Demirtaş: Göz göre göre bir halkı düşman ilan ettiniz

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Cizre'de olup bitenler için "Bir insanlık dramı ile karşı karşıyayız" dedi. Türk halkına seslenen Demirtaş, "Şu anda olup bitenler, Türk halkının yararına, çıkarına değil" diye konuştu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş partisinin grup toplantısında konuştu.

Saray darbesine karşı özyönetim ilan eden Kürt halkına yönelik devlet terörüne dikkat çeken HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, "Aylardır bunu yaşayan, dünyaya anlatılmaya çalışılan bir şey yaşıyoruz. Örneğin evinize havan mermisiyle ölebilirsiniz. Bununla bitmiyor, akşam saatlerinde de havuz medyasında ya "teröristler öldürüldü" ya da "teröristler tarafından öldürüldü" haberleriyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Ölmek de öldürülmek de bunların içini soğutmuyor. Ölmekle kalmıyorsunuz, cenazenizi alamıyorsunuz. Cenazeniz evin içinde çürüyor, defnetmenize izin vermiyorlar" dedi.

Bir insanlık dramı ile karşı karşıya olunduğunu belirten Demirtaş, şöyle konuştu: "O aklınızın, hayalinizin, vicdanınızın almadığı tablo var ya her gün her saat yaşanıyor. Cizre'de durum budur. Bir bodrum katında 6 cenaze, 28 insanın yaralıyken geldiği durum. 3-4 can kaybı vardı, susuzluktan cenaze 6'ya çıktı. Dün itibariyle 11 kadın aralarında onların anneleri var. Binaya yüz metre yanaştılar. Annelerin aktardığı bilgi, binanın ön tarafı çökmüş durumda. Üç gündür oradaki insanlardan haber alınamıyor. Sağlar mı, başka yere mi gittiler bilemiyoruz. Güvenlik güçleri Heronla izliyorlar bize bilgi vermiyorlar. Tek bir bilgi kırıntısı yok. Efendim ambulans gidince ateş açılıyor. Anneler gitti ne oldu. Binanın önünden anneleri gözaltına aldı. Ama ambulans giremiyor. Binanın önünde polisler duruyor, kimseyi yanaştırmıyor."

'SARAY DARBESİ YAŞANIYOR'

Türkiye'de 7 Haziran'dan bu yana bir saray darbesi yaşandığının altını çizen Demirtaş, "Eğer iktidarın Saray'ın geleceği çocuklarımızdan değerliyse, diyecek hiçbir şeyimiz yok. İdealleri olabilir, davası olabilir bunlara saygı duyarız. Davam Saray'dır diyen varsa, lütfen bunu açıkça ifade etsin, vatanın bölünmesi için uğraşıyoruz demesinler. Böyle bir durum yok ortada. 7 Haziran'dan beri bir saray darbesi var, devrilmiş müzakere darbesi var, başkanlık rejimi altında dikta rejimine çevrilmiş bir iktidar var" dedi.

AKP'nin Kürtlere topyekün savaş ilan ettiğini belirten Demirtaş, "Bir tarafta uzatılan el var, bir tarafta da bütün bunları kendi başkanlığı için kullanmak isteyen taraf var. Biz geleceği özgürce, adil, eşitçi yeniden halklar bahçesi olarak kurmak istiyoruz dedi Kürtler. Bu vatan ortak vatandır, bütün halkların çektiği acılar üzerine kurmuşsak, herkes eşit olmalı diyerek bu süreç başladı. Ne Gürcüyü, ne Lazı, ne Ermeniyi ötekileştiremezsiniz" dedi.

'ORTAK VATAN ANONİM ŞİRKET ORTAKLIĞI DEĞİL'

Demirtaş şöyle konuştu: "Ortak vatan deyince bazıları, bunu anonim şirket ortaklığı gibi mi algılıyor bilemiyorum. Yüzyıl öncesinde Kürdistan diye bir coğrafya, Osmanlı eyalet sisteminde vardı. Osmanlı bölünüp parçalanmadan bugün Başbakan'ın karşı çıktığı terörist dediği PYD'de var ya Rojava'dan seçilmiş milletvekilleri Ankara'da milletvekiliydi. Musul'dan, Kerkük'ten gelenler vardı. Biz bütün bunları sağduyulu sabırlı, birbirini anlayacak şekilde tartışamazsak, çözebileceğimiz hiçbir şey yoktur. Türk milleti anlamamakta ısrar ettiği müddetçe Kürt sorunu çözülemiyor. Ortak vatan derken, hepimiz bir şey katmışız diyoruz, topraklarımızı birbirine karmışsak, tarihimizi birbirine karmışsak eşit yaşayalım. Birlikte yönetelim, birlikte üretelim. Benim çocuğum da anadilde eğitim yapsın, kim istiyorsa anadilde eğitim yapsın. Ortak dilimiz Tükçe olsun kimsenin bir sıkıntısı yok. Tek bir Kürtçe kelimeye bile her yerde büyük bir saldırı varken, nasıl eşitlikten, kardeşlikten, adaletten söz edeceğiz. Kürt sorununun temeli budur. Kürde hem kardeşiz diyeceksin, ama Meclis'te tek bir kelime Kütçe konuştu diye hakaret edeceksin, tutanaklarda "X dil" diyeceksin."

SARIYILDIZ'IN KONUŞMASI DİNLETİLDİ

Adalet Bakanı'nın Sarıyıldız'ı hedef alana açıklamalarına tepki gösteren Demirtaş, "Cizre'de yapılan tartışmalarla birlikte Adalet Bakanı çıkmış, milletvekilimizi teröristlere yardım ediyor diye hedef gösteriyor. 'Kanlı teröre elçilik yaptı' dediğiniz Tahir Elçi'ye ne oldu? Sonu ne oldu? 40 gün sonra katledildi. Bu linç ortamında infaz ettirdiniz. Şimdi Faysal Sarıyıldız'a aynısını yapıyorlar. Adalet Bakanı da adaleti sıfır. Savcı mısın, yargıç mısın? Hakkında açılmış bir soruşturma bile yok. Mahkemelere talimat verecek şekilde iş yapıyor. Bir milletvekilinin terörist olma kararını veriyor. İtham ediyor demiyorum. Karar veriyor" dedi.

Sarıyıldız'ın konuşmasını dinleten Demirtaş, "50 gündür evinden çıkamadı. Cizre'de halkla birlikte orada. Evinden çıkamadı. Cumhurbaşkanı Şili'den konuşuyor. "Meclis kürsüsünü teröre alet ediyorlar" diyor. Evinden çıkamayan milletvekilini, parlamentoda anlatmak istemesini 'teröre alet' olarak lanse ediyor" diye konuştu.

İktidarın "ya başkanlık ya kaos" demeye devam ettiğini belirten Demirtaş, "Ya istikrar ya kaos dediler ya. Şimdi ya başkanlık ya kaos diyorlar. Başkanlık elde edilene kadar yapacaklar. Parlamento sistemi tıkandı. Şili'ye gitmiş rahat durmuyor. Parlamento olur ya bir şey yapar diye oradan konuşuyor. 'Başkanlık dışında hiçbir şey yapılmasın' diyor. Şili'den bağırıyor, 'Bunların dokunulmazlıklar niye kaldırılmadı' diyor. Milletvekillerimiz sokakta gazla boğuşuyor. Ne dokunulmazlığı. Dokunulmazlık sizde, bizde değil ki. Özgür olalım senin de bizim de dokunulmazlığımız olmasın. Ama bir şartımız var, adalet istiyoruz. Çıkalım canlı yayına sen başkanlığı savun biz özerkliği. Bakalım halk hangisine ikna oluyor. Kürdistan dedik diye parlamentonun tavrına bakın kıyameti koparıyorlar" dedi.

'BÖYLE BİR TUTARSIZLIK OLUR MU?'

Demirtaş, Erdoğan'ın geçmiş yıllarda "Meclis'ten Kürdistan denildiğini duyacaklar" ifadesinin yer aldığı konuşmasını da dinletti, "Böyle bir tutarsızlık olur mu? Bunlar söz konusu olunca, evet olur. Fi tarihinden söz etmiyoruz. Bunlar tarihi gerçeklerdir. Doğru söylüyor bazen. Bozuk saat gibi iki kere doğru gösteriyor. Ne oldu peki? Biz şimdi özyönetim, özerlik dediğimizde tarihe biz uymuş oluyoruz. Kürt ve Kürdistan halkı ta Selçuklu döneminde var. Özgürce konuşamıyoruz" dedi.

Böyle bir ortamda yeni bir anaya tartışmasının yapılamayacağının altını çizen Demirtaş, medyaya da seslendi, "Gerçekleri yazın, bedel ödemeyi göze alın. İşten atılabilirsiniz, hapse atılabilirsiniz. Ama bütün bunlar ülkemizin çocuklarımızdan daha kıymetli değildir" dedi. Demirtaş, halkı, muhalif medyaya sahip çıkmaya çağırdı.

"Buz gibi faşizmle karşı karşıyayız" diyen Demirtaş, "Sur ve Toledo örneği tesadüf olarak verilmiş değil. Toledo düştükten sonra Franko faşizmi başlıyor ve Toledo faşizme karşı mücadelenin simgesi oluyor. Başbakan 'Sur'u düşürüp Franko olmak istiyorum' diyor. Tarihi günlerde geçiyor. Franko Toledo'yu düşürdüğünde faşizm başlatmıştı, çok ağır bedeller ödendi. Ülkemizin Franko'suna izin vermeyelim. Faşizme karşı direnelim ki çocuklar artık daha fazla bedel ödemesin" dedi.

"Saldırı altında olanların tamamına yakını dimdik ayakta. Hükümetin savaş politikası çökmüştür" diyen Demirtaş, "Ortada bir zafer yok tam bir hezimet var. 'Çatışma bitti, terörü temizledik' diyorlar hepsi yalan. Keşke savaş bitse, barışa dönülse. Zafer dediğiniz kendi ilçene asker polis sokabilmek insanları öldürebilmek midir? Peki yarın ne olacak?  Duvarlara 'Türkün gücünü göreceksiniz' yazmak mıdır zafer. Bunların hepsi yenilgi psikolojisidir. Göz göre göre bir halkı düşman ilan ettiniz" diye konuştu.