Yakınları devlet tarafından kaybedilen veya katledilen Cumartesi Anneleri, 547. haftada bir kez daha Galatasaray Meydanı'nda buluştu. Bu haftaki eylemde, gözaltında katledildiği Meclis'in hazırladığı rapor ile kabul edilen, buna rağmen hala davaya çevrilmeyen Cemil Kırbayır dosyası için adalet talebinde bulunuldu.

ARTIK YETER! OYALAMA SON BULSUN, HUKUK İŞLESİN, ADALET SAĞLANSIN

Basın açıklamasını okuyan Gülsüm Kav, Kırbayır'ın kaybedilişinin 35. yılında soruşturmayı yürüten savcılara, şöyle seslendi: "Cemil Kırbayır dosyasını tüm belge ve delillere rağmen 4 yıldır davaya dönüştürmeyerek görevi kötüye kullanma suçu işliyorsunuz. Savcılar kendilerine verilen görev ve tanınan yetkileri, ulusal hukuk normları ile evrensel anlamda kendilerini bağlayan, Savcılar İçin Etik ve Davranış Biçimlerine İlişkin Avrupa Esasları 'Budapeşte İlkeleri' kurallarına tabi olarak yerine getirmek zorundadır. Cemil Kırbayır soruşturmasındaki görevinizi derhal yerine getirin."

'KİRLİ SAVAŞI BIRAK' ÇAĞRISI

Cemil Kırbayır'ın ağabeyi Mikail Kırbayır, delil, tanık ve hazırlanan rapora rağmen katillerin hala yargılanmamasının 12 Eylül zihniyetinin sürdüğünü göstergesi olduğunu vurguladı.
Kırbayır, şunları söyledi: "Çığlığımız sınırları aştı, dünyaya ulaştı, adalet istiyoruz. Ama şimdi Cizre'den bir ses geliyor kulağımıza. Sevdiklerimizin cenazene baktık günlerce, onları öldürüldükleri yerden alamadık ya da toprağa veremedik. Ey insanlık ailesi bu reva mı.
Bırakın hiçbir kazanımı olmayan kirli savaşı. Yer kubbe ile gök kubbe arasında Kürt, Türk, Ermeni, Laz, Çerkes, Pomak, Alevi, Sünni hepimiz bir arada yaşayalım. Bunun güvencesi devlet tarafından sağlanması gerekirken, yasak uygulanıyor."

ABLA KIRBAYIR'DAN ERDOĞAN'A: KATİL!

Abla Fatma Kırbayır ise Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'a tepki gösterdi. Kırbayır, "Bırakın yalan söylemeyi. Yeter, daha ne kadar kandan besleneceksiniz. Gerilla, asker hepsi benim kardeşim. Ben anayım, isterseniz beni de kesin. İnsanına zulmeden devleti, kandan beslenen devleti tanımıyorum. Bu devlet bizim değil" diyerek, Erdoğan'a "Katil! Hani anneme söz vermiştin" diye seslendi.

KIRBAYIR'IN HİKAYESİ

Kırbayır, darbenin hemen ertesi günü 13 Eylül 1980'de Ardahan’ın Göle ilçesi Okçu köyündeki evine askerler tarafından düzenlenen baskınla gözaltına alındı. Önce Göle’deki 247’nci Piyade Alay Komutanlığına, oradan da 9. Kolordu Sıkıyönetim Komutanlığına bağlı Kars gözetim evine götürüldü. Buradan 3 kişi tarafından alınarak işkence haneye dönüştürülen Dede Korkut Eğitim Enstitüsü’ne götürülen Kırbayır MİT, emniyet ve askerlerin katıldığı işkenceli sorgulardan geçirildi. Kırbayır, gördüğü ağır işkence sonucu 8 Ekim'de yaşamını yitirdi.
Kırbayır Ailesi'ne ise “Cemil Kırbayır gözaltındayken firar etti, onu bir daha bize sormayın" denildi. Kamuoyunun 'Berfo Ana' olarak bildiği annesi ise yaşamını yitirdiği 105 yaşına kadar adalet arayışından vazgeçmedi.