ABD'de eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın sanık olarak yargılandığı davanın ilk 7 duruşmasında Reza Zarrab da tanık olarak ifade vermişti.

İran’a yönelik Amerikan yaptırımlarını delmek amacıyla oluşturulan uluslararası kara para aklama ve rüşvet organizasyonunun yürütücüsü olan Reza Zarrab, on yıllarca hapis cezası istendiği davada işbirliğini kabul etmişti. Zarrab, rüşvet ağında önemli rolü olan Halkbank eski yöneticisi Hakan Atilla’nın tutuklu tek sanık olduğu davada ‘tanık’ olarak ifade vermeye başlamıştı.

Reza Zarrab'ın ise tanık olduğu jürili duruşmanın 9'uncu gününde, kürsüye önce tanık olarak Kirschenbaum, ardından ise FETÖ firarisi eski komser yardımcısı Hüseyin Korkmaz çıktı. Son olarak ise eski Hazine Bakanlığı yöneticilerinden David Cohen, yeniden tanıklık etti.

KIRSCHENBAUM: ATİLLA ALTIN TİCARETİNİN YASAK OLDUĞUNU BİLİYORDU

Davanın dünkü duruşmasında ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı ‘Finansal Suçlar Uygulama Ağı (FinCen) görevlilerinden Joshua Kirschenbaum ifade verdi. Öncesinde Halkbank’a yönelik suçlamaları yakından takip eden Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi’nde (OFAC) çalışan Kirschenbaum’a ilk olarak Halkbank’a sunulan ve İran’a yönelik yaptırımlar hakkında bilgilendirmeleri içeren bir belgeyi doğrulaması istendi.

Kirschenbaum, davada yargılanan eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın İran’a yönelik yaptırımlar kapsamında altın ticaretinin yasak olduğunu bildiğini söyledi.

İRAN’IN TİCARET FAZLASI 4 MİLYARI BULMUŞTU

Kirschenbaum, Türkiye’nin Reza Zarrab’ın başında olduğu dolandırıcılık sisteminin olduğu dönemde İran’ın Türkiye’ye ihracat fazlasının 4 milyar doları bulduğuna da dikkati çekti.

‘ ‘1 NUMARA’ ERDOĞAN’DI’

Duruşmanın 9’uncu gününde tanık olarak Türkiye’de daha önce komiser yardımcısı olarak görev yapan Hüseyin Korkmaz ifade verdi. Reza Zarrab’ın başında olduğu uluslararası dolandırıcılık örgütü hakkında soruşturmada yer aldığını söyleyen Korkmaz, AKP’li bakanların ise bu örgütün altındaki farklı gruplar olduğunu savundu.

Korkmaz, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın bir grubun, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler ile Taha Ahmet Alacacı adlı bir kişinin ise diğer iki grubun başındaki kişiler olduğunu dile getirdi.

Korkmaz, Türkiye’deki soruşturmalarda ‘1 Numara’ olarak adlandırdıkları kişinin ise dönemin Başbakanı R. Tayyip Erdoğan olduğunun altını çizerken, Zarrab’ın ve etrafındaki kişilerin oluşturduğu örgütün kaçakçılık ve kara para aklama gibi suçları ‘organize bir şekilde’ işlediğini söyledi.

Daha önce ifade veren Reza Zarrab da dönemin Türk Başbakanı R. Tayyip Erdoğan ile Maliye Bakanı Ali Babacan’ın bizzat bankalar nezdinde devreye girdiğini ve İran’la altın ticaretini yapmaları için bastırdığını söylemişti.

ZARRAB’LA BAŞLAYAN SORUŞTURMA GENİŞLEDİ

Korkmaz, savcının sorusu üzerine, Zarrab’ın yürüttüğü ve ‘1 Numara’ olarak Erdoğan’ı gösterdikleri suç örgütünün ‘altın kaçakçılığı’ yaptığını tespit ettiklerini ifade etti.

Tanık Korkmaz, ilk soruşturmaların Zarrab’ın etrafında döndüğünü ancak daha sonra soruşturmanın rüşvet ve evrakta sahteciliğe ulaştığını ve bu aşamadan sonra ise ‘listenin genişlediğini’ kaydetti.  Korkmaz, bu kişiler arasında Süleyman Aslan ile eski bakanların çocukları Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan’ın olduğunu söyledi.

Korkmaz, 2013 yılında Gana’dan geldiken sonra İstanbul’da alıkonulan 1,5 ton altın yüklü uçak olayını doğruladığı ifadesinde, ayrıca Aralık 2013’te yapılan operasyonlarda bulunan paralara ait fotoğrafları da teyit etti.

Geçtiğimiz Cuma günü yapılan duruşmada tanık olarak ifade veren eski CIA Direktör Yardımcısı ve bir dönem ABD Hazine Bakanlığı’nda Terör ve Mali İstihbarat’ının da başındaki isim olan David Cohen yeniden ifade verdi.

Cohen, Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı sanık Hakan Atilla’ya daha önce yaptıkları görüşmelerde Zarrab hakkında bilgi verdiklerini ve kesinlikle ‘Zarrab’la çalışmamaları’ uyarısında bulunduklarını söyledi. Cohen, Zarrab’ın dışında başka müşterileri hakkında da Halkbank yöneticisine birlikte çalışılmamasını söylediklerini dile getirdi.