AKP rejimi döneminde polis, asker ve yargının yanında muhalifleri susturma araçlarına dönüştürülen bazı medya organları, aydın ve gazetecileri hedef göstermeye devam ediyor. Katliam ve infazlara adeta çaðrıda bulunan rejim gazetesi Akit, bu kez Cengiz Çandar ve Hasan Cemali hedefine aldı.

“Sakık’tan bombalar” başlıðı ile manşetten yayınlanan haberde, devlet denetimindeki itirafçı Şemdin Sakık’ın olduðu iddia edilen bir mektuba dayanılarak Çandar’ın “PKK’yi ve PKK şefini en fanatik PKK’liden daha fazla övüyor ve abarttıðı” iddia edildi. Kendilerini “gazeteci” olarak sunan AKÝT tetikçileri, geçen ay da gazeteci Ali Bayramoðlu’nun hedef gösterirken, bu arada Sivas Katliamı faillerini de aklamak için yoðun çaba sarf etti.

Çandar, Radikal’de bugün yayınlanan yazısında, “Sakık'a dayandırılan bu son tertip, 28 Şubat'ınkinden farklı bir odak tarafından düzenlenmiş de olsa, yine devlet işi olabilir” dedi.

AKIN BÝRDAL HATIRLATMASI

Çandar şunları yazdı: “Akit’bir yıla yakın süredir bizlerin, çeşitli milletvekilleriyle birlikte yürüttüðümüz ortak çalışmanın adresi olan DPI’nın (Demokratik Gelişim Enstitüsü) ‘PKK’nın yan kuruluşu’ olduðuna dair sistemli, kampanya niteliðinde, yalanlarla dolu yayın yürütüyordu. Bu gazeteyle irtibatlı olduðu bilinen bir internet sitesinde, benim bir ‘Mason locasına gidip talimat aldıðıma’ ilişkin fotoðraflı bir yalan haber yayımlanmıştı. Mason locasının önünde çekildiði iddia edilen fotoðrafım, bir sokak ötedeki Cezayir Lokantası’na aitti.

Bu yalanları niçin yaydıklarını merak ettiðimde, çok güvenilir kaynaklarım bana Akit gazetesindeki bazı isimlerin –isimlerini vererek- ‘Emniyet istihbaratı ile askeri istihbaratın tetikçiliði’ni yaptıklarını söylediler.

Bu ‘bilgi’ yeterince vahimdi. Fakat, dün yaptıkları, bunun da ötesinde utanç verici. Akit’i kullanan ‘devlet memuru’ sıfatı taşıyanlar açısından utanç verici. Bana yönelik ‘kişilik katli’ ve ‘itibarsızlaştırma’ için Şemdin Sakık’tan başka ‘kaynak’ bulamadınız mı? Ayıptır! Tam 14 sene geçti 28 Şubat’taki tezgâhınızın üzerinden. Bundan 14 yıl önce ‘Şemdin Sakık’ın itirafları’ diye meşhur ‘Andıç’, Hürriyet ve Sabah gazetelerinde yayımlanmış, benden gayri, M. Ali Birand ve Akın Birdal da aynı yalanlara, yani ‘kirli bir tertip’e hedef kılınmıştı. Bundan on gün sonra ise Akın Birdal, TÝT’in (Türk Ýntikam Tugayları) saldırısına uðramış, üzerine bir şarjör kurşun boşaltılmıştı. Aradan çok geçmeden, ‘Andıç’ın Genelkurmay’da hazırlandıðı, altında Orgeneral Çevik Bir ile Orgeneral Fevzi Türkeri’nin imzalarının bulunduðu ortaya çıkmıştı. Her ikisi de şu anda 28 Şubat soruşturmasından ötürü tutuklu.”

BU DEVLET ÝŞÝ OLABÝLÝR

Bunun bir devlet işi olabileceðine dikkat çeken Çandar şunları ifade etti: “‘Kaynak’ Şemdin Sakık, ‘aracı kanal’ Akit ise bu durumda bu yeni ‘kişilik katli’ ve ‘itibarsızlaştırma’ çabasının ardında ‘hükümet ya da devletin olduðu’ ihtimali. Unutmayalım ki, Ýçişleri Bakanı’nın Ýdris Naim Şahin olduðu bir hükümet söz konusu. 28 Şubat’ta ‘Şemdin Sakık’ın itirafları’na dayandırılan ‘andıç’ devlet işiydi. ‘Şemdin Sakık’ın bombaları’na dayandırılan utanmaz, arlanmaz bu son ‘tertip’ de 28 Şubat’ınkinden farklı bir odak tarafından düzenlenmiş dahi olsa, yine devlet işi olabilir. Bize yönelik bu alçaklık ve hainlik karşısında içimden ‘Yazıklar olsun size!’ demekten başka bir şey gelmiyor.”