Babası ve kardeşi gözaltında kaybedilen Ferhal Çelik, Cumartesi Meydanı'ndan gözyaşları içinde seslendi: Böbrek hastası annem ölmeden kardeşimin mezarını bulmalıyız.

Cumartesi Anneleri, kayıplarının bulunması için 391. kez Galatasaray'da buluştu. Kaybedilen yakınlarının fotoðraflarını taşıyan aileler, bu hafta Ýbrahim Çelik ve oðlu Edip Çelik'in akıbetini sordu.

NASIL KAYBEDÝLDÝLER?

50 yaşındaki Ýbrahim Çelik, 10 Temmuz 1994 gecesi Batman'ın Soðuksu mezrasındaki evinden, maskeli ve silahlı 4 kişi tarafından "yer gösterme" gerekçesiyle alındı. 19 yaşındaki oðlu Edip Çelik de babasını yalnız bırakmamak için peşlerinden gitti. Merese Çelik tüm başvurularına raðmen eşinden ve oðlundan bir daha haber alamadı. Kayıplarının bulunması için yardım istedikleri karakoldan, "Gidin size Apo yardım etsin" cevabını aldılar.

Ýbrahim Çelik ve Edip Çelik kaybedildiðinde, Salih Şarman; Batman Valisi, Ünal Erkan; OHAL valisi, Doðan Güreş; Genelkurmay Başkanı, Ýsmet Sezgin; Ýçişleri Bakanı, Tansu Çiller; Başbakan ve Süleyman Demirel; Ýçişleri Bakanı'ydı.

18 YIL SONRA AYNI ACI

Bugünkü eylemde Ýbrahim Çelik'in kızı, Edip Çelik'in kardeşi Feryal Çelik söz aldı. Konuşmakta zorlanan Çelik, 18 yıldır kardeşi ve babasına dair hiçbir iz bulunmadıðını belirtti, "Annem böbrek hastası. O ölmeden önce, kardeşimin mezarını bulmalıyız" dedi. Hükümeti kast ederek "Onlar bizi anlayamazlar. Çünkü onların acıları yok" diye konuştu.

'SAVCI BÝZDEN KEMÝK ÝSTEDÝ'

Gözaltında işkenceyle öldürüldüðü devlet tarafından da kabul edilen Cemil Kırbayır'ın aðabeyi Mikail Kırbayır, vicdan, adalet ve ahlak için 391 haftadır Galatasaray'da buluştuklarını hatırlattı. "Kardeşim için 30 yıl bize, 'Firar etti' dediler. Ama sonunda işkenceyle öldürüldüðü ortaya çıktı" diyen Kırbayır, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Meclis raporunun üzerinden 14 ay geçti. Ancak ne bir soruşturma var, ne bir dava. Savcıya ne yaptıklarını sorduðumda 'Bana bir kemik lazım' dedi. Ben de, 'Biz de zaten yıllardır bu kemiklerin peşindeyiz ve bu kemikleri sizden istiyoruz' yanıtını verdim."

'SAVAŞ POLÝTÝKALARINA ALIŞMAYACAÐIZ'

Gözaltında işkenceyle öldürülen Hasan Ocak'ın aðabeyi Ali Ocak da, toplumun ölümlere ve kayıplara alıştırılmak istendiðine dikkat çekti, "Buna alışmayacaðız. Biz adalet ararken, onlar savaş politikalarını artırıyorlar. Her gün ölüm haberleri geliyor. Bu savaş politikalarına da alışmayacaðız" diye konuştu.

'HÝZBULLAH TETÝKÇÝLERÝ YARGILANSIN'

ÝHD Ýstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına açıklama yapan Başak Can, Ýbrahim ve Edip Çelik'in ölümünden sorumlu olan Hizbullah tetikçileri Talat Rüzgar, Aziz Önlük, Ýlhan Önlük, Resul Güneş ve Çetin Dursun üzerindeki cezasızlıða son verilmesini istedi.

Hizbullah'ın bölgede JÝTEM gibi yüzlerce faili meçhul cinayetin sorumlusu olduðuna dikkat çeken Can, şöyle konuştu: "Devlet tarafından kurulan, eðitilen, silahlandırılan bu çete; JÝTEM işbirliðinde '90'lı yıllarda Batman'ı kayıplar, faili meçhuller kentine çevirdi. Batman'da yaşananlar bugüne kadar kamuoyunun gündemine taşınmadı. JÝTEM'in suçlarını kısmen deşifre edenler, Hizbullah'ın suçlarından hiç bahsetmedi. Batman'da işlediði insanlık suçları nedeniyle Hizbullahçılar yargı önüne çıkartılmadı. Başka suçlar nedeniyle yargılanan örgütün beyin takımı, AKP iktidarında evrensel hukuka aykırı bir biçimde salıverildi."

Açıklamanın ardından Cumartesi Anneleri, 392. haftada yeniden buluşmak üzere eyleme son verdi.