Almanya'da Kürt aktivistlere yönelik 129b davalarının pilot soruşturması Kürt siyasetçi Ali Ýhsan Kıtay'ın davası komediye dönüşüyor. 'Eylem' sözcüðünü 'saldırı' şeklinde çeviren savcı, TAK'ın PKK'ye baðlı bir organizasyon olduðunu öne sürerek, internetten toplandıðı bilgileri kanıt gösterdi. Kürt hareketi konusunda uzman bilirkişilere başvurma gereði duyulmuyor.
Almanya'da 11 Eylül saldırılarından sonra yürürlüðe giren ‘anti-terör’ yasalarından biri olan 129b maddesi nedeniyle Ekim 2011'de Hamburg'da gözaltına alınan Kürt siyasetçi Ali Ýhsan Kıtay'ın duruşmaları sürüyor. Kıtay, bugün Hamburg Eyaleti Yüksek Mahkemesi'nde 23. kez hakim karşısına çıkarken, davaya 11 Ocak 2013 günü devam edilecek.
20 yıl Türkiye ve Kürdistan'da cezaevinde kaldıktan sonra 1 yıla yakındır hiç bir şekilde yargılanmadan Damtor Cezaevi’nde tutulan Kıtay, Mayıs 2007-Eylül 2008 tarihleri arasında Kuzey Almanya'da PKK'nin üst düzey yöneticisi olmakla suçlanıyor. Kıtay'ın davası Almanya genelinde yargılanan 5 Kürt aktivistin davasında pilot soruşturma olarak görülüyor.
2010'da Alman Federal Mahkemesi, 129b maddesinin PKK davaları için de geçerli olmasına karar vermesinin ardından PKK "Yabancı terör ve suç örgütleri" kapsamına alınmıştı. Ancak Alman yargı sisteminin Kürdistan'daki gelişmeler, Kürt hareketi ve PKK mücadelesi konusunda bilgisiz olması yüzünden Kıtay'ın davası komediye dönüşmüş durumunda.
MAHKEMEYÝ BDP'YÝ BÝLE DUYMAMIŞ!
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP)'yi bile şimdiye kadar duyman mahkeme heyetine savunma avukatları bu konuda bilgi verirken, şimdiye kadar savcı ve polisin yargıçlara sunduðu argümanlar ise dikkat çekici. Bugünkü duruşmada avukatlar polisin verdiði belgelerde "eylem" sözcüklerinin "saldırı" şeklinde Almancaya çevrildiðinin kanıtlarını mahkemeye sundu.
Aynı şekilde savcının PKK'nin "terörist" bir örgüt olduðunu ispatlamak için sadece elinde TAK'a ilişkin bilgilerin bulunduðu, bunların da internette topladıðı ve kaynaðı belli olmayan bilgiler. Savunma avukatları, Türkiye'de Kürtlere yönelik insan hakları ihlalleri ve şiddet politikasına ilişkin ayrıntılı bilgiler verirken, mahkeme Kürt hareketi konusunda uzman olan Prof. Dr. Norman Paech ve Prof. Michael Bode'nin bilirkişilik yapmasını ise kabul etmedi.
Geçtiðimiz aylardaki oturumlarda ise mahkemeye çaðrılan Federal Alman Kriminal Dairesi (Bundeskriminalamt-BKA) şefinin PKK ve Kürdistan'daki savaş ile gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmadıðı ortaya çıkmıştı. PKK'ye ilişkin verdiði az sayıdaki bilgiler ise 2006'dan önceye aitti. Polis şefinin "Açıkçası söylemek gerekirse okuduðum tekstlerde PKK'nin ideolojisini anlayamadım" şeklindeki sözleri dikkat çekmişti.
KÜRTLERE YÖNELÝK 'ANTÝ-TERÖR' DAVALARI!
Kürt siyasetçi ve aktivistlere yönelik 129b maddesi davalarının ikincisi ise Eylül ayında Stuttgart Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde başlamıştı. Temmuz 2011'de gözaltına alınıp tutuklanan ve Türkiye'deki baskılar sonuca Avrupa gelip iltica eden Kürt gençleri Rıdvan Özmen ve Mehmet Akan Komeleyên Ciwan yöneticisi olmakla suçlanıyor. Aynı şekilde Kürt genci Metin Aydın, Ýsviçre'de tutuklanarak geçtiðimiz Kasım ayında Almanya'ya getirilmişti.