İhsan Seylan: Kötülük 14 Mayıs’ta gidecek

Yeşil Sol Parti’nin herkesi kapsayan bir parti olduğunu belirten 10 Ekim Barış Derneği yöneticilerinden ve Ankara 2. Bölge 1. Sıra adayı olan İhsan Seylan, “Kötülüğün 14 Mayıs’ta gideceğine inanıyorum” dedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi ve 10 Ekim Barış Derneği yöneticilerinden İhsan Seylan, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde Yeşil Sol Parti Ankara 2. Bölge 1. Sıra Milletvekili Adayı. Seylan, seçim sürecine ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 


Türkiye’de halk ihlallerinin siyasi iklimin gidişatına bağlı olduğunu ve bu iklimin değişmesiyle ihlallerin artıp azalabileceğini söyleyen Seylan, hak mücadelesine katkı sunmak ve daha geniş kesimlere yaymak için aday olduğunu söyledi. Yeşil Sol Parti’nin Türkiye halklarının sesi olduğunu vurgulayan Seylan, “Herkesi kapsayan bir parti olması dolayısıyla bütün samimiyetimle ve inanarak söylüyorum, Yeşil Sol Parti herkesin her kesimden insanın partisidir.

Siyaset mücadele alanının sadece bir parçası. Bizim zaten siyaseten büyütmek istediğimiz Türkiye’de son dönemde dillenmeye başlayan, benim de çok sevdiğim kötülüğün 14 Mayıs’ta gideceği söylemidir. Ben kötülüğün 14 Mayıs’ta gideceğine inanıyorum. 7 Haziran’da kaybettiler ama gitmemek için bizi öldürdüler, yok ettiler, insanlara zulmettiler. 7 Haziran’la 1 Kasım arasındaki sürecin ciddi şekilde sorgulanması gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

DAVUTOĞLU KONUŞMALI

Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun“bildiklerimi söylersem yer yerinden oynar” sözlerini hatırlatan Seylan, herkesin o karanlık döneme ilişkin bildiklerini kamuoyuyla paylaşması gerektiğini söyledi. 10 Ekim’de Ankara’da 103 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan DAİŞ saldırısının da çatışmalı süreçle doğrudan bağlantılı olduğuna işaret eden Seylan, konuşmasının devamında şunları belirtti: “O insanlar ihmaller silsilesiyle yaşamını yitirdi. Biz bunun hesabını soracağız. Çocuk haklarından, kadın haklarına, engellilerden, ötekilerin tamamının hakkını savunacağız. Milyonlarca kişinin kendi dilini konuşamaması, halen meclis tutanaklarındaki dillerin X ya da bilinmeyen dil olarak gösterilmesine karşı alanlarda mücadelemiz devam edecek.”

PSİKOLOJİK SÜREÇ YÜRÜTTÜK

Son olarak yaşamına dair de bilgiler veren İhsan Seylan konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “En zor iklimlerinden biri olan Palandöken Dağları’nda, Tekman ilçesinde bir dağ köyünde dünyaya geldim. Sert zorlayıcı bir eğitim hayatımız oldu. Erzurum’da lise eğitimini gördükten sonra Ankara’ya geldim. 2000’lerin başından beri Ankara’da yaşamaktayım. 10 Ekim Katliamı’ndan sonra aslında bir psikolojik süreç yürüttük. Yaralıların süreçlerini yürüttük. 10 Ekim Barış Derneği’nde Eşbaşkan olarak görev aldım. İnsan Hakları Derneği’nde çalışmalar yürüttük. Kürtler, Aleviler, ötekiler üzerine çalışmalar, belgeseller yaptık. Çeşitli konferanslarla, söyleşilerle etkinliklerle ötekilerin sesi olmaya çalıştık. Yıllardır aslında bir hak mücadelesi veriyoruz. Bu hak mücadelesinin birçok alanında zorlukları beraber aşmaya çalıştık.”