Barış Bloku heyeti, devlet terörünün sürdüğü kentlerde inceleme yaptı. Toplantı düzenleyip izlenimlerini paylaşan heyet, Silvan'ı yeniden inşa etme ve barış güçlerine bir araya gelme çağrısı yaptı. Türkiye kamuoyunun da ses çıkarmasının istendiği toplantıda, öz savunmanın halkın kendisi tarafından yapıldığı vurgulandı. 

Barış Bloku heyeti, "sokağa çıkma yasağı" adı altında devlet terörünün sürdüğü Silvan, Cizre ve Nusaybin'deki tespit ve gözlemlerini Silvan Derneği'nde yaptıkları basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaştı. Toplantı salonuna, "Silvan'a, Nusaybin'e ses ver" yazılı pankart asıldı. Toplantıya Barış Bloku Eş Sözcüleri Gencay Gürsoy ile Nuray Sancar ve çok sayıda kişi katıldı. 

BARIŞ GÜÇLERİNE BİR ARAYA GELME ÇAĞRISI

Barış Bloku Eş Sözcüsü Nuray Sancar, toplantıdaki konuşmasında Silvan, Nusaybin ve Cizre ile dayanışmak için Batı'dan çıkan sese çok ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Kürtlerin kendi kaderlerini tayin etmek istediği için devletin saldırılarıyla karşı karşıya kaldığını belirten Sancar, "sokağa çıkma yasağı" ilan edilen yerlerde duvarlara yazılan "Esedullah" yazılamalarının paramiliter güçlere ait olduğuna dikkat çekti. Sancar, Beyrut ve Paris'te yaşanan saldırıları da kınayarak, barış güçlerine, Türkiye ve dünyada bir araya gelme çağrısı yaptı.

'DEVLET İLÇELERİ YERLE BİR ETTİ; GÖÇE ZORLADI'

Silvan ve Cizre'deki izlenimlerini aktaran Doğu Güneydoğu Dernekler Platformu Başkanı Abdurrahim Daş, Silvan'da çok büyük tahribatlar olduğunu belirtti. 12 günlük "sokağa çıkma yasağı"nın ardından Silvan'da tüm evlerin hasar gördüğünü dile getiren Daş, "Devlet oradaki insanları zorla göç ettirmek istedi" dedi. Devletin ilçeleri abluka altına alarak yerle bir ettiğini dile getiren Daş,"Bu katliamları devlet yaptı. Bombalar patlatılmıştı. Sağlam hiçbir yer kalmamıştı. Oradaki insanlar, 12 gün boyunca ekmek ve su olmadan yaşadı" diye konuştu. 

KAMUOYUNA ELEŞTİRİ

Daş, Mardin Nusaybin'e gitmek için yerel yetkililerle görüştüklerini ancak ilçenin giriş yolu olan İpekyolu'nun ulaşıma kapalı olmasından kaynaklı ilçeye giremediklerini söyledi. Devletin Cizre'de de aynı zihniyetle ilçeyi talan ettiğini ifade eden Daş, "Cizreliler, 'Neden İstanbul'daki heyetler 'sokağa çıkma yasağı' kaldırıldıktan sonra geliyor. Türkiye kamuoyu neden ses çıkarmıyor' diyerek eleştirilerini sundu" diye kaydetti.

SİLVAN'I İNŞA ETME ÇAĞRISI

Daş, evleri yıkılan ailelere devletin tıpkı '90'lı yıllardaki gibi "terör mağduru" kapsamında evlerini inşa güvencesi vermeye çalıştığını belirterek, Silvan'ı yeniden inşa etmek için demokratik kitlelere duyarlılık çağrısında bulundu. 

BURADA ÖZ SAVUNMA YAPAN HALKIN KENDİSİ'

Heyetle birlikte Alınteri Gazetesi adına bölgeye ziyarette bulunan Gazeteci Zarife Çamalan da, Silvan ve Cizre'de devlet terörü yaşandığını vurguladı. Çamalan, "Orada sadece askerler, polisler değil, IŞİD'e benzer kişilerin olduğu yönünde söylemler duyduk" dedi. Cizre'de barikatların halen öz savunma amaçlı durduğunu belirten Çamalan, bölgedeki halkın devlete ve tüm Türkiye'ye mesajının, "Burada bir örgüt yok. Öz savunmasını yapanlar, burada yaşayan halktır" olduğunu söyledi. Çamalan, Türkiye halklarına dayanışma çağrısının yanında Silvan'ı bir an önce inşa etme çalışmalarının öznesi olmaya davet etti.