DİZİ I

DAİŞ'e ilk darbe Kürt mavzerinden: Kobanê Direnişi 2. yılını dolduruyor

Kobanê’ye ilk saldırısını20 Temmuz 2013 tarihinde gerçekleştiren DAİŞ çetesi, 15 Eylül 2014 günü ise tarihin en büyük saldırı dalgasını başlatıyor, ancak tarihin en büyük yenilgilerinden birini yaşayarak Kobanê’den kaçıyordu.

Kobanê’ye 20 Temmuz 2013 günü Girê Spî’den saldıran DAİŞ çetesi, ardından ilk kapsamlı saldırıyı 2014 Haziran ayında başlatıyor; Eylül ayında ise Kobanê’ye tarihin en kapsamlı saldırılarından birini gerçekleştiriyordu. Eylül ayında başlayan saldırı, dört buçuk ay devam etti. DAİŞ çetesi, YPG/YPJ’nin destansı direnişi ile dört buçuk ayın sonunda ağır bir yenilgi alarak Kobanê’den kaçmak zorunda kaldı. Kobanê’nin her bir karışına kahramanlık hikayeleri sığdıran YPG/YPJ savaşçıları, tarihin belli dönemlerinde görülen, modern çağın ise hiç tanık olmadığı eşitsiz koşullarda bir direniş destanının yaratıcıları oluyordu.

Kobanê Direnişi için bir analoji yapılacaksa, Antik Yunan’da, yaklaşık 2 bin 500 yıl önce bir avuç Spartalı yurtseverin yüzbinlerce kişilik Pers ordusuna karşı topraklarını savunmak için gösterdiği direniş akla gelir. Ateş geçitleri (Termopile) olarak bilinen dar geçitte yüz binlerce kişilik Pers ordusuna karşı direnen antik çağ destanının Spartalı kahramanlarından 2500 yıl sonra Kürt halkının yiğit evlatları, topraklarına göz diken soysuzlar çetesi DAİŞ’e karşı modern çağ destanı yazarak tarihe insanlık onurunun yüz akı olarak geçiyordu.

İLK SALDIRI ÖSO KILIĞINDA

DAİŞ çetesinin Kobanê’ye ilk saldırısı Rojava Devrimi'nin yıldönümü olan 20 Temmuz 2013 günü gerçekleşti. Girê Spî’den gerçekleşen bu saldırı ÖSO adı altında yapılsa da, esasen o dönemde henüz ÖSO içerisinde bir grup gibi hareket eden DAİŞ çetesinin öncülüğünde gelişti. Bu yönüyle DAİŞ çetesinin Kobanê kantonuna ilk saldırısını 20 Temmuz 2013 olarak tarihlemek mümkün.

DAİŞ çetesinin Girê Spî’den Kobanê’nin doğusuna yönelik bu ilk saldırı dalgasını iki gün sonra, 22 Temmuz günü, yine  DAİŞ çetesinin de içerisinde yer aldığı ÖSO gruplarının Kobanê’nin batısında gelişen saldırısı izledi. Batı cephesinden gerçekleşen saldırı bir hafta devam ederken, YPG/YPJ’nin ÖSO grupları ile yaptığı görüşmelerden sonra bu cephede ateşkes  ilan edildi ve saldırılar sona erdi. Kobanê’nin doğusunda devam eden çatışmalar ise YPG/YPJ’nin DAİŞ çetesi ve diğer ÖSO gruplarını püskürtmesi ile sona erdi.

DAİŞ çetesi 2013 Eylül ayına doğru ÖSO’dan ayrı bir yapı olarak hareket etmeye başlıyor; o güne kadar birlikte hareket ettiği ÖSO güçlerini de bir bir tasfiye etmeye başlayarak orta Suriye ve Rojava çevresindeki birçok önemli nokta ve kenti ÖSO ve El Nusra çetelerinin elinden almaya başlıyor. DAİŞ çetesi, özellikle Türk devletinin desteğini de arkasına alarak Rojava çevresinde bulunan Rakka, Girê Spî, Cerablus, Minbic ve Sirin gibi kentleri alarak saldırılarının yönünü Kobanê’ye doğru çeviriyor; artık Kobanê sınırlarına dayanıyor ve Kobanê üç taraftan kuşatma altına alınıyor.

Cerablus ile birlikte Kobanê’nin batısında, Fırat Nehri kenarında, köy silsilesinden oluşan Şexler hattını da alan DAİŞ çetesi, özellikle bu hattan Kobanê’ye yönelik saldırılara girişiyor. DAİŞ çetesi, bu hat ile birlikte Girê Spî’den getirdiği çete ve silah gücü ile Kobanê’nin doğusunda da saldırılar gerçekleştiriyordu. Bu saldırılar, darbe vurma/kayıp verdirme tarzında gelişirken, YPG/YPJ savaşçıları DAİŞ çetesinin alanda ilerlemesine izin vermiyordu. Bu süreçte DAİŞ çetesinin de ilerleme yapma konusunda topyekün bir hamleye girişmedikleri gözleniyordu.

YPG/YPJ'NİN FEDAİCE DİRENİŞİ

Kobanê’ye DAİŞ çetesinin saldırıları başladığında YPG/YPJ'nin savaşçı yapısı, sadece 40'ı profesyonel savaşçı olmak üzere yerel savunma birimlerinden oluşuyordu. Kobanê halkı  ve gençlerinin devrimi korumak için yoğun bir ilgi ve katılımı olsa da, askeri eğitim olanakları, silah ve lojistik desteğin neredeyse yok denecek düzeyde olması, saldırılara karşı oldukça elverişsiz bir askeri durum yaratıyordu. Bu süreçte YPG/YPJ savaşçılarının elinde eski kaleşnikoflar ile birlikte yalnızca bir el yapımı Doçka bulunuyordu. Ancak başta çok az sayıdaki profesyonel YPG/YPJ gücü ve yeni savaşçılar, gösterdikleri eşsiz direniş ve fedai ruhu ile o güne kadar büyük kentleri her türlü imkana sahip çete güçleri ve orduların elinden alan DAİŞ çetesine daha ilk karşılaşmada kendilerini nasıl bir direniş topluluğunun beklediği mesajını veriyordu.

DAİŞ çetesi, Kobanê’ye yönelik 2013 yılı sonları ile birlikte başlattığı saldırılarını 2014 yılı ile birlikte sürdürürken, Kobanê’ye ilerlemeye dönük ilk güçlü hamlesini Mart ayı ile birlikte Güney ve Doğu cephelerinde denemeye başladı.  Kobanê halkının 21 Mart Newroz’unu Miştenur Tepesi'nde büyük bir coşkuyla kutlamasından hemen bir gün sonra 22 Mart günü DAİŞ çetesi, Kobanê’nin güneyindeki Sirîn kentinde bulunan buğday depoları etrafında ilk saldırılarını başlattı. Burada yaşanan çatışmalarda çeteler, YPG/YPJ savaşçılarından ağır darbeler aldı. DAİŞ için bu darbeler, Suriye’de yürüttüğü saldırılar boyunca yediği ilk büyük darbeler oluyordu.

DAİŞ'İN SURİYE'DEKİ İLK YENİLGİSİ: KENDALÊ KÖYÜ

Sirîn buğday ambarları çevresinde ilk büyük darbeleri yemeye başlayan DAİŞ çetesi, bunun şaşkınlığını yaşarken, aynı akşam Kobanê’nin doğusunda  bulunan Kendalê Köyü'ne saldırdı. Kendalê Köyü'nde bulunan YPG/YPJ savaşçıları, o günden sonra artık destana dönüşen tarihin ilk sayfalarını yazmaya başladı. Komutan Hebun ve Siyabend komutasında hareket eden bir grup YPG/YPJ savaşçısı, sınırlı silah ve savaşçı gücü ile yüzlerce kişilik çete gücü ve ağır silah karşısında mevzilerinden bir adım geriye gitmeden DAİŞ çetesine darbe üstüne darbe indirdi. Taktik bir çekilme ile çatışmanın ilerleyen saatlerinde DAİŞ çetesinin köyün yarısına kadar girmesini sağlayan fedai savaşçı grubu, asıl darbeleri burada vurarak en az 40 çeteyi imha etti. DAİŞ çetesi, karşılaştıkları direniş karşısında köyden kaçarak Suriye ve Rojava topraklarındaki ilk yenilgisini yaşadı.

DAİŞ çetesi, 2013 Temmuz ayı ile birlikte Kobanê’ye başlattığı saldırılar boyunca Kobanê sınırlarına ilerlemeye dönük ilk güçlü hamlesini gerçekleştirdiği Mart ayındaki Sirîn ve Kendalê saldırılarında bozgun yaşadı. Kobanê’yi üç taraftan kuşatan ve aldığı ilk yenilginin ardından Nisan ve Mayıs ayları boyunca da saldırılarına devam eden DAİŞ çetesi, artık işinin kolay olmadığını da anlamaya başlamıştı. 

DAİŞ çetesi tarafından üç tarafı kuşatılan Kobanê, artık saldırılar ile birlikte ortaya çıkan yaşamsal sorunlara karşı da direniyordu. Tek nefes borusu olan Kuzey Kürdistan cephesinde ise Türk devleti, DAİŞ için dördüncü cephe görevini üstleniyor ve Kobanê tümden kuşatmaya alınıyordu.

ELEKTRİK VE SU KESİLİYOR

Güneyde bulunan Tişrîn Barajı'nı ele geçiren DAİŞ çetesi, elektrik ve su ihtiyacını buradan sağlayan Kobanê’nin elektrik ve suyunu kesti. Yine Kobanê’nin batısında Şexler hattına da giren DAİŞ çetesi, buradan gelen su ve elektriği de keserek Kobanê’yi tümden susuz ve elektriksiz bırakıyordu. Zaten DAİŞ çetesinin saldırıları altında olan Kobanê’de su ve elektriğin de kesilmesi ile birlikte gündelik aktivitelerden üretime kadar yaşamın her alanında ciddi sorunlar baş gösteriyordu. Kuşatma ve saldırılar nedeniyle Kobanê’nin dış dünya ile olan ticari alışverişi tümden ortadan kalkarken, bu duruma elektrik ve suyun kesilmesi de eklenince tarım ve hayvancılık da durma noktasına geliyor ve Kobanê’de gıda-beslenme ve giyim sorunu da gündeme geliyordu.

KUZEY KÜRDİSTAN'DA SEFERBERLİK

Kobanê’ye yönelik kuşatma karşısında kentin tek çıkış kapısı Kuzey Kürdistan oldu. Kuzey Kürdistan halkı, Kobanê’nin kuşatıldığı, saldırı altına alınarak yaşamsal sorunlar yaşamaya başladığı dönemde, Kobanê halkı ile dayanışma seferberliği başlattı. Ancak bu noktada Türk devleti de devreye girerek Kuzey Kürdistan halkının Kobanê halkına yardım ulaştırmasını engellemeye çalıştı. Buna rağmen Kuzey Kürdistan halkı yardımlarını sürdürüyor ve Kobanê, giderek Kuzey Kürdistan halkının tek gündemi haline gelmeye başlıyordu.

KOMÜNAL ÜRETİMLE DİRENİŞ

Kuzey Kürdistan halkının seferberliğine rağmen Kobanê’de halkın ihtiyaçları giderilemiyordu. Kobanê halkı ve kanton yönetimi, komünal üretim ve eşit paylaşım modeliyle kuşatmanın üstesinden gelmeye çalıştı. Elde kalan mazot ile kurulan ortak jeneratörlerle günün belli saatlerinde kente elektrik verilirken temel üretimi tarım ve hayvancılık olan Kobanê halkı, ektiğini biçtiğini paylaşarak açlığa karşı ortak direniş geliştiriyordu. Tabii tüm bu çaba, sorunların çözümüne yetmiyordu ve Kobanê hükümeti kuyular kazarak kente su taşımaya başladı.  Kobanê’nin batısında bulunan Qeynter Oxan Köyü civarında 18 kuyu kazarak 3200 metre boru döşeyen kanton yönetimi, Kobanê halkına su ulaştırmayı başardı

TOPYEKÜN DİRENİŞ

Artık Kobanê, genciyle yaşlısıyla, her alanda zulme ve saldırıya karşı direnişe geçmişti. İnsanlık, bir halkın toprağını savunmak ve özgür yaşamak için her türlü saldırı, açlık ve yoksulluğa karşı destansı direnişine tanık olmaya başlıyordu. Kobanê’nin her anı, her alanı artık bir direniş ve zorlu mücadele demekti. Kentin dışında YPG/YPJ savaşçıları DAİŞ saldırılarına karşı fedaice direnirken Kobanê halkı da toprağını bırakmamak için insanüstü bir çaba ve dayanışma gösteriyordu.

Tüm bunlar yaşanırken Türk devleti de sınır komşusu DAİŞ çetesi ile her türlü ticari ve lojistik ilişkiyi yürütüyordu. Kobanê halkına Kuzey Kürdistan halkının gönderdiği insani malzemeleri sınır kapısında engelleyen Türk devleti, bu süreçte DAİŞ çetesi için sınırdan her türlü yardımın geçişini sınırları açarak sağlıyordu. DAİŞ çetesine Avrupa ülkelerinden katılımın da geçiş güzergahı olan Türk devleti denetimindeki sınır hattından yüzlerce çete üyesi geçiş yapıyordu.

Türk devleti, bununla da yetinmeyerek DAİŞ çetesinin Haziran ayında gerçekleştirdiği ilk kapsamlı işgal saldırısının özellikle Batı cephesi koordinasyonunu üstleniyor ve Türk ordusuna ait karakollar DAİŞ çetesine koordinat veriyordu.

Nisan ve Mayıs aylarını bu şekilde geçiren Kobanê’de Haziran ayı ortalarına doğru o güne kadar görülmemiş bir hareketlilik yaşanmaya başladı. Irak’ın Musul kentine 6 Haziran 2014 günü saldıran DAİŞ çetesi, kenti beş günde ele geçirdi. DAİŞ, Musul’u ele geçirdikten sonra yönünü Kobanê’ye çevirdi ve Musul’da ele geçirdiği ağır silahlarla Kobanê etrafına yığınak yapmaya başladı. Musul’un hemen ardından DAİŞ’in Kobanê’ye yönelmesi ise Türk devletinin çetenin önüne koyduğu planlamanın hayata geçirilmesi olarak yorumlandı. Kobanê’de artık DAİŞ çetesinin Rojava ve Kobanê’ye ilk kapsamlı saldırısı olarak kayıtlara geçecek olan Haziran saldırısı yaklaşıyordu.

YARIN: Direnişin Haziran'ı

...