Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanları Brüksel'de yoğun bir gündemle bir araya geldi. Dün başlayan ve bugün de sürecek zirvede liderler Britanya'nın AB'den ayrılış süreci, Katalonya'nın bağımsızlık referandumu, Kuzey Kore ile yaşanan atom krizi ve ABD Başkanı Trump'ın İran'a yönelik açıklamalarını görüşecek.
Zirvede, Türkiye ile yürüten müzakere sürecinin askıya alınıp almayacağı konusu gündeme gelen konulardan birisi oldu. Çünkü Almanya Başbakanı Angela Merkel ülkesinde yapılan 24 Eylül günkü genel seçimler öncesinde "Yeniden seçilmem halinde AB lideriyle yapacağım ilk toplantıda Ankara ile yapılan katılım müzakerelerinin durdurulmasını görüşeceğim" demişti.
MERKEL'DEN ERDOĞAN'A 'HAFİFLETİLMİŞ YAPTIRIM'
Zirve öncesi konuşan başbakan Merkel, bu sefer AB Konseyi’nden Türkiye’ye yapılan mali yardımların kesilmesini isteyeceğini bildirdi.
Zirvede herkesin görüşünü dinleyeceklerini, çünkü AB Konseyi'nin bu konuda ortak hareket etmesinin önemli olduğunu belirten Merkel'in bu çağrısı Erdoğan rejimine yönelik 'hafifletilmiş yaptırım' olarak değerlendirildi.
Merkel'in sözüne ettiği ve Ankara'nın üyelik sürecinde verilen paranın miktarı ise yıllık 600 milyon Euro. AB'nin 2014-2020 yılları arasında Türkiye'ye toplam 4,5 milyar Euro para yardımında bulunması gerekiyor. Alman basınında yer alan yorumlara göre federal hükümet, söz konusu bu paranın Erdoğan'ın Alman vatandaşlarına yönelik rehine politikasına karşılık olarak kesilmesini istiyor.
Ayrıca Alman başbakanı Türkiye'nin sığınmacılara yönelik siyasetini ise övmesi dikkat çekti. Ankara'ya verdiklerin 3 milyarın yanı sıra gelecek yıllar için de ek olarak 3 milyar daha vaat ettiklerini ve bu sözlerini yerine getireceklerini ima eden Merkel "Bir kez daha söylüyorum, Türkiye sığınmacılar konusunda olağanüstü işler yapıyor" şeklinde konuştu.
Merkel Ankara'ya yönelik eleştirilerini ise düşük tonda tuttu. Türkiye'deki gelişmelerin demokrasi anlayışlarına göre olumsuz gördüklerini belirten Merkel "Bu sadece çok sayıda Alman'ın tutuklu olmasından dolayı değil, Türkiye'deki hukuk devletine ilişkin gelişmelerin tümünün benim görüşüme göre yanlış yöne doğru gitmesinden kaynaklanıyor. Bu konuda büyük endişe duyuyoruz" dedi.
TÜRKİYE SONUÇ BİLDİRGESİNDE OLMAYACAK
Zirve sırasında basına açıklama yapan AB Komisyonu sözcüsü Margaritis Schinas ise, Türkiye ile ilişkilerin geleceği ve yol haritasının liderlerin görüşmesinde gündeme geleceğini bildirdi. Ankara'ya ilişkin liderler arasında gayrı resmi uzlaşmaların da olabileceğini söyleyen sözcü, ancak zirvenin sonuç bildirgesine yansıyacak bir kararın çıkmayacağını bildirdi.
AB-Türkiye ilişkilerini değişik boyutlarıyla ele alacaklarını söyleyen AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ise "Türkiye'nin üyelik müzakereleri liderlerin ele alacağı konular arasında bulunmuyor" şeklinde konuştu.
SADECE VİYANA MÜZEKERELERİN KESİLMESİNİ İSTİYOR
Bu arada zirveye katılan bazı liderler ise Türkiye'ye sıcak mesajlar vermeye başladılar. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ve Litvanya Cumhurbaşkanı Dalia Grybauskaite Türkiye ile üyelik müzakerelerinin kesilmemesi gerektiğini söylediler.
Ankara müzakerelerin kesilmesini açıkça dile getiren tek ülke ise Avusturya. Geçtiğimiz hafta Avusturya'da yapılan seçimlerin galibi dışişleri bakanı Sebastian Kurz zirve sırasında yaptığı açılamada bir kez daha "Türkiye'nin Avrupa Birliği içinde yeri yok" çağrısını yaptı.