Almanya’nın Bielefeld kentinde ‘Adil bir barış ve demokratik çözüm’ paneli düzenlendi. Bielefeld Barış Meclisi tarafından organize edilen panele KNK üyesi Nilüfer Koç, gazeteci-yazar Günay Aslan, siyasi gözlemci Cenap Özek konuşmacı olarak katıldı.

Almanya’nın Bielefeld kentinde, Barış Meclisi ‘Adil bir barış ve demokratik çözüm’ paneli düzenledi. Hüseyin Yıldız’ın moderatörlüğünü yaptığı paneli yüzlerce kişi dinledi.

Panelde ilk sözü KNK üyesi Nilüfer Koç aldı. Koç, yeni başlayan sürecin Kürt halkının mücadelesi sayesinde olduğunu belirtti. Kürt halkının mücadele ve Önderliği ile AKP hükümetini bu adımı atmaya zorladığını vurgulayan Koç, “Newroz ile başlayan bu süreci, 4 parça Kürdistan’ın birleşik, sınırsız birleşiminin adımları atılıyor. Burada yaşayan tüm bireylerin dil, din, ırk ayrımı yapılmaksızın bu sürece tabi olması zorunludur. Ve bu süreç halkın mücadelesi sonucu yaratılmış bir süreçtir. Buna karşılık egemen güçler zaman zaman faili meçhul ve katilamlar yapmışlarsa da AKP eski rejimlere göre imhaya yöneldi. Bunu Kürt aydınlarını, yurtseverlerini, siyasetçilerini ‘KCK’ adı altında yapılan operasyonlarda tutukladı. Böylece kendi Kürt kişiliğini yaratmak istedi. Kürt tarafı bu imha politikasına siyasi soykırım demektedir” diye konuştu.

AKP’nin Kürtler karşısında paralı asker sistemini çıkardığını, köy koruculuğunu genişlettiğini, askeri teçhizatların modernleştirildiğini, yine Kürt mücadelesiyle baş edemeyeceğini anlayınca da 10 bin Kürdü cezaevine attığını da sözlerine ekleyen Koç şöyle devam etti: “Olmadı, İmralı sürecini başlatmak zorunda kaldı. AKP, Kürt mücadelesi karşısında süreci kaybetmiştir. Kürtler ise tarih sayfalarında bu sürece barışçıl yaklaşımın her alanda sergilemiştir. Barış demiş, Önderliğine bağlılık sözü vermiştir. Bu mücadele sayesinde kadınlar kendi örgütlülüğünü yaratmış, devrimsel bir yaklaşım sergilemişlerdir.”

Devrimin kadınsız olmayacağını da vurgulayan Koç, “Kadınlarımız Kürdistan’da devrimi yaratmıştır. PJAK askeri kadın gücüne kavuşmuştur. Dünyada ilk kadın hareketidir. Ortadoğu’da Kürt kadın hareketini başlatmıştır” dedi.

Lozan’da parçalanan Kürtlerin, kendilerini rejimlere karşı koruduğunu da söyleyen Koç, “Tüm din ve dilleri bir çatı altında birleştirerek yazan bir halktır. Kürtler, Ermeniler, Asuriler tarih boyunca katliamlar yaşamış, acı ve gözyaşı tanımıştır. Buna karşı Kürtler ve ezilenler bu süreçte birleşip örgülenirlerse egemen güçler buna karşı direnme gücü kalmaz. Biz de acilen adil çözüm diyoruz” diye konuştu.

Koç’un ardından Cenap Özek söz aldı. Bu sürecin daha aktif duruş sergileme zamanı olduğunu vurgulayan Özek, “Silahların sustuğu bu süreçte halk demokratik açılım yapıp, kan dökülmeden rejime siyaseti dayatmalıdır. Yoksa daha çok kan ve gözyaşı olacak. Diğer yandan bu sürece karşı olan güçler vardır, bunlar kanla beslanen güçler ve devletin güçleri. Köşe yazarları bu kitleyi mobilize etmek istiyorlar, bu da milliyetçi bir yol almıştır” dedi. Türk ekonomisinin bir kriz içinde olduğunu, CHP ve MHP’nin bu süece karşı olduğunu da söyleyen Özek, şöyle devam etti: “MHP faşist bir parti. Sadece çatışmalarla besleniyor. Oylarını öyle alabiliyor.”

Çok sayıda katilin de MHP içinde yer aldığını vurgulayan Cenap Özek, “Ergenekon ayağı TİP ve bir CHP Kemalistler vardır. Ama bu süreci kaybeden tek parti CHP’dir, Ergenekondur. Buna karşı otuz yıldır savaşan Kürt gerillası, Kürt önderi vardır. Kürtler daha da güçlenip çözümü dayatacak ve güçleneceklerdir” dedi.

Gazeteci-Yazar Günay Aslan emperyalist devletlerin kendi çıkarları doğrultusunda şekillenmesinin Berlin Duvarı’nın yıkılmasına kadar sürdüğünü söyledi. Şimdi çözümlerin görüldüğünü de vurgulayan Aslan şöyle devam etti: “İlk küresel denge Sovyetler Birliği çökünce şekillendi.

İkincisi Ortadoğu’daki çatışmalar neticesinde, Yeni Dünya Düzeni adıyla ABD’nin sahneye çıkmasıyla başladı.

Kürtler bu durumda tarih sayfalarına çıkarak gereken mücadeleyi vermiş ve vermektedir ve PKK bir tarih yazmıştır. Kürtler kendi kaderini tayin hakkı için mücadele vermiş ve Ortadoğu’da Kürtler güçlü bir mücadele vererek dikkate alınır konumuna gelmiştir. Kürt mücadelesinin önüne geçmek artık olanaksızlanmıştır.”

Türkiye’de Kürtlerin yasal ve anayasal değişiklik taleplerine olumlu bakmak zorunda olduğunu da kaydeden Aslan, hukuk devleti olması için İmralı sürecinin anlaşılmaşı gerektiğini de vurguladı. Aksi taktirde savaşın daha da büyüyeceği uyarısını da yapan Aslan, “Bu da ne Kürtler için ne de Türkler için olumlu olur. Türkiye karanlık geleceğe gitmiş olacaktır.

Aleviler üzerinde sinsi oyunlar oynanmakta, bizler halk olarak bu süreci desteklemeli, tüm birey ve kurumlarımızla sahiplenmeliyiz. Elele örgütlenerek siyaset yapmalıyız” dedi.

Kürdistan Ezidiler Birliği birlik mesajı yolladı.