Bingöl sokaklarında gece boyu çatışma

Bingöl sokaklarında gece boyu çatışma

Bingöl'de BDP'ye yönelik gerçekleştirilen saldırıları protesto etmek amacıyla gerçekleştirilmek istenen mitinge polisin sert müdahalesiyle başlayan olaylar, gece geç saatlere kadar sürdü. BDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili Ýdris Baluken, saldırıyı bir gün öncesinden ilçe sakinlerinin cep telefonlarına AKP'li Belediye Başkanı Serdar Atalay tarafından atılan mesajların tetiklediðine dikkat çekerek, "Bütün bunlar Bingöl polisinin, Bingöl Ýl Emniyet Müdürü'nün, Bingöl Valisi'nin bu işte hangi rolü oynadıðını net bir şekilde göstermektedir" dedi.

Bingöl`de, 21 Eylül'de Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Bingöl Ýl binasına yönelik yapılan anti-Kürt saldırıyı protesto etmek için Pazar günü Yenimahalle Newroz Alanı'nda miting düzenlemek isteyen BDP'lilere, polis, gaz bombası, plastik mermi ve tazyikli suyla müdahale etti. Polisin müdahalesine kitle de taşlarla karşılık verince yaşanan çatışma gece geç saatlere kadar devam etti.

PAZAR GÜNÜ 4 YARALI, 8 GÖZALTI

Çatışmalar sırasında suyu biten panzerlere AKP'li Bingöl Belediyesi'nin itfaiye araçları ile su takviyesi yapıldı. Atılan gazlardan çok sayıda esnaf da etkilenirken, birçok işyerinin camı ise gaz bombalarının isabet etmesi nedeniyle kırıldı. Çatışmalar sırasında en az 8 kişinin gözaltına alındıðı bildirilirken, polis müdahalesi nedeniyle 1'i aðır olmak üzere 4 kişinin yaralandıðı öðrenildi.

Kentte çatışmaların sürdüðü sırada BDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili Ýdris Baluken ile DTK Daimi Meclis Üyesi ve BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan tarafından BDP Bingöl Ýl Başkanlıðı binasında basın toplantısı düzenledi. BDP Ýl Başkanı Halis Yurtsever ve partililerin de hazır bulunduðu toplantıda yapılmak istenen yürüyüşe valilik tarafından izin verilmemesi protesto edildi. Burada konuşan Baluken, partilerine yönelik saldırıyı bir gün öncesinden yurttaşların cep telefonlarına AKP'li Belediye Başkanı Serdar Atalay tarafından atılan mesajların tetiklediðine dikkat çekerek, "Gerçekten bugün Bingöl'de ortaya koyduðunuz kararlı duruş, Bingöl'ün bundan sonraki kaderini belirleyecek tarihi bir duruştu" dedi.

LÝNÇ KAMPANYALARI ÖRGÜTLEDÝLER

"Özellikle bugün içinde bulunduðumuz çatışmalı sürecin yaşanmaması için ayrım yapmadan bütün can kayıplarına karşı aynı hassasiyetle yaklaşılması gerektiðini, defalarca Bingöl meydanında dile getirdik" diyen Baluken, şunları ifade etti: "Gerek ülkedeki her alana giden cenazeler, gerekse de AKP'nin Ortadoðu politikasında, Suriye politikasında yaşamış olduðu iflas AKP'ye yeni bir strateji hamlesinin fırsatını yarattı. Bu hamlenin özü, BDP'yi hedefleştirelim, BDP'yi lince tabi tutalım, BDP'yi saldırıların hedefi konumuna getirelim, yapay bir gündem yaratalım, bu şekilde toplumun gerçek gündemle yüzleşmesinin önüne geçelim. Stratejinin temel özeti budur. Bu nedenle BDP ısrarla bitmesi gerektiðini söylerken, Türkiye'de ve Kürdistan'ın her alanında BDP'ye yönelik linç saldırılarını, kampanyalarını örgütlediler. Bunun hiçbir sorumluluðunu biz kabul etmiyoruz. Biz BDP olarak, bugüne kadar söylemiş olduðumuz öneriler, ortaya koyduðumuz projeler dikkate alınmış olsaydı, bu çatışmalı sürecin yarattıðı travmanın yaşanmayacaðına inanan bir partiyiz."

AKP’LÝLER, POLÝS VE VALÝ EL ELE

"AKP'nin Kalkınma Bakanı, milletvekili, belediye başkanı, AKP'nin emrindeki Bingöl Valisi, AKP'nin emrindeki Bingöl Ýl Müftüsü, Bingöl Ýl Emniyet Müdürü bizzat BDP'ye karşı yapılan bu saldırı ve linç kampanyasının planlamasını yaptılar ve bunun Bingöl halkına mal etmek için özgün, özel, bireysel bir çalışmanın içerisine girdiler" diyen Baluken, ancak Bingöl halkının günlerce yapılan bu propagandaya hiçbir şekilde itibar etmediðini dile getirdi. Bütün uðraşlara yürütülmek istenen 10 bin, 20 bin kişilik kitlenin Bingöl'de toplanmadıðını dile getiren Baluken, şunları belirtti: "Hepiniz izlediniz, bütün Türkiye izledi. Aktif saldırıyı gerçekleştiren sadece 20-30 kişi. Ve bu 20-30 kişiyi önleyecek, bu saldırıyı bertaraf edecek en az 3 kat kadar bir polis güvenliði bu partinin etrafındaydı. Ýçeride partili arkadaşlarımızın yaşamına müdahil olabilecek şekilde, canlarına kast edecek şekilde yapılan müdahalelere bırakın polisin herhangi bir şekilde müdahale etmesini, tam tersine işlerini kolaylaştırıcı, güvenliklerini saðlayıcı ve yönlendirmeyi, inisiyatifi tamamen eline alan bir tutum içerisinde bulunduðunu hepiniz gördünüz. Ýçeride bu faşist saldırıya karşı direniş gösteren bütün arkadaşlarımıza, polisin yapmış olduðu müdahaleye de hepiniz tanıklık ettiniz. Dışarıdaki saldırgan gruba göstermesi gereken müdahaleyi, içeride yaşamı tehdit altında olan partili arkadaşlarımıza yaptılar. Bizler olaydan kaç saat sonra parti binamıza geldiðimizde de yapılmış olan gaz müdahalesinin yaşamı tehdit eden boyutta olduðuna tanıklık ettik. Bütün bunlar Bingöl polisinin, Bingöl Ýl Emniyet Müdürü'nün, Bingöl Valisi'nin bu işte hangi rolü oynadıðını net bir şekilde göstermektedir."

SÝZDEN KORKAN SÝZDEN BETER OLSUN!

BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise, Bingöl'ü bir kontrgerilla üssü olarak planladıklarını, bunun Tansu Çiller zamanında da, Süleyman Demirel zamanında da böyle olduðunu söyledi. "Ýkide bir Müslümanlık'tan bahsediyorsun. Sen milleti sokaða dökeceðine aç, Kuran'da ne diyor. Bugün ne yaptınız, Bingöl'ün bütün sokaklarını kestiniz. Gaz verdin herkese. Silah kullandın. Çevre illerden Bingöl'e gelen milletvekillerini ve halkı yollarda tuttun. Ne kazandın. Öfke, nefret ve kini arttırdın. Ne geçti eline" diyen Tan, şunları söyledi: "Ýkide bir doyarlar ki, bunlar bölünecek, bir Kürdistan kuracaklar diyorlar. Kürdistan'ı kim kuracak biliyor musunuz? Böyle giderse Ýdris Naim Şahin ve Tayyip Erdoðan kuracak. Biz birlikte yaşamaktan bahsediyoruz. Onlar da 'çekin gidin' diyor. Aklınızı başınıza alın. Bu yol, yol deðil. Kavgayla, bastırmayla, hapisle, dayakla, öldürmeyle bu iş eðer başarılabilseydi, Kemalistler başarırdı, Ýsmet Paşa başarırdı, öbür hükümetler başarırdı, Çiller ve Demirel başarırdı. Sizden korkan, sizden çekinen, sizden beter olur inşallah. 40 bin Kürt gencini daðlarda katlettin. Şehrin ortasında Milletvekili Mehmet Sincar'ı katlettin. Bu kadar şeyden sonra senden korkacak neyim kaldı. Korkudan da korkmuyoruz artık. Elinden ne geliyorsa onu yap."