Avukatlardan CPT’ye ‘ivedi’ İmralı çağrısı

Asrın Hukuk Bürosu, İmralı’ya ilişkin dört aylık raporunda Önder Apo ve diğer tutsaklarla 52 aile ve avukat başvurusunun yanıtsız bırakıldığını belirtirken, CPT’yi “ivedilikle” İmralı’ya gitmeye çağırdı.

İMRALI RAPORU

Asrın Hukuk Bürosu’nun raporu Mezopotamya Ajansı tarafından yayınlandı. 

Rapor, Önder Apo ve İmralı’daki diğer tutsaklar Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'ın yaşadığı hak ihlallerini içeriyor. 

Dört aylık rapor, Aralık 2024, Ocak, Şubat ve Mart 2025'i kapsıyor. 

Bu raporla birlikte Avrupa Konseyi İşkenceyi Önlenmesi Komitesi'ne (CPT) yeni bir başvuru yapıldı.  

Başvuruda, 4 ayda Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi Müdürlüğü'ne 35'er kez avukat görüş başvurusu, 17'şer kez  aile ve vasi görüş başvurusu yapıldığı belirtildi. Yapılan bu 52 başvurunun tamamının yanıtsız bırakıldığı kaydedildi. 

Önder Apo’nun son 14 yıl içinde sadece 5 defa avukat görüşü yaptığı ve son avukat görüş tarihinin 7 Ağustos 2019 olduğu beliritildi. 

2014 yılından bu yana sadece 6 kere aile görüşü yapıldığı belirtilirken, Önder Apo’nun 44 aylık mutlak iletişimsizlik halinin ardından 23 Ekim 2024’te yeğeni ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili Ömer Öcalan ile aile görüşü kapsamında görüştüğü hatırlatıldı. Ömer Öcalan ile yapılan görüş sonrası herhangi bir aile görüşünün olmadığı kaydedildi. 

İmralı’daki diğer tutsakların durumunun da benzer olduğuna vurgu yapılırken, çeşitli tarihlerde verilen ve tekrarlanan disiplin cezalarına da yer verildi. 

Raporda, “Sistematik bir şekilde art arda verilen disiplin cezalarını yasal ve meşru kabul etmemekle birlikte; disiplin cezalarının uygulamada olmadığı zamanlarda dahi aile görüşlerinin yapılmasına izin verilmemesinin hukuki hiçbir gerekçesinin olmadığı aşikardır. Bu durum keyfi ve yasadışı sistemin uygulamalarından ibarettir" denildi. 

Önder Apo’nun aralık, ocak ve şubat aylarında İmralı Heyeti ile yaptığı görüşmeler sonucunda yaptığı tarihi “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısında da yer verilen raporda, bu çağrının uluslararası boyutta gördüğü ilgiye dikkat çekildi.  

Raporda, “Dolayısıyla önceki raporlarımızda da ifade ettiğimiz gibi; başvurucu Sn. Öcalan’ın gerek içinde tutulduğu koşullar gerekse de siyasi ve etkili bir aktör/muhatap olarak yaptığı açıklama ve çağrılar hem ulusal düzeyde hem de uluslararası düzeyde takip edilmektedir” diye belirtildi. 

Raporda Önder Apo’nun özgürlük hakkına vurgu yapıldı: “Sn. Öcalan’ın inşaya davet ettiği barış ve demokrasi çizgisinin yaşamsal kılınmasının en önemli adımı, sağlık ve özgürlük hakkı başta olmak üzere anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan bütün haklarının sağlanması olacaktır. Komitenizin bu konuda gerekli adımları atmasını talep etmekteyiz.”

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) “Öcalan 2” kararı ile “Umut Hakkı”na dair ihlal kararına da başvuruda yer verildi.

CPT’ye başvuruda bu iki kararın da Türkiye tarafından yerine getirilmediği, AİHM kararlarını denetlemekle yükümlü olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin (AK BK) etkili bir denetim yapmadığı ifade edildi. 

Önder Apo’nun 26 yıldan fazladır tutsak olduğu ifade edilen başvuruda özgürlüğünün sağlanmasının hukuki açıdan bir “zorunluluk” olduğu vurgulandı. 

TALEPLER

CPT’nin en son 2022’de İmralı’ya gittiği, ancak bu ziyarete dair raporunu açıklamadığı da hatırlatıldı. Başvuruda, şu taleplere yer verildi: 

*" İmralı’daki mevcut koşulların 22 Eylül 2022 tarihli son ziyaretinizden bu yana belirsizlik içerisinde devam ettiği ve giderek katılaştığı, 2,5 yılı aşkın gibi bir sürede koşulların yeni bir düzeyde olduğu gerçekliği karşısında, İmralı Hapishanesinin ivedilikle ad-hoc ziyaret edilmesini, 

* Başvurucuların mevcut tutulma koşullarının insan onuruna uygun hale getirilmesi, avukat ve aile ziyaretleri başta olmak üzere dış dünya ile bağlarını sağlayacak, koruyacak tüm haberleşme haklarının yerine getirilmesi, sistematik olarak verilen disiplin cezalarına ve avukat yasaklamalarına son verilmesi için gerekli tüm girişimlerde bulunmasını, 

* İşkence, insanlık dışı ve kötü muamele koşullarını ortadan kaldıracak zorlayıcı tedbirin alınmasını, bu anlamda önemle Sözleşme 10/2. Maddesinde düzenlenen prosedürün başlatılmasını ve duyurulmasını, özellikle avukat ve aile ziyaretlerinin en kısa sürede yapılamaması halinde 22 Eylül 2022 tarihli ziyaret esnasında yapılan tespitler başta olmak üzere İmralı olağanüstü tecrit rejimi ile ilgili geçmişten bu yana yapılan genel gözlemlerin kamuoyu ile paylaşılmasını, 22 Eylül 2022 tarihli ziyaret raporunun da prosedür kapsamında açıklamaya eklenmesine karar verilmesini talep ederiz."