PKK Merkez Komite Üyesi Cemal Şerik, PKK’nin 40. yıl dönümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 40 yılın sadece bir partinin, bir örgütün ya da herhangi bir oluşumun tarihinde değil aynı zamanda yaşam içerisinde bir dönümü ifade ettiğini kaydeden Şerik, "PKK’nin adını anan olmayacak, esamesi okunmayacak" diyen güçlerin, aslında bu sözlerle kendi bitişlerini gizlemek istediklerini belirtti.

PKK'nin neredeyse yarım asırdır özgürlük mücadelesi yürüttüğünü söyleyen Şerik, "Öncelikli olarak partimizin 40. yılını karşılarken Önder Apo’yu selamlıyorum. Yine bizi bugünlere getiren şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum. Partinin mücadele tarihinde 40 yıl çok önemlidir. Neredeyse yarım asrı bulan bir gerçeği anlatıyor. 40 yılın da öncesi var. Önder Apo’nun Haki Karer ve Kemal Pir ile başlattığı arkadaşlık, yürüttükleri tartışmalar, yaşadıkları kararlaşmalar, oluşturdukları iradeleşmeyle başlattıkları bir süreç. Bu 40 yılı daha aşan bir süreci ifade ediyor. 45 yıla varan bir zaman dilimini anlatıyor. Bu 45 yılın da her bir yılı büyük mücadelelerle dolu bir anlamı ifade ediyor" diye konuştu.

45 YILLIK DİRENİŞTE BÜYÜK BEDELLER ÖDENDİ

45 yıllık direnişte büyük bedellerin ödendiğini binlerce şehidin verildiğini hatırlatan Şerik sözlerini şöyle sürdürdü: "45 yıl boyunca şehitler veriliyor, bedeller veriliyor, büyük zorluklarla karşılaşılıyor ve tüm bunlar içerisinde geliştirilen bir mücadele gerçeği var. Bu güçlü bir birikim demektir. Büyük bir güce erişmek demektir. Güçlü bir birikim sağlanınca büyük bir güce erişince, doğal olarak bundan sonraki yıllar bu temelde yükselerek yeni bir döneme geçişi ifade ediyor.

O nedenledir ki PKK’nin 40. yılı tüm bu birikim, güçlü zemin üzerinden geleceğin de güvencesi olan bir gerçeği ifade ediyor. Bu aynı zamanda önümüzdeki yıllarda elde edeceği bir başarının kat edeceği aşamaların da bir güvencesi, bir teminatı olma özelliğini taşıyor. PKK 41 yılını böyle bir gerçeklikle karşılıyor."

‘ADI ANILMAYACAK’ DİYENLERİN ESAMESİ OKUNMUYOR

PKK'nin 40. yılını geride bıraktığı bu günlerde Türk özel savaş yetkililerinin PKK’ye ömür biçtiklerine dikkat çeken Şerik, "Diyorlardı ki 'PKK’nin esamesi bile okunmayacak, adı bile anılmayacak.' PKK 40. yılını karşıladı ve kırk birinci yılına girdi. Herkes PKK’yi konuşuyor. Uluslararası güçler toplantılar yapıyor, kararlar alıyor. Kararlar alırken PKK’yi esas alarak bunu gerçekleştiriyor. İşte en son olarak Hareketimizin öncü kadrolarına ilişkin ABD’nin almış olduğu bir karar var. ABD’nin aldığı karar bile PKK’nin hala siyaseti ve gündemi belirlediği gerçeğini ortaya koyuyor.

O nedenledir ki 'PKK’nin adını anan olmayacak, esamesi okunmayacak' diyen güçler, kişiler, çevreler, Türk özel savaş rejimi aslında bu sözlerle kendi bitişini, kendi esamelerinin okunmayacağı gerçeğini gizlemek istiyor. Bugün bu çok açık bir şekilde ortaya çıktı. 1996’da Tansu Çiller de 'Bitti bitti bitecek' diye meydanlarda bağırıp çağırıyordu. Ne oldu? Tansu Çiller’in kendisi bitti.

PKK’nin 41. yılı sadece PKK’nin düşman karşısındaki gücünü ortaya koyması anlamında da değildir. Aynı zamanda Kürdistan’ın geleceği için de bir güvencedir. Kürdistan ve Ortadoğu halkının da umutlarının canlılığını korumasıdır. Geleceğe daha emin adımlarla yürümesidir. Bu aynı zamanda dünya halkları için de böyledir. 41. yıla giriş gerçekliği önümüzdeki yıllarda da PKK mücadelesinin geleceğini ortaya koyan bir mücadele olacaktır" şeklinde konuştu.

PKK'NİN MÜCADELESİ TÜRK SAVAŞ REJİMİNİ KORKUTUYOR

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecride de dikkat çeken Şerik konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "PKK’nin 41. yılı ülkemizin özgürlüğü, Önderliğimizin özgürlüğü mücadelesinde de bir dönümü ifade ediyor. Çünkü PKK’yi kuran Önder Apo’dur. PKK’ye karşı olan saldırılar Önder Apo’ya karşı olan saldırılardan farklı değildir. 41. yıla doğru Önder Apo üzerindeki mutlak tecrit de bu gerçeği ifade ediyor. PKK mücadelesiyle özgürlüğe yaklaştıkça, adım adım ilerledikçe Türk özel savaş rejimini daha çok korkutuyor. O nedenledir ki Önder Apo üzerinde mutlak tecrit uygulamaya başladılar.

Hareketimizin öncü kadroları, yöneticilerine dair o kararları aldılar. İşte PKK’nin 41. yıldönümü hem Önderlik üzerindeki mutlak tecridin parçalanması, hem de hareketimizin öncü kadrolarına yönelik saldırılarla hareketimizi tasfiye etmeye çalışan o hain planların da parçalanması anlamına gelecektir. Bu gerçeklikle PKK’nin 41. yılını karşılıyoruz. Bize böylesi anlamlı günü karşılamayı sağlayan Önder Apo’yu, bizi bugünlere getiren şehitlerimize olan bağlılığımızı bir kez daha belirtmek istiyoruz."