Cumartesi Anneleri: Talepler karşısında somut adımlar atın

Cumartesi Anneleri: Talepler karşısında somut adımlar atın

Kaybedilen yakınlarının akibetini soran Cumartesi Anneleri, cezaevlerindeki açlık grevlerinin 46'ncı gününe girdiðine dikkat çekerek, "Anneleri evlatsız bırakan politikalarınıza son verin. Ölüm sınırına gelmiş yüzlerce gencin demokrasilerde olmazsa olmaz talepleri karşısında derhal somut adımlar atın" dedi.

Cumartesi Anneleri, adalet arayışlarının 396'ncı haftasında Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. Her hafta olduðu gibi, "Failler belli katiller nerede" pankartı açan anneler ellerinde taşıdıkları kayıpların fotoðrafları ve kırmızı karanfillerle adalet talebinde bulundu. Cumartesi Anneleri bu hafta, 17 yıl önce Hakkari'nin Yüksekova Ýlçesi'nde gözaltına alınarak kaybedilen 70 yaşındaki Şemsettin Yurtseven, 13 yaşındaki Münir Sarıtaş, 18 yaşındaki Mikdat Özeken ve 21 yıl önce bugün Ýstanbul'da kaybedilen Hüseyin Toraman'ın mezarlarının nerede olduðunu sordu.

‘NE KADAR SEYÝRCÝ KALACAKSINIZ’

17 yıl önce kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, devletten umudunu kestiðini belirterek, halkın birbiriyle dayanışma içinde olması gerektiðini söyledi. Ardından 1995'de kaybedilen Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun söz aldı. Tosun, yıllardır mezarlarını aradıklarını ve yakınlarının akibetini sorduklarını aktararak, devletin bugüne kadar herhangi bir adım atmadıðını ifade etti. Tosun, Cemil Kırbayır'ın annesi Berfo Ana'nın hastanede olduðunu ve durumunun kötü olduðunu söyledi. Tosun, Bakırköy'de açlık grevinde olan Barış Anneleri'ne dikkat çekerek, "Ne sesimizi duydular, ne adım attılar. Hangi insanlık hangi vicdandan bahsediyorsunuz? Kürt sorununun çözümü için daha kaç bin insanın ölümü beklenecek. Ne kadar seyirci kalacaksın bunlara. Bakırköy'de anneler sabahladı. Onların çocukları ölüme yatmış. 46 gün oldu hangi insanlıktan bahsediyorsunuz. Onlar bu ülkede insanca yaşamak istiyorlar. Ýnsanlık istiyorlar. Ölümler olmadan bu açlık grevlerinin son bulması için adım atılsın" dedi.

1993'de kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın oðlu Şerif Taşkaya da, Başbakan Recep Tayyip Erdoðan'ın Dolmabahçe'de kendilerini görüşmeye çaðırdıðını; ancak bugüne kadar hiçbir sonuç çıkmadıðını söyledi. Babasının katillerinin ödüllendirildiðini belirten Taşkaya, "Ben artık kuyulara, uçurum kenarlarına, daðlara, Fırat'a sesleniyorum. Babam nerede?" diye sordu.

‘SOMUT ADIMLAR ATIN’

Haftanın basın açıklamasını okuyan Maside Ocak ise, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın bayramda huzur temennilerinde bulunduklarını hatırlatarak, "Evlatlarımızın akıbetlerini gizleyen, faillerini koruyan politikaların devamcıları olarak hangi bayram huzurundan bahsediyorsunuz? Mezarsız annelerin ülkesinde hangi huzurdan bahsediyorsunuz. En temel hakları için ölmekten başka çıkış yolu bulamayan yüzlerce mahpus gerçeði karşısında hangi hukuk devletinden söz ediyorsunuz? Anneleri evlatsız bırakan politikalarınıza son verin. Ölüm sınırına gelmiş yüzlerce gencin demokrasilerde olmazsa olmaz talepleri karşısında derhal somut adımlar atın" dedi.