4 gerilla sloganlarla topraða verildi
4 gerilla sloganlarla topraða verildi
Ýdil Ýlçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitiren HPG gerillaları Nebi Sınır Diyarbakır'da, Reşat Arı Ceylanpınar'da, Selman Eliş Mazıdaðı'nda, Abdulgani Akbulut ise Nusaybin'e baðlı Girmeli (Gîrémîra) Beldesi'nde binlerce kişi tarafından zafer işaretleri ve sloganlarla topraða verildi. Gerillaların vücutlarında işkence izlerine rastlanırken, Gerilla Kawa’nın Nuri Sınır, tepkisini "Bunu yapanlar unutmasın, unutmasın, unutmasın” şeklinde dile getirdi.
Şırnak'ın Ýdil Ýlçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitiren ve daha sonra kimlikleri açıklanan 4 gerillanın cenazeleri aileleri tarafından Malatya Adli Tıp Kurumu'nda teşhis edildikten sonra Diyarbakır'a doðru yola çıkarıldı. Diyarbakır girişinde aralarında BDP Milletvekilleri Nursel Aydoðan, Adil Kurt, Demir Çelik, Özdal Üçer ve Ayla Akat'ın da bulunduðu çok sayıda kişi tarafından "Şehîd namirin" sloganlarıyla karşılandı.
Karşılamanın ardından, ilk olarak Mardin'in Nusaybin ve Mazıdaðı ilçeleri ile Urfa'nın Ceylanpınar ilçesine gidecek olan 3 gerilla cenazesi uðurlandı. Gerilla Nebi Sınır'ın (Kawa Amed) cenazesi de buradan yüzlerce araçlık konvoy eşliðinde Yeniköy Mezarlıðı'na götürüldü. Gerilla Kawa’nın cenazesi, Yeniköy Mezarlıðı'nda bekleyen yüzlerce kişi tarafından PKK Lideri Abdullah Öcalan posterleri, yaşamını yitiren 4 gerillanın fotoðraflarının yer aldıðı pankart ile PKK ve KCK bayrakları ile karşılandı. Zafer işareti yapan kitle hep bir aðızdan "Çerxa Şoreşê" marşını okudu. Kawa’nın cenazesi araçtan çıkarıldıðı esnada kız kardeşi tarafından üzerinde kına ve yakılmış mum ile cenazeye eşlik ederek, zılgıt çekmesi dikkat çekti.
CENAZEYE ÝŞKENCE
Gerilla Kawa’nın dini vecibeleri yerine getirildiði sırada içeri giren kişiler, gördükleri manzara karşısında duygularına hakim olamadı. Kawa’nın boðazında ip izine benzer tahrişler olması, bedeninin birçok yerinde tahriplerin olması yerlerde sürüklendiði şüphesi uyandırdı. Kawa’nın sað gözünde tahriplerin olması ve bedeninde hiçbir kurşun izinin bulunmadıðı söylemlerinin dışarıdaki kitle tarafından duyulması ile kitle "AKP halka hesap verecek" sloganları attı.
TÖRENDE HÜZÜN VE ÖFKE VARDI
Yeniköy Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Sınır'ın tabutunu omuzlayan kitle, mezarlıða doðru yürüyüşe geçti. Mezarlıða gelen kitle sık sık "Şehîd namirin", "Bi can bi xwîn em bi te re ne ey Serok", "Ey şehîd xwîna te li erdê namîn e" sloganları attı. Öfke ve hüznün bir arada yaşandıðı törende Kawa’nın cenazesi sloganlarla topraða verildi. Yapılan defin işleminden sonra kısa bir konuşma yapan Diyarbakır MEYA-DER Başkanı Leyla Ayaz, Kürt halkının özgürlük için mücadele veren bu evlatlarını unutmayacaðını belirterek, "Kürt halkı her zaman şehitlerine sahip çıkacaktır, tüm halkın ve ailenin başı sað olsun" dedi.
Ardından konuşan BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoðan, "Bizler geride kalanlar, yaşadıðımız müddetçe onların hayallerini, onların umutlarını mutlaka gerçekleştireceðiz" dedi. Özgürlük ve demokrasi uðrunda yaşamını yitirenler önünde söz verdiklerini dile getiren Aydoðan, "Biz de bu yoldan bedeli ne olursa olsun yürüyeceðiz" dedi.
AMCA SINIR: ÝŞKENCE EDENLER, UNUTMASIN, UNUTMASIN..
Daha sonra Sınır ailesi adına bir konuşma yapan gerilla Kawa’nın amcası Nuri Sınır, aile tarafından Nebi'ye Ahmet adını verdiðini ama kimlikte Nebi olarak geçtiðini belirterek, "Ahmet bu davaya inanarak daðlara çıktı" dedi. Ahmet'in sadece onun yeðeni olmadıðını Kürt halkının evladı olduðuna vurgu yapan Sınır, "Bugün 4 cenaze getirdik, her dördü de benim yanımda birdir onları ayıramam" dedi. Ýktidardakilerin insanların ölümlerine dahi tahammül edemediklerini dile getiren Sınır, "Malatya'dan buraya kadar büyük sıkıntılarla yordular, baskı, tehdit, cenazeyi kaçırmakla tehdit ettiler" dedi. "Biz bugün ölmüyoruz, tarih boyu öldük, kapılarımızı 1071'de Müslümanlık adına onlara açtık, 1514'te Yavuz Sultan Selim'in yanında yer alarak onların düşmanlarına karşı savaştık ve öldük, 1 Dünya harbinde de bütün varlıðımızla onların yanında yer aldık, bütün bunların mükafatı 1920'den sonra bizi inkar etmeleridir" diye konuştu. Cenazelere işkence edildiðini belirten Sınır, "Bunu dün de gördük, bugün de gördük. Bu vahşiler olduðu sürece yarın da göreceðiz ama bunu yapanlar unutmasın, unutmasın, unutmasın…Dünya da en kirli savaşı halklara karşı yapılan savaştır. Ve bugün dünyanın en kirli savaşı yaşanıyor" dedi. Üç kez "Özgürlük" diye haykıran amca Sınır'a kitle de "Özgürlük" diyerek eşlik etti.
‘ÖZGÜRLÜÐE, ZAFERE KOŞAN TÜM YÜREKLERE..’
Amca Nuri Sınır, gerilla Kawa tarafından kendilerine bıraktıðı mektuptan yazdıðı şiiri okudu. Kawa’nın yazdıðı şiir şöyle:
"Unutma diyorum bazen / Ama ben unutamadım sizi / Şiirler yazıyorum sizin için / Kavak aðaçlarının karanlık gölgelerinde / Yuva kurdum bir dalda / Oturup hasret yanıyorum / Bir özlemim, bir yangınım oluyor / Ama ben unutamadım sizi, siz beni unutsanız dahi / sevgiye, aşka, barışa, kardeşliðe ve özgürlüðe, zafere koşan tüm yüreklere…"
Yapılan konuşmalardan sonra sık sık atılan "Şehîd namirin", "Güneşin yoldaşı ölümsüzdür" sloganları ile cenaze töreni sona erdi.
KAMURAN AVCILAR KÖYÜ’NDE TOPRAÐA VERÝLDÝ
Gerilla Reşat Arı'nın (Kamuran Penaber) cenazesi de Mardin'in Kızıltepe Ýlçe Merkezi'nde BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, BDP Kızıltepe Ýlçe Başkanı ile yöneticilerinin aralarında bulunduðu yüzlerce kişi tarafından "Şehîd namirin" sloganları ile karşılandı. Cenaze daha sonra yüzlerce araçlık konvoy eşliðinde Ceylanpınar'ın Avcılar (Şêxrucun) Köyü'ne doðru yola çıkarıldı. Avcılar Köyü'ne kadarki yol güzergahı boyunca köy ve mezralarda cenaze konvoyu "Şehîd namirin" sloganları ve zılgıtlarla karşılandı. Kamuran’ın cenazesini taşıyan konvoy gece geç saatlerde köyde bekleyen binlerce kişi tarafından karşılandı. Kamuran’In fotoðrafının olduðu dev pankart eşliðinde ve sarı-kırmızı-yeşil renkli flamaların bulunduðu tabutu omuzlara alan kitle, doðduðu eve doðru yürüyüşe geçti. 2006 yılında girdiði çatışmada yaşamını yitiren Kamuran’ın amcaoðlu Bilal ile Reşat'ın aynı karede bulunan fotoðrafları yürüyüş boyunca taşındı. Binlerce kişi sık sık "Bijî Serok Apo", "Ýntikam intikam" ve "Şehîd namirin" sloganları attı.
Gerilla Kamuran’In cenazesinin de belden yukarısının tamamen yandıðı ifade edildi. Kamuran’ın annesi Türkan Arı, cenazenin yıkama işlemi sırasında kitleye seslenerek, "Oðlum belden aşaðı yakılmış. Kurşun izi yok. Biz bunun kimyasalla yakılıp yakılmadıðını anlamak için saçından bir tutam aldık. DNA testi yaptıracaðız" dedi. Sloganlar köy sokaklarında yankılandı. Kamuran’In cenazesi daha sonra köy mezarlıðına getirildiði sırada "Kürdistan TC'ye mezar olacak", "PKK intikam", "HPG cepheye misillemeye" sloganları köyde yankılandı. Köyü ablukaya alan polis ve asker yürüyüş yapan kitleyi sık sık slogan atmamaları konusunda uyarırken, kitle de polislerin tavrını yuhalayarak protesto etti. Kamuran’ın cenazesi daha sonra "Şehîd namirin" sloganları ile topraða verdi.
‘KÜRT HALKININ BAŞI SAÐOLSUN’
Defin işlemlerinin ardından kitleye hitaben konuşan BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Kamuran’ın cenazesini gece geç saatlerde defnettiklerini ve "devlet terörünün" burada da bitmediðini kaydederek, "Polis ve askerlerin köyü abluka altına almaları yetmiyormuş gibi slogan atılmasına da izin vermiyorlar. Bu durumu kınıyorum ve Kürt halkına yönelik yapılan bu tür yaklaşımlardan AKP'nin polisleri bir an önce vazgeçsin. Ailenin ve Kürt halkının başı sað olsun" dedi. Konuşmanın ardından kitle tekrar köye doðru sloganlarla yürüdü.
GERÝLLA KARKER’ÝN CENAZE TÖRENÝNDE ‘PKK ÝNTÝKAM’ SLOGANLARI
Aynı çatışmada yaşamını yitiren gerilla Karker Cigerxwin kod adlı Selman Eliş'in cenazesi de Mardin'in Mazıdaðı Ýlçesi'nde defnedilmek üzere Mazıdaðı üç yolu kavşaðında yüzlerce araç tarafından karşılandı. Cenazeye aralarında BDP Van Milletvekili Özdal Üçer, BDP il ve ilçe başkanları ve yöneticileri, MEYA-DER, KURDÝ-DER'in de bulunduðu binlerce kişi katıldı. PKK bayraklarının açıldıðı cenaze töreninde "Kürdistan TC'ye mezar olacak", "PKK intikam", "HPG cepheye misillemeye" "Şehîd namirin" ve "Bijî Serok Apo" sloganları atıldı. Cenaze yüzlerce araçlık konvoyla Kutbeli Camii'ne getirildi; ancak cenazenin Mazıdaðı Kaymakamı ve Emniyet Müdürünün ilçe müftüsüne verdiði talimatla, camide yıkanmasının engellenmeye çalışıldıðı öðrenildi. Buna tepki gösteren BDP'liler, cenazeyi camiye getirerek, dini vecibelerini yerine getirdi. Daha sonra cenaze yüzlerce araçlık konvoyla Armaðan (Guluka) Köyü'ne doðru yola çıkarıldı. Köy girişinde karşılanan cenaze omuzlara alınarak köy mezarlıðına yüründü. Cenazenin defin işlemi sırasında "Çerxa Şoreşê" marşı okundu.
Törende konuşan MEYA-DER Mardin Temsilcisi Mahmut Erdem, iktidarın politikaları sonucunda cenazelerin geldiðini ifade ederek, savaş politikalarının hiçbir zaman sonuç vermeyeceðini söyledi. Erdem, Kürt halkının evlatlarının mücadeleleri uðruna canlarını verdiklerini kaydederek, mücadelelerinin takipçisi olmaya devam edeceklerini kaydetti. Daha sonra konuşan BDP Van Milletvekili Özdal Üçer ise, Karker’in bu topraklar ve halkın özgürlüðü için canını feda ettiðini kaydederek, "Bunlar Kürdistan daðlarında, Kürdistan'ın özgürlüðü için mücadele ettiler. Biz bütün şehitlerimiz önünde eðilerek, ailesine baş saðlıðı diliyoruz. Daðda mücadele veren gerillalara başsaðlıðı diliyorum" dedi.
Baba Abbas Eriş ise, oðlunun Kürt halkının şehidi olduðunu belirterek, eninde sonunda kazanacaklarını söyledi.
REBER GÝRMELÝ’DE TOPRAÐA VERÝLDÝ
Gerilla Réber Bagok kod adlı Abdulgani Akbulut'un naaşı ise Nusaybin Ýlçesi'ne baðlı Girmeli (Gîrémîra) Beldesi mezarlıðında topraða verildi. Dün gece geç saatlerde cenaze Girmeli Beldesi Merkez Camii'ne getirildi. Sabah yapılan cenaze törenine aralarında BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, BDP Mardin Ýl Eş Başkanı Sihem Elveren Alp, BDP il, ilçe başkan ve yöneticileri ile MEYA-DER yöneticilerinin de bulunduðu yüzlerce kişi katıldı. Dini vecibeleri yerine getirildikten sonra tabut omuzlara alınarak, belde mezarlıðına getirildi. Yürüyüş boyunca "Bijî Serok Apo", "PKK halktır halk burada", "Direne direne kazanacaðız" sloganları atıldı. Reber’in resimlerinin taşındıðı törenin ardından cenazesi topraða verildi. Okunan duaların ve saygı duruşunun ardından konuşan MEYA-DER Temsilcisi Ramazan Kalkan, Reber2in 7 yıldır Kürt halkı için savaştıðını ifade etti. "Bizler Kürdistan şehitlerine borçluyuz" diyen Kalkan, yıllardır Kürt halkı üzerinde imha ve inkar politikalarının yürütüldüðüne vurgu yaptı.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt ise, yaşamını yitirenler için söylenen her sözün eksik kalacaðını belirterek, "Biz Kürtler ne silah ne de savaş aşıðı deðiliz, sadece kimliðimizi ve dilimizi istiyoruz. Dört gencimizi daha topraða verdik. Onlar halkının onuru için savaştı. Kürtlerin dili, kimliði ve kültürü için savaştı. Kürtlerin varlıðını dünyaya duyurmuşlardır. Umut ediyoruz ki, bu son şehidimiz olsun" dedi. Bu büyük savaşın Kürt kimliðinin tanınması için verildiðini ve bir milyondan fazla Kürdün yaşamını yitirdiðini kaydeden Kurt, "Şeyh Said ve Seyid Rıza isyanına kadar tüm Kürdistan'da 300 bin insan öldürüldü son 30 yılda bedel vermeyen Kürt kalmamıştır bu coðrafyada. Artık yeter" dedi.
Artık gençlerin cenazesini kaldırmak istemediklerini vurgulayan Kurt, şöyle devam etti: "Bu çok insani bir taleptir. Ellerini Kürt gençlerinin kanıyla yıkayanlar tüm dünyaca kınanacaklardır. Ne bu dünyada ne de öbür dünyada hesabını veremeyeceklerdir. Kürtler de tüm dünya halkları gibi özgürce yaşama hakkına sahiptir." Kurt, 14 Temmuz'da Diyarbakır'da yapılacak mitinge de deðinerek, "Eðer savaşın bitmesini istiyorsak, Kürtlerin tanınmasını istiyorsak ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürleşmesini istiyorsak ve artık gençlerimizi soðuk topraða teslim etmek istemiyorsak alanlara çıkalım ve artık yeter diyelim" diye konuştu.
‘HALK VE YOLDAŞLARININ BAŞI SAÐOLSUN’
Gerilla Reber’in babası Ramazan Akbulut da, tüm Kürt halkının Malatya'dan Mardin'e kadar kendileri için seferber olduðunu belirterek, "Halktan büyük hürmet gördük. Saygı gördük ve şehitlerini sahiplendiler oðlumun yoldaşları ve halkımın başı saðolsun" şeklinde konuştu.
’14 TEMMUZ’DA HAYKIRALIM’
BDP Girmeli Belde Başkanı Sirac Dinç de, yüreklerinin bir parçasını topraða verdiklerini kaydederek artık annelerin gözyaşlarının durmasını istediklerini söyledi. 14 Temmuz'da Diyarbakır'da yapılacak olan mitinge de deðinen Dinç, "Amed surlarında el ele verip kucaklaşalım ve sesimizi haykıralım" dedi. Yapılan konuşmaların ardından kitle sloganlar, alkış ve zılgıtlar eşiðinde Reber için Girmeli Taziye Evi'nde açılan taziyeyi ziyaret etti. Taziye Cuma gününe kadar devam edecek.
Şırnak'ın Ýdil Ýlçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitiren ve daha sonra kimlikleri açıklanan 4 gerillanın cenazeleri aileleri tarafından Malatya Adli Tıp Kurumu'nda teşhis edildikten sonra Diyarbakır'a doðru yola çıkarıldı. Diyarbakır girişinde aralarında BDP Milletvekilleri Nursel Aydoðan, Adil Kurt, Demir Çelik, Özdal Üçer ve Ayla Akat'ın da bulunduðu çok sayıda kişi tarafından "Şehîd namirin" sloganlarıyla karşılandı.
Karşılamanın ardından, ilk olarak Mardin'in Nusaybin ve Mazıdaðı ilçeleri ile Urfa'nın Ceylanpınar ilçesine gidecek olan 3 gerilla cenazesi uðurlandı. Gerilla Nebi Sınır'ın (Kawa Amed) cenazesi de buradan yüzlerce araçlık konvoy eşliðinde Yeniköy Mezarlıðı'na götürüldü. Gerilla Kawa’nın cenazesi, Yeniköy Mezarlıðı'nda bekleyen yüzlerce kişi tarafından PKK Lideri Abdullah Öcalan posterleri, yaşamını yitiren 4 gerillanın fotoðraflarının yer aldıðı pankart ile PKK ve KCK bayrakları ile karşılandı. Zafer işareti yapan kitle hep bir aðızdan "Çerxa Şoreşê" marşını okudu. Kawa’nın cenazesi araçtan çıkarıldıðı esnada kız kardeşi tarafından üzerinde kına ve yakılmış mum ile cenazeye eşlik ederek, zılgıt çekmesi dikkat çekti.
CENAZEYE ÝŞKENCE
Gerilla Kawa’nın dini vecibeleri yerine getirildiði sırada içeri giren kişiler, gördükleri manzara karşısında duygularına hakim olamadı. Kawa’nın boðazında ip izine benzer tahrişler olması, bedeninin birçok yerinde tahriplerin olması yerlerde sürüklendiði şüphesi uyandırdı. Kawa’nın sað gözünde tahriplerin olması ve bedeninde hiçbir kurşun izinin bulunmadıðı söylemlerinin dışarıdaki kitle tarafından duyulması ile kitle "AKP halka hesap verecek" sloganları attı.
TÖRENDE HÜZÜN VE ÖFKE VARDI
Yeniköy Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Sınır'ın tabutunu omuzlayan kitle, mezarlıða doðru yürüyüşe geçti. Mezarlıða gelen kitle sık sık "Şehîd namirin", "Bi can bi xwîn em bi te re ne ey Serok", "Ey şehîd xwîna te li erdê namîn e" sloganları attı. Öfke ve hüznün bir arada yaşandıðı törende Kawa’nın cenazesi sloganlarla topraða verildi. Yapılan defin işleminden sonra kısa bir konuşma yapan Diyarbakır MEYA-DER Başkanı Leyla Ayaz, Kürt halkının özgürlük için mücadele veren bu evlatlarını unutmayacaðını belirterek, "Kürt halkı her zaman şehitlerine sahip çıkacaktır, tüm halkın ve ailenin başı sað olsun" dedi.
Ardından konuşan BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoðan, "Bizler geride kalanlar, yaşadıðımız müddetçe onların hayallerini, onların umutlarını mutlaka gerçekleştireceðiz" dedi. Özgürlük ve demokrasi uðrunda yaşamını yitirenler önünde söz verdiklerini dile getiren Aydoðan, "Biz de bu yoldan bedeli ne olursa olsun yürüyeceðiz" dedi.
AMCA SINIR: ÝŞKENCE EDENLER, UNUTMASIN, UNUTMASIN..
Daha sonra Sınır ailesi adına bir konuşma yapan gerilla Kawa’nın amcası Nuri Sınır, aile tarafından Nebi'ye Ahmet adını verdiðini ama kimlikte Nebi olarak geçtiðini belirterek, "Ahmet bu davaya inanarak daðlara çıktı" dedi. Ahmet'in sadece onun yeðeni olmadıðını Kürt halkının evladı olduðuna vurgu yapan Sınır, "Bugün 4 cenaze getirdik, her dördü de benim yanımda birdir onları ayıramam" dedi. Ýktidardakilerin insanların ölümlerine dahi tahammül edemediklerini dile getiren Sınır, "Malatya'dan buraya kadar büyük sıkıntılarla yordular, baskı, tehdit, cenazeyi kaçırmakla tehdit ettiler" dedi. "Biz bugün ölmüyoruz, tarih boyu öldük, kapılarımızı 1071'de Müslümanlık adına onlara açtık, 1514'te Yavuz Sultan Selim'in yanında yer alarak onların düşmanlarına karşı savaştık ve öldük, 1 Dünya harbinde de bütün varlıðımızla onların yanında yer aldık, bütün bunların mükafatı 1920'den sonra bizi inkar etmeleridir" diye konuştu. Cenazelere işkence edildiðini belirten Sınır, "Bunu dün de gördük, bugün de gördük. Bu vahşiler olduðu sürece yarın da göreceðiz ama bunu yapanlar unutmasın, unutmasın, unutmasın…Dünya da en kirli savaşı halklara karşı yapılan savaştır. Ve bugün dünyanın en kirli savaşı yaşanıyor" dedi. Üç kez "Özgürlük" diye haykıran amca Sınır'a kitle de "Özgürlük" diyerek eşlik etti.
‘ÖZGÜRLÜÐE, ZAFERE KOŞAN TÜM YÜREKLERE..’
Amca Nuri Sınır, gerilla Kawa tarafından kendilerine bıraktıðı mektuptan yazdıðı şiiri okudu. Kawa’nın yazdıðı şiir şöyle:
"Unutma diyorum bazen / Ama ben unutamadım sizi / Şiirler yazıyorum sizin için / Kavak aðaçlarının karanlık gölgelerinde / Yuva kurdum bir dalda / Oturup hasret yanıyorum / Bir özlemim, bir yangınım oluyor / Ama ben unutamadım sizi, siz beni unutsanız dahi / sevgiye, aşka, barışa, kardeşliðe ve özgürlüðe, zafere koşan tüm yüreklere…"
Yapılan konuşmalardan sonra sık sık atılan "Şehîd namirin", "Güneşin yoldaşı ölümsüzdür" sloganları ile cenaze töreni sona erdi.
KAMURAN AVCILAR KÖYÜ’NDE TOPRAÐA VERÝLDÝ
Gerilla Reşat Arı'nın (Kamuran Penaber) cenazesi de Mardin'in Kızıltepe Ýlçe Merkezi'nde BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, BDP Kızıltepe Ýlçe Başkanı ile yöneticilerinin aralarında bulunduðu yüzlerce kişi tarafından "Şehîd namirin" sloganları ile karşılandı. Cenaze daha sonra yüzlerce araçlık konvoy eşliðinde Ceylanpınar'ın Avcılar (Şêxrucun) Köyü'ne doðru yola çıkarıldı. Avcılar Köyü'ne kadarki yol güzergahı boyunca köy ve mezralarda cenaze konvoyu "Şehîd namirin" sloganları ve zılgıtlarla karşılandı. Kamuran’ın cenazesini taşıyan konvoy gece geç saatlerde köyde bekleyen binlerce kişi tarafından karşılandı. Kamuran’In fotoðrafının olduðu dev pankart eşliðinde ve sarı-kırmızı-yeşil renkli flamaların bulunduðu tabutu omuzlara alan kitle, doðduðu eve doðru yürüyüşe geçti. 2006 yılında girdiði çatışmada yaşamını yitiren Kamuran’ın amcaoðlu Bilal ile Reşat'ın aynı karede bulunan fotoðrafları yürüyüş boyunca taşındı. Binlerce kişi sık sık "Bijî Serok Apo", "Ýntikam intikam" ve "Şehîd namirin" sloganları attı.
Gerilla Kamuran’In cenazesinin de belden yukarısının tamamen yandıðı ifade edildi. Kamuran’ın annesi Türkan Arı, cenazenin yıkama işlemi sırasında kitleye seslenerek, "Oðlum belden aşaðı yakılmış. Kurşun izi yok. Biz bunun kimyasalla yakılıp yakılmadıðını anlamak için saçından bir tutam aldık. DNA testi yaptıracaðız" dedi. Sloganlar köy sokaklarında yankılandı. Kamuran’In cenazesi daha sonra köy mezarlıðına getirildiði sırada "Kürdistan TC'ye mezar olacak", "PKK intikam", "HPG cepheye misillemeye" sloganları köyde yankılandı. Köyü ablukaya alan polis ve asker yürüyüş yapan kitleyi sık sık slogan atmamaları konusunda uyarırken, kitle de polislerin tavrını yuhalayarak protesto etti. Kamuran’ın cenazesi daha sonra "Şehîd namirin" sloganları ile topraða verdi.
‘KÜRT HALKININ BAŞI SAÐOLSUN’
Defin işlemlerinin ardından kitleye hitaben konuşan BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Kamuran’ın cenazesini gece geç saatlerde defnettiklerini ve "devlet terörünün" burada da bitmediðini kaydederek, "Polis ve askerlerin köyü abluka altına almaları yetmiyormuş gibi slogan atılmasına da izin vermiyorlar. Bu durumu kınıyorum ve Kürt halkına yönelik yapılan bu tür yaklaşımlardan AKP'nin polisleri bir an önce vazgeçsin. Ailenin ve Kürt halkının başı sað olsun" dedi. Konuşmanın ardından kitle tekrar köye doðru sloganlarla yürüdü.
GERÝLLA KARKER’ÝN CENAZE TÖRENÝNDE ‘PKK ÝNTÝKAM’ SLOGANLARI
Aynı çatışmada yaşamını yitiren gerilla Karker Cigerxwin kod adlı Selman Eliş'in cenazesi de Mardin'in Mazıdaðı Ýlçesi'nde defnedilmek üzere Mazıdaðı üç yolu kavşaðında yüzlerce araç tarafından karşılandı. Cenazeye aralarında BDP Van Milletvekili Özdal Üçer, BDP il ve ilçe başkanları ve yöneticileri, MEYA-DER, KURDÝ-DER'in de bulunduðu binlerce kişi katıldı. PKK bayraklarının açıldıðı cenaze töreninde "Kürdistan TC'ye mezar olacak", "PKK intikam", "HPG cepheye misillemeye" "Şehîd namirin" ve "Bijî Serok Apo" sloganları atıldı. Cenaze yüzlerce araçlık konvoyla Kutbeli Camii'ne getirildi; ancak cenazenin Mazıdaðı Kaymakamı ve Emniyet Müdürünün ilçe müftüsüne verdiði talimatla, camide yıkanmasının engellenmeye çalışıldıðı öðrenildi. Buna tepki gösteren BDP'liler, cenazeyi camiye getirerek, dini vecibelerini yerine getirdi. Daha sonra cenaze yüzlerce araçlık konvoyla Armaðan (Guluka) Köyü'ne doðru yola çıkarıldı. Köy girişinde karşılanan cenaze omuzlara alınarak köy mezarlıðına yüründü. Cenazenin defin işlemi sırasında "Çerxa Şoreşê" marşı okundu.
Törende konuşan MEYA-DER Mardin Temsilcisi Mahmut Erdem, iktidarın politikaları sonucunda cenazelerin geldiðini ifade ederek, savaş politikalarının hiçbir zaman sonuç vermeyeceðini söyledi. Erdem, Kürt halkının evlatlarının mücadeleleri uðruna canlarını verdiklerini kaydederek, mücadelelerinin takipçisi olmaya devam edeceklerini kaydetti. Daha sonra konuşan BDP Van Milletvekili Özdal Üçer ise, Karker’in bu topraklar ve halkın özgürlüðü için canını feda ettiðini kaydederek, "Bunlar Kürdistan daðlarında, Kürdistan'ın özgürlüðü için mücadele ettiler. Biz bütün şehitlerimiz önünde eðilerek, ailesine baş saðlıðı diliyoruz. Daðda mücadele veren gerillalara başsaðlıðı diliyorum" dedi.
Baba Abbas Eriş ise, oðlunun Kürt halkının şehidi olduðunu belirterek, eninde sonunda kazanacaklarını söyledi.
REBER GÝRMELÝ’DE TOPRAÐA VERÝLDÝ
Gerilla Réber Bagok kod adlı Abdulgani Akbulut'un naaşı ise Nusaybin Ýlçesi'ne baðlı Girmeli (Gîrémîra) Beldesi mezarlıðında topraða verildi. Dün gece geç saatlerde cenaze Girmeli Beldesi Merkez Camii'ne getirildi. Sabah yapılan cenaze törenine aralarında BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, BDP Mardin Ýl Eş Başkanı Sihem Elveren Alp, BDP il, ilçe başkan ve yöneticileri ile MEYA-DER yöneticilerinin de bulunduðu yüzlerce kişi katıldı. Dini vecibeleri yerine getirildikten sonra tabut omuzlara alınarak, belde mezarlıðına getirildi. Yürüyüş boyunca "Bijî Serok Apo", "PKK halktır halk burada", "Direne direne kazanacaðız" sloganları atıldı. Reber’in resimlerinin taşındıðı törenin ardından cenazesi topraða verildi. Okunan duaların ve saygı duruşunun ardından konuşan MEYA-DER Temsilcisi Ramazan Kalkan, Reber2in 7 yıldır Kürt halkı için savaştıðını ifade etti. "Bizler Kürdistan şehitlerine borçluyuz" diyen Kalkan, yıllardır Kürt halkı üzerinde imha ve inkar politikalarının yürütüldüðüne vurgu yaptı.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt ise, yaşamını yitirenler için söylenen her sözün eksik kalacaðını belirterek, "Biz Kürtler ne silah ne de savaş aşıðı deðiliz, sadece kimliðimizi ve dilimizi istiyoruz. Dört gencimizi daha topraða verdik. Onlar halkının onuru için savaştı. Kürtlerin dili, kimliði ve kültürü için savaştı. Kürtlerin varlıðını dünyaya duyurmuşlardır. Umut ediyoruz ki, bu son şehidimiz olsun" dedi. Bu büyük savaşın Kürt kimliðinin tanınması için verildiðini ve bir milyondan fazla Kürdün yaşamını yitirdiðini kaydeden Kurt, "Şeyh Said ve Seyid Rıza isyanına kadar tüm Kürdistan'da 300 bin insan öldürüldü son 30 yılda bedel vermeyen Kürt kalmamıştır bu coðrafyada. Artık yeter" dedi.
Artık gençlerin cenazesini kaldırmak istemediklerini vurgulayan Kurt, şöyle devam etti: "Bu çok insani bir taleptir. Ellerini Kürt gençlerinin kanıyla yıkayanlar tüm dünyaca kınanacaklardır. Ne bu dünyada ne de öbür dünyada hesabını veremeyeceklerdir. Kürtler de tüm dünya halkları gibi özgürce yaşama hakkına sahiptir." Kurt, 14 Temmuz'da Diyarbakır'da yapılacak mitinge de deðinerek, "Eðer savaşın bitmesini istiyorsak, Kürtlerin tanınmasını istiyorsak ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürleşmesini istiyorsak ve artık gençlerimizi soðuk topraða teslim etmek istemiyorsak alanlara çıkalım ve artık yeter diyelim" diye konuştu.
‘HALK VE YOLDAŞLARININ BAŞI SAÐOLSUN’
Gerilla Reber’in babası Ramazan Akbulut da, tüm Kürt halkının Malatya'dan Mardin'e kadar kendileri için seferber olduðunu belirterek, "Halktan büyük hürmet gördük. Saygı gördük ve şehitlerini sahiplendiler oðlumun yoldaşları ve halkımın başı saðolsun" şeklinde konuştu.
’14 TEMMUZ’DA HAYKIRALIM’
BDP Girmeli Belde Başkanı Sirac Dinç de, yüreklerinin bir parçasını topraða verdiklerini kaydederek artık annelerin gözyaşlarının durmasını istediklerini söyledi. 14 Temmuz'da Diyarbakır'da yapılacak olan mitinge de deðinen Dinç, "Amed surlarında el ele verip kucaklaşalım ve sesimizi haykıralım" dedi. Yapılan konuşmaların ardından kitle sloganlar, alkış ve zılgıtlar eşiðinde Reber için Girmeli Taziye Evi'nde açılan taziyeyi ziyaret etti. Taziye Cuma gününe kadar devam edecek.
