13 Ekim mitingine çağrı amacıyla yürüyüş ve esnaf ziyareti ardından Ulu Camii önünde açıklama yapıldı.
Açıklama sırasında konuşan Tecride Karşı Adalet Girişimi üyesi Ayla Akat Ata, Abdullah Öcalan lehine atılan sloganlar karşısındaki tahammülsüzlüğe tepki göstererek, “Barışa giden yolun İmralı’da geçtiğini yıllardır ilgili herkes ifade ediyor. Orayı adres olarak gösteren sadece biz değildik. Orayı adres olarak gören bir siyasi irade vardı. Ve o irade hala iktidarda” dedi.
Ayla Akat Ata, “Bu halk o iradeye bir kez daha çözümü göstermek istiyor. Peki, bu tahammülsüzlük nedir? Bu çözüme, barışa dönük tahammülsüzlük değil mi?” diye ekledi.
13 Ekim tarihinin tesadüf olmadığına dikkat çeken Ayla Akat Ata, “Her hangi bir tarih değil. Zaten sorun tam da buradadır. Barışın ilegalize edilemsindedir. Demokratik çözüm demenin ilegalize edilmesidir. Sorun bunun bir gerçekmiş gibi halka sunulmak istenmesindedir. Oysaki o mahkeme salonlarından boşa çıktı. Demokratik çözüm demek suç değildir, barış istemek suç değildir” şeklinde konuştu.
Ayla Akat Ata şöyle devam etti: “Ama çözümsüzlükte direnmenin bu ülkeye ne getirdiğine bakmak lazım. Burada mitinge çağrı yaparken tamda bu talebimizi dile getirdik. Sözü barış, demokratik çözüm olanın sesini kesmek bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Bu mitingde yükselecek ses, ülkedeki tüm bileşenleriyle bir arada, eşit, özgür ve adil yaşamanın sesinin, sözünün söylenmesidir. Bu sesin ilgili herkese duyurulması içindir. Bu ülkede çözüm istemeyenler bu iradeye ket vurmak istediler. Tahammülsüzlüklerini kabul etmiyoruz. Mitingde demokratik çözüm ve barış diyeceğiz. Çözüm İmralı’dadır, tecridi kaldırın diyeceğiz.”
Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel ise, sorunun muhattabıyla çözüleceğinin altını çizerek, “Önce Kürt halkını, Kürdistan halkını tanıyacaksınız. Hak ve özgürlüklerini iade edeceksiniz. Sorun muhatabıyla çözülür. Muhatabı mutlak izolasyona alacaksınız? Barış nasıl olacak? Barış ve çözüm İmralı’dan geçer. Çocuklarımız katlediliyorsa, bebekler, kadınlar katlediliyorsa Kürt sorunundan bağımsız değildir. Savaş politikası bu ülkeyi karanlığa gömdü. Biz ülkeyi karanlıktan çıkarmak istiyoruz. O yüzden 13 Ekim’deki mitingi barış için önemlidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit, sadece Sayın Öcalan üzerinde değildir, tüm Türkiye üzerindedir” şeklinde konuştu.
Konuşmalar ardından halk alkış ve "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla eylemi sonlandırırken, partililer miting çalışması için kentin farklı noktalarına geçti.