Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) Bileşenleri, Diyarbakır’da kardeşi tarafından fuhuş yaptıðı iddiasıyla öldürülen Dilek Kutlu için yarın gerçekleştirecekleri basın açıklamasına katılım çaðrısında bulundu.

DÖKH bileşenleri; Selis Kadın Derneði Diyarbakır, EPÝDEM, DÝKASUM, KADEM, Ceren Kadın Derneði, Baðlar Kadın Kooperatifi, Ekin Ceren Kadın Merkezi ve Kardelen Kadın Merkezi, fuhuş yaptıðı iddiasıyla 25 Aðustos günü kardeşi tarafından bıçaklanarak öldürülen Dilek Kutlu cinayetine ilişkin basın açıklaması yapacak.

Konuyla ilgili yapılan ortak açıklamada, kadınların, anne, eş, kızkardeş oldukları için hayatlarındaki en yakın erkek tanıdıkları tarafından öldürüldükleri belirtilerek, Dilek Kurt cinayetine dikkat çekildi:

“Dilek Kutlu da 25.08.2012 tarihinde Diyarbakır’ın Sur ilçesinde kardeşi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Öldürülme sebebi Dilek’in fuhuş yaptıðı iddiası idi. Dilek’in kardeşi henüz yakalanamadı ama yakalanırsa “aðır tahrik” indiriminden faydalanacak. Medya ve yargı bu durumdan dolayı bir kadının daha bir erkek tarafından öldürülmesini meşrulaştıracak. Erkek kardeşi Dilek’i öldürerek ailenin “namusunu” korumuş olacak.”

Türkiye’de hala günde 5 kadının öldürüldüðü, 2012 yılının ilk 6 ayına ilişkin, devletin tutmadıðı kayıtları tutarak hazırladıkları verilerde önemli gerçekler açıða çıktıðı kaydedilen açıklamada, “Geçtiðimiz yıldan bu yana kadınların işkence ile katledilmeleri %100 oranında arttı. Kadınlar en çok kendi hayatlarına karar vermek istedikleri için katledildiler. Aile içinde öldürülen kadınların oranı %54. Yani kadının adı bakanlıktan çıkarıldıktan ve aileyi önceleyen politikalar hayata geçirildikten sonra, aile içindeki kadın cinayetleri %47 oranında arttı. Bu rakamlar bize gösteriyor ki, AKP hükümetinin kadın düşmanı politikaları kadın cinayetlerini arttırıyor” dendi.

Bu tablonun, seçim döneminde kadına yönelik şiddete ‘sıfır tolerans’ gösterildiðini söyleyen AKP’nin söylemlerini yalanlamaya yettiði ifade edilen açıklamada, “Kadın cinayetlerinin %1400 artmış olması, iktidarın ‘muhafazakarlık’ ve ‘cinsiyetçilik’ içeren söylemlerinin namus cinayetlerinin artışına sebep olduðunun göstergesidir. Bu baðlamda kadın cinayetleri töresel deðil, politiktir” vurgusu yapıldı.

“Eðer devlet kadın cinayetlerini durdurmak isteðinde samimiyse muhafazakar söylemlerinden vazgeçmelidir” denilen açıklamada, yargı katillere aðır tahrik nedeniyle ceza indirimleri uygulamaktan vazgeçmedikçe, medya da kadın cinayetlerini meşrulaştıran ve teşvik eden cinsiyetçi dili kullanmayı sürdürdükçe kadın cinayetlerinin önüne geçmenin mümkün olmayacaðı ifade edildi.

Kadın cinayetlerini namus cinayeti olarak kanıksayan bu zihniyetin, kadını kendi ölümüne davet çıkaran olarak gördüðü belirtilen açıklamada, “Dilek Kutlu’nun yaşam hakkı “namus” adına elinden alınmıştır. Kadına karşı şiddeti makul gören bu ve benzer zihniyetlere karşı Demokratik Özgür Kadın Hareketi bileşenleri olarak bizler, kadının yaşam hakkı başta olmak üzere cinsel, fiziksel, psikolojik bütünlüðünün dokunulmaz olduðunu bir kez daha hatırlatıyor, kadına yönelik her türlü şiddet sonlanıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceðimizi yüksek sesle ifade ediyoruz” dendi.

Açıklamanın sonunda, yarın saat 12.00’da KADEM önünde, Dilek Kutlu hakkında yapacakları basın açıklamasına katılım çaðrısında bulunuldu.