BDP Grup Başkanvekili Ýdris Baluken, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacı ile cezaevlerinde başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevleri hakkında Meclis Araştırması istedi.

BDP Grup Başkanvekili Ýdris Baluken, 34 cezaevinde 300’ü aşkın tutuklunun PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki aðırlaştırılmış tecridin kaldırılması talebiyle başlatıtıðı süresiz açlık grevi için Meclis araştırması açılmasını talep etti. Türkiye cezaevlerindeki sorunlar çözülmediði ve siyasi talepler yerine getirilmediði için tutsakların açlık grevleri, bedenlerini ateşe vermek, toplu isyan yoluyla siyasal talepleri görünür kılmak ve cezaevi koşullarına yönelik farkındalık yaratmak amacıyla geçmişten günümüze kadar eylemler düzenlediðine dikkat çeken Baluken, araştırma önergesinin gerekçeli kısmında şu hatırlatmada bulundu: “ 1980 Askeri Darbesinin ürünü olan Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinde uygulanan insanlık dışı uygulamalara karşın, tutsaklar bu uygulamaların diðer cezaevlerine yayılmaması, genelleşmemesi, cezaevindeki işkence koşullarının yoðunlaştıðının ve siyasal taleplerinin anti demokratik ve hukuk dışı yollarla bastırıldıðının ülkeye ve dünya kamuoyuna duyurulması amacıyla bedenlerini ateşe verme gibi birçok eylem türünü ortaya koymuştur. Mazlum Doðan, Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Mahmut Zengin ve Eşref Anyık bu baskı politikalarına karşı bedenlerini ateşe vererek politik içerikli bir eylem tarzı geliştirmişlerdir. Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinde yaşananlar 30 yılı aşkın süredir, toplumsal bellekten silinmemiş ve o dönemki siyasal talepler hala çözülememişken gelinen bu süreçte; yine 1999 yılında Ulucanlar Cezaevinde ölüm orucu, 2000 yılında insanlık dışı müdahaleleri içeren Hayata Dönüş Operasyonu öncesinde 20’ye yakın cezaevinde ölüm orucu daha sonraki süreçte Ümraniye Cezaevinde aynı eylem tarzı ve en son olarak Urfa Cezaevinde 13 tutsaðın ölümüne yol açan isyan eylemleri gerçekleşmiştir. Tüm bu cezaevlerinde ortaya çıkan siyasi eylemlerin temel amacı politik ve sosyal içerikli mesajlar barındıran taleplerin ortaya konmasıdır.”

‘TALEPLER TOPLUMSAL BARIŞIN ÖNÜNÜ AÇACAK NÝTELÝKTE’

12 Eylül 2012 tarihinde süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemlerine katılan tutsakların taleplerinin, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki 430 günü aşan tecridin son bulması, Öcalan’ın Kürt meselesinde rolünü yerine getirmesi için gerekli adımların atılması ve anadilde eðitim önündeki tüm engellerin kaldırılması olduðuna işaret eden Baluken, şu uyarıda bulundu: Tutsakların bu eylemleri ile ortaya koydukları siyasi taleplerin Türkiye’deki toplumsal ve siyasal barışa giden yolları açacak nitelikte. Geçmiş dönemde cezaevlerindeki eylemlerde ortaya çıkan ölümlerin tekrar yaşanmaması amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz”