Fatih Atatürk İmam Hatip İlk Öğretim Okulu öğretmeni ve Burmalı Camisi Kuran kursu hocası Seyfettin Tekin tarafından cinsel istismara uğrayan B.A.’nın annesi Ş.A. ilk kez sessizliğini bozdu. Oğlunun hayatını mahveden Tekin’in en ağır cezaya çarptırılmasını isteyen Ş.A. ANF’ye konuştu.

‘HER KAÇTIĞINDA ONU TEKİN’İN YANINDA BULUYORDUK’

Oğlunun istismar edildiğini kendisinden 3 yıl boyunca gizlediğini belirten Ş.A., 2013 yılında eşinden boşandığını, iki çocuğunun velayetini alıp ailesinin yanına yerleştiğini söyledi.

Her şeyin oğlu B.A.’yı oturdukları Fatih semtindeki Atatürk İmam Hatip İlk Öğretim Okulu’na kaydettikten sonra başladığını dile getiren Ş.A., oğlunun davranışlarının birden değiştiğini, yalan söyleyip evden kaçmaya başladığını aktardı.

3 yılını oğlunu aramak ve peşinden koşmakla geçiren anne Ş.A., yaşananları şöyle anlattı: “Oğlum ortaokula başladığında 14 yaşındaydı. Yaz aylarında Kuran kursu aldığı hocası Seyfettin Tekin de o dönemde okulda ücretli din öğretmenliği yapmıyordu. Oğlumun özellikle 2015 yılından sonra davranışları birden değişmeye başladı. Eskiden evde kalan, kız kardeşine bakan, bana yalan söylemeyen ve insanlarla iyi ilişkisi olan çocuk gidip yerine bambaşka biri gelmişti sanki. Yalan söylemeye, hırsızlık yapmaya, evden kaçmaya başladı. Her kaçtığında onu Seyfettin Tekin’in yanında; okul dışında din dersi verdiği Burmalı Camisi’nde buluyorduk.

‘ONU İMAM YAPARIM, HAYATI KURTULUR DİYORDU’

Yine bir gün kaçıp eve üç gün gelmediğinde onun Burmalı Camisi’nde olduğunu öğrendik . Erkek kardeşimle birlikte oraya gittik. Seyfettin Tekin önce oğlumun nerede olduğunu bilmediğini söyledi. Kardeşim onu tehdit ettiğinde ise başka bir imamın bulunduğu bir camiye götürdüler. Orada başka çocuklar da vardı ve oğlumu bana göstermek istemediler. Kavga ederek zorla B.A’yı aldık ve karakola gittik. Seyfettin Tekin hakkında suç duyurusunda bulunmak istedim ancak annem ve babam buna engel oldu. Tekin bizim eve sürekli gelip geldiğinden ve dertlerimize ortak gözüktüğünden bunun uygun olmayacağını söylediler ve beni vazgeçirdiler. O gün olay böyle kapandı. Ertesi gün gidip bizzat Seyfettin Tekin ile görüştüm. Neden çocuğumla bu kadar ilgilendiğini sordum. Çünkü sürekli oğlumun cebine para koyup, eşyalar alıyordu, ben bu yüzden onunla hep tartışıyordum. Öyle sorduğumda bana, ‘Ben allem edip kullem ederim onu imam yaparım, para kazanır, lojmanlarda oturur, hayatı kurtulur’ dedi ve çocuğumun peşini bırakmadı.”

‘GERÇEK HASTANEDE ORTAYA ÇIKTI’

Şüphelerinin B.A.’nın 2017’de makat bölgesinde kanama şikayetiyle gittiği Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde somutlaştığını belirten Ş.A., sonra Fatih Sosyal Hizmetler Şubesi’nin kendisine ulaşıp, hastane doktorunun hazırladığı rapordan yola çıkarak cinsel istismar şüphesini dile getirdiklerini söyledi. Sosyal hizmetlerle konuştuktan sonra suç duyurusunda bulunan Ş.A., oğlunun da Fatih Çocuk Şube Amirliği’ne çağrılıp ifadesinin alındığını ve gerçeğin açığa çıktığını belirtti.

‘DAVADAN VAZGEÇMEMİZ İÇİN PARA TEKLİF ETTİLER’

Seyfettin Tekin’in tutuklandıktan sonra avukatının davadan vazgeçmeleri için kendilerine para teklif ettiğine de dikkat çeken Ş.A., “Seyfettin Tekin’in avukatı hem avukatımıza hem de babam ve kardeşime davadan vazgeçmemiz için para teklif etti. Tekin’in daha önce de, 2012’de bir erkek çocuğunu istismar ettiği polisin yaptığı GBT sorgulamasında çıktı. Demek ki o çocuğun ailesini para vererek susturmuşlar” dedi.

‘OĞLUMUN HAYATINI MAHVETTİ!’

Oğlunun hayatının mahvolduğunu, iki kere intihar girişiminde bulunduğunu, okulu bırakıp sokaklarda kaldığını belirten Ş.A., Seyfettin Tekin’in 10 ay tutuklu kalıp serbest bırakılmasına isyan etti. “Seyfettin Tekin serbestken hiçbir çocuk güvencede değil” diyen Ş.A., Tekin’in derhal tutuklanıp en ağır cezaya çarptırılmasını istedi.