Dünya Barış Günü’nde de 388. Kez Galatasaray Lisesi önünde toplanan Cumartesi Anneleri, bu yılda 1 Eylül’de barışa hasret olduklarını söyleyerek ekledi: Ancak kalıcı bir barış ortamı bizi kayıplarımıza yaklaştırabilir, ölümleri, kanı ve gözyaşını durdurabilir.

Cumartesi Anneleri, Dünya Barış Günü'nde 388. kez Galatasaray Lisesi önünde toplandı. 1 Eylül Barış Günü’nde de barış isteklerini yineleyen anneler, devletten kayıplarının akıbetini açıklamasını istedi.

Cumartesi Anneleri adına basın açıklamasını bu hafta kayıp yakını Ýkbal Eren yaptı. Eren, yakınlarının gözaltında olduklarını gören tanıkların, onları infaz ettiklerini itiraf eden cellatların, gözaltında kaybedildiklerini belgeleyen meclis raporlarının, yakınlarını devletin kaybettiðini tescilleyen AÝHM kararlarının olduðunu hatırlattı. Tüm bunlara raðmen devletin gerçeði gizlediðini söyleyen Eren, devletin peşini bırakmayacaklarını söyledi.

Eren, baskıcı, tek tipçi, asimilasyoncu devlet politikalarının yalnızca Kürtlere deðil tüm yurttaşlara yönelik olduðunu söyledi. Resmi ideolojinin dışında kalan herkesi düşmanlaştıran zihniyetle barışın inşa edilemeyeceðini belirten Eren, barışın tüm kimliklere eşit, adil, özgür bir dünya sunulması ile mümkün olacaðının altını çizdi.

Devlet eliyle kaybedilen sevdiklerinin akıbetlerinin açıklanmasını isteyen Eren, "Sevdiklerimizi askeri helikopterlerle uçurumlara atan, toplu mezarlara gömen, kazanlarda yakanların yargılanması için kalıcı barış politikalarına ihtiyacımız var" dedi.

1 Eylül Dünya Barış Günü'nde burada barış istediklerini belirten Eren, "Ancak kalıcı bir barış ortamı bizi kayıplarımıza yaklaştırabilir, ölümleri, kanı ve gözyaşını durdurabilir" dedi.

Eylemde 1995'te gözaltında kaybettirilen Hasan Ocak'ın aðabeyi Ali Ocak, devletin kirli geçmişi ve karanlık yüzüyle ne zaman yüzleşeceðini sordu. Ocak, bu 1 Eylül'de de barışa hasret olduklarını belirtti.

Hasan Ocak gibi 1995'te gözaltında devlet tarafından kaybedilen Rıdvan Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç ise, 17 yıldır burada olduklarını, yakınlarının akıbetlerini öðrenmeden de buradan ayrılmayacaklarını belirtti. Barışın artık gelmesini istediklerini söyleyen Karakoç, "Gerçek Barış artık gelse de gözyaşları bitse" dedi.

Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun, Kürtçe yaptıðı konuşmasında, herkesin kendi dilinde seslenme hakkı olduðunu vurgulayarak kayıplarını bulana dek yılmayacaklarını söyledi.

Eyleme destek amacıyla katılan CHP Ýstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 1 Eylül'de Cumartesi Anneleri'nin yanında olduklarını ancak asıl hesap vermesi gerekenlerin çok uzakta olduklarını belirtti.