Fransa’nın Strasbourg kentinde bulunan Avrupa Konseyi önünde 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle bir araya gelen bine yakın kişi, PKK lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük istedi.

Öcalan’a Özgürlük Ýnisiyatifi’nin organize ettiði mitinge, özellikle Ýsviçre, Güney Almanya ve Strasbourg’dan yüzlerce kişi kişi katıldı.

Öcalan’a özgürlük Ýnisiyatifi, Kürt halkına siyasi statü talebiyle 1-18 Şubat tarihleri arasında Cenevre-Strasbourg arasında dondurucu havada yüzlerce kişinin katıldıðı uzun bir yürüyüş eylemcileri ile Strasbourg’da 1 Mart tarihinden itibaren 52 gün boyunca süresiz-dönüşümsüz açlık grevi yapan 15 Kürt tarafından kurulmuştu.

Avrupa Konseyi önünde 25 Haziran’dan bu yana her hafta beş kişinin katıldıðı süresiz nöbet eylemi devam ederken, bugün yapılan mitingde de Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılarak özgürlüðüne kavuşması istendi. Saat 10.00’da başlayan mitinge, MLKP de destek verdi.

Sık sık Öcalan ve PKK lehine sloganların atıldıðı miting sırasında açıklamada bulunan BDP Avrupa Konseyi Temsilcisi Faik Yaðızay, 25 Haziran’dan bu yana konsey önünde nöbet eylemi yapıldıðını hatırlatırken, birçok Avrupa parlamenterinin nöbet yerini ziyaret ettiðini söyledi. Yaðızay, yine bununla birlikte çeşitli kurumlara dosyalar sunulduðunu ve Öcalan’ın yol haritası hakkında bilgiler verildiðini ve bu çerçevede imzalar toplandıðını belirtti.

Bu eylemin önemli kazanımlar ortaya çıkardıðını sözlerine ekleyen Yaðızay, eylemin ileriki aşamalarda daha fazla ses getireceðine inandıðını kaydetti.

52 günlük açlık grevi eylemcisi yazar Fuat Kav, konuşmasında barış için Öcalan’ın özgürlüðüne kavuşması gerektiðini ifade ederek, “Türk ve Kürt halklarının kardeşçe yaşayabilmesi için Öcalan’ın özgür olması gerekir” dedi.

Kav, Avrupa’daki Kürtleri daha fazla çaba göstermeye çaðırırken, avukat Mahmut Şakar ise 27 Temmuz 2011’den bu yana Öcalan’dan haber alınamadıðını hatırlattı. Öcalan’ın 401 gündür tam izolasyon altında tutulduðunu belirten Şakar, “401 gündür bütün dünya gözlerini kapatmış durumdadır. Öcalan bir hükümlü deðil, esir statüsündedir. Bu tecridin hukuki hiçbir açıklaması yoktur. Öcalan’ın esir tutulması, Kürt halkının esir tutulması anlamına geliyor” dedi.

Türkiye’deki “soykırım politikaları”, Pozantı’da çocuklara yapılan tecavüzler ve katledilen çocuklar karşısında Avrupa’nın suskunluðunu eleştiren Şakar, bu suskunluk ve “faşist devletin” Kürt halkına yönelik saldırıları sürdükçe Kürtlerin mücadelesinin de süreceðini kaydetti.

Mart ayındaki açlık grevi eylemcilerinden Mecbure Öner de bir konuşma yaparak, “Biz bir gün barış gelecek umuduyla yaşıyoruz” dedi ve Avrupa’nın Kürtlere yönelik baskılar karşısındaki sessizliði ve ortaklıðına tepki gösterdi.

Eski Uludere Belediye Başkanı Şükran Sincar, Batı’nın AKP rejimine verdiði destek sonucu Öcalan üzerindeki tecridin daha da aðırlaştırıldıðına dikkat çekti. Kürt siyasetçi Xebat Öcalan da Kürtçe yaptıðı konuşmada, gelişmeleri deðerlendirdi ve mücadeleyi yükseltme çaðrısında bulundu.

UZUN YÜRÜYÜŞ

Miting ardından saat 15.00’te 200 dolayında genç Almanya’nın Manheim kentine doðru uzun yürüyüşe başladı. Gençler, Uluslararası Kürt Kültür Festivali’nin yapılacaðı 8 Eylül’de yürüyüşe son verecek.