ABD, Ýran’da tutuklu Kürt insan hakları savunucusu ve gazeteci Mihemed Sediq Kebudwend’in saðlıðı konusundaki endişelerini dile getirirken, tüm siyasi tutsakların serbest bırakılmasını istedi.

ABD Dışişleri Bakanlıðı Sözcüsü Victoria Nuland yaptıðı yazılı açıklamada, “Tutuklu Kürt militan Mihemed Sediq Kebudwend ile insan hakları savunucusu Nergiz Muhammedi’nin saðlık durumunun hızlı bir şekilde kötüleştiði yönündeki bilgilerden sonra endişeliyiz” dedi.

Nuland, Kebudwend’in 26 Mayıs’tan bu yana açlık grevinde olduðunu hatırlatırken, her iki insan hakları savunucusunun saðlık durumlarının “bilindiði kadarıyla kritik” olduðunu kaydetti.

Washington, Ýranlı makamları “tüm siyasi tutsakları derhal serbest bırakmaya ve kendi yasaları ile tüm vatandaşların ifade, inanç ve toplanma özgürlüklerini garantileyen uluslar arası zorunluluklarına saygı göstermeye” çaðırdı.

Uluslar arası Af Örgütü’nün de Kebudwend için başlattıðı kampanya sürüyor. Af Örgütü, Ýran yönetimine çaðrıda bulunarak hasta çocuðunu ziyaret etme hakkı için açlık grevinde bulunan Kürt insan hakları savunucusu Kebudwend’in taleplerinin karşılanmasını istedi.

Kuruluşun Ortadoðu Proramı direktörü Hasiba Hadji Sahroui yaptıðı açıklamada Kebudwend’in hapiste olmasının dahi kabul edilemez olduðunu ifade ederek, bir an önce salıverilmesi gerektiðini söyledi.

11 yıl hapse mahkum olan Kebudwend, aðır hasta olan oðlunu ziyaret etme hakkının verilmesi için 26 Mayıs gününden bu yana açlık grevinde bulunuyor. Ýnsan hakları kuruluşları Kebudwend’in saðlıðının gün geçtikçe kötüleştiðini haber veriyor.

1 Temmuz 2007 tarihinde Tahran’da sivil giyimli devlet güçlerince evinde gözaltına alınan Kebudwend’in üç bilgisayarı, kitabı, fotoðrafları ve kişisel eşyalarına el konulmuş, ardından işkencesiyle ünlü Tahran’daki Evin cezaevinin 209 nolu bölümüne götürülmüştü.

Doðu Kürdistan Ýnsan Hakları Örgütü’nün (RMMK) kurucusu ve başkanı olan Kebudwend, aynı zamanda 27 Haziran 2004’te üç yıllıðına yasaklanan haftalık Peyamê Merdomê Kurdistan gazetesinin de yazı işleri müdürüydü.

Mayıs 2008’de çıkarıldıðı mahkemede 11 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bunun 10 yılı Doðu Kürdistan Ýnsan Hakları Örgütü’nün kurarak “Devlet güvenliðine karşı gelmek” suçlamasıyla verilirken, diðer bir yılı da uluslar arası hümaniter organizasyonlarla baðlantı kurması nedeniyle “Ýslam Cumhuriyeti’ne karşı propaganda” suçlamasıyla verildi.