sayısında yer alan bir habere göre Erdoğan, Steudtner'in serbest bırakılmasına neden olan eski başbakanlardan Gerhard Schröder ile yaptığı görüşmede Berlin'e takas önerisinde bulundu.

24 Eylül günü yapılan federal seçimlerden bir hafta sonra hiç bir statüsü olmamasına rağmen Alman hükümeti adına İstanbul'a giden eski Schröder'e Erdoğan'ın "15 Temmuz sonrası Almanya'ya sığınan Türk subaylarının iade edilmesi halinde Alman vatandaşları da serbest bırakırız" dediği belirtildi.

STEUDTNER'İN SERBEST BIRAKILMASI 'DEVLET SIRRI'

Der Spiegel'in haberine göre Schröder'in Erdoğan'ın teklifini "asla kabul edilemez” diyerek red etti. Çünkü Almanya anayasasına göre sığınma talebinde bulunan kişinin ülkesine iade edilmesi oldukça zor. Ancak bu görüşmenin hemen ardından 5 Temmuz'da Büyükada'daki bir otelde düzenlenen bir seminere katılan insan hakları aktivistleri ile birlikte gözaltına alınan ardından da tutuklanan Peter Steudtner serbest bırakıldı.

Almanya Erdoğan'ın sözüne ettiği kişileri Türkiye'ye iade etmezken, peki Steudtner'in serbest bırakılması karşılığında Berlin Ankara'ya ne verdi? Federal Alman hükümeti bu sorunun cevabını yani Steudtner'in özgürlüğüyle sonuçlanan ve gizli yürütülen müzakerelerine ilişkin ayrıntıları bir türlü kamuoyu ile paylaşmıyor. Steudtner, Erdoğan rejiminin rehinin tuttuğu 10 Alman vatandaşından biriydi.

Sol Parti Milletvekili Stefan Liebich'in konuya ilişkin soru önergesine cevaben veren federal Alman hükümeti Steudtner'in serbest bırakılması sürecine ilişkin ayrıntıları "devlet sırrı" diyerek açıklamayacağını bildirdi. Parlamenter Liebich ise Merkel hükümetine sert eleştirilerde bulanarak "Erdoğan gibi bir otokrat ile yapılan müzakerenin açıklanmaması kabul edilmez" dedi.

ERDOĞAN 'TAKAS' DERKEN KÜRTLERİ Mİ KAST ETTİ?

Erdoğan'ın onun için "ahbabım" dediği Schröder'in Türk devletiyle sıkı ilişkilerin kapısını aralamasından hemen sonra, Eylül'ün ayının son günlerinde başbakan Merkel'in müsteşarı Peter Altmaier de Ankara'ya gitmişti.

Merkel'in özel işlerinden sorumlu Altmaier "gizli görevle" Erdoğan ile biraraya gelirken, Alman basınına sızan bilgilere göre görüşmede Almanya, Türk devletine Steudtner'in serbest bırakılması için büyük bir ödül verdi.

Erdoğan iktidarı ile başlayan yumuşa süreci için Almanya'nın hangi büyük bedeller verdiği ise merak ediliyordu. Almanya'ya sığınan ve Gülen cemaatinden olduğu iddia edilen isimlerin de Türkiye'ye iadesi de söz konusu değildi. Birçok kez Alman yetkililer "bunun için anayasamızı değiştirmeliyiz" diyordu.

Geriye Erdoğan'ın 'takas' olarak isimlendirdiği süreçte ise Alman devletinin Kürt özgürlük hareketine karşı harekete geçmesi kalıyordu. Zaten Alman polisinin Kürt gösterilerine ve sembollerine tahammül etmemeye başlaması bu sürecin en önemli işaretiydi. Bu saldırı dalgasının startı ise 4 Kasım günü Düsseldorf’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan için yapılan kitlesel yürüyüşe polisin saldırmasıyla verilmişti. O gün dışişleri bakan Gabriel de Antalya'da Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya gelmişti.