Üye devletlerin aktardıkları fonlara oranla çok büyük hedefler beklediği BM, hedeflerini gerçekleştirmek için çoğu zaman mali olarak tartışmalı pozisyonda olan şirketlere muhtaç hale geliyor.
Rapora göre, BM’nin tüm dünyada artan sorumluluklarıyla birlikte mali ihtiyaçları da artarken, üye ülkeler üzerinden finanse edilmesi zorlaştı. Üye ülkelerin BM’ye yeteri kadar mali katkıda bulunmaması da, örgütün özel sektöre olan bağımlılığını arttırdı.
Özellikle ABD’nin başında geldiği birçok üye ülkenin BM’ye yaptıkları katkıları büyüme oranına göre arttırmamaları sonucu da örgütün mali bağımlılığı da arttı. Bu da, örgütün uluslararası şirketlerin de başında olduğu kuruluş ve bireylerin bağışlarına yönelmesini beraberinde getirdi.
GPF raporuna göre, özel sektördeki ekonomik aktörler ‘halkla ilişkiler stratejilerini’ geliştirerek, kendilerini hükümetlerin ve BM’nin ‘değerli, güvenilir ve sosyal sorumluluk taşıyan’ partnerleri olarak lanse etmeyi başardılar.
GPF Avrupa Masası Şefi Jens Martens de, son yıllarda hem BM Genel Sekreteri hem de BM’ye bağlı ajansların direktörleri özel sektörden şirketlerle işbirliğinden yana bir duruş sergilediler. Şirketler, bir yandan BM için ‘yeni finansman kaynağı’ olarak değer görürken, diğer yandan da BM’yle işbirliği sayesinde bir ‘itibar’ kazanıyorlar.
Üstelik şirketlerin BM’ye yapacakları mali yardımların miktarı ile elde ettikleri ‘itibar’ kıyaslandığında, bu ortaklıklardan daha çok şirketlerin kazançlı çıktığı belirtiliyor. Yine bazı tartışmalı şirketlerin BM ile adının anılması da örgütün tarafsızlığına gölge düşürüyor.
Araştırmada, Global Compact adlı BM inisiyatifine dahil olan 162 ülkeden toplam 8 bin 371 şirket bulunduğu ve bununla BM’nin iş dünyasına tümüyle açılışının sağlandığına vurgu yapılıyor. Global Compact, şirketlerin sürdürülebilir kalkınma aracılığıyla kamu yararına olan projeler konusunda duyarlı hale gelmelerini amaçlıyor. Ama şirketler Global Compact’ın finansmanındaki başlıca rolleri sayesinde kendi çıkarlarını geçerli kılacak imkanlar elde ediyorlar.
AB’NİN DÖRTTE BİRİ BÜTÇEYLE YETİNMEK ZORUNDA KALIYOR
Jens Martens’e göre BM’nin özel sektöre muhtaç kalmasının en önemli nedeni üye devletlerin ödediği katkı paylarının tüm projeleri hayata geçirmeye yetmemesi. 193 üyeli BM’ye yıllık olarak aktarılan 40 milyar dolar ile örgütün bütçesi New York kent bütçesinden bile az iken, Avrupa Birliği’nin bütçesinin ise dörtte biri oranında.
Raporun hazırlanmasında yönetici rol oynayan Barbara Adams ise, özellikle büyük devletlerin BM’den kalkınma politikaları konusunda büyük beklentileri olduğunu, ancak diğer yandan ise BM’ye daha dar amaçlı katkılar sunduklarına dikkat çekiyor. Bu da BM’nin gelişmekte olan ülkelerdeki kalkınma hedeflerini gerçekleştirmek için özel sektöre muhtaç hale gelmesine yol açıyor.