Roboski katliamında ailesinden 11 kişiyi kaybeden Veli Encü, ücretli öðretmen olarak başladıðı okulda iki gün sonra işten çıkarıldı. Bunun sebebinin yetkililerin Roboski’ye bakış açısı olduðunu ifade eden Encü, “Katliamın açıða çıkmaması için verilen tüm rüşvet niteliði taşıyan tazminat, aylık baðlama gibi şeyleri kabul etseydik, bugün bu yaşadıðım durum ile karşı karşıya gelir miydim?” dedi.

Roboski katliamı üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Sorumlular halen yargılanmazken, ailelerin maðduriyetlerine yenileri ekleniyor. Katliamda kardeşini ve birçok akrabasını kaybeden Veli Encü, daha önce ücretli öðretmenlik Ýçin başvurduðu Uludere Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü’nde işe alındıktan iki gün sonra işten çıkarıldı. Uludere Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü’nden ‘öðretmen fazlalıðı var’ gerekçesiyle 11 Aralık Salı günü işten çıkarılmasının bir bahaneden öteye gitmediðini belirten Veli Encü, bunun yetkililerin Roboski’ye bakış açısı ile ilgili olduðunu kaydetti.

ZORLU BÝR HAYAT HÝKAYESÝ

ANF’ye konuşan Veli Encü 1995 yılında köydeki yaşam koşullarının zorluklarına aldırış etmeden bazen kalemsiz, deftersiz ve ilkokul hayatı boyunca kitapları olmadan karda-kışta kilometrelerce yol yürüyerek okula gitmek zorunda kaldıðını anlattı.

Encü, geçim kaynaklarının sınırlı olmasından dolayı okul harçlıðı, defter, kitap gibi masrafları karşılamak için Roboski’de sınır ticareti yaptıðını ve bu şekilde okuduðunu sözlerine ekledi.

Yaşadıkları katliamın ardından başvurusunun olumlu sonuçlanmasının kendisini bir nebzede olsa sevindirdiðini ifade eden Encü, şunları söyledi: “Köyümüzde ve yakın köylerdeki okullarda öðretmen açıðı olmasından ve benim de işsiz olmam sebebiyle 2 ay önce Uludere Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðü’ne ücretli öðretmenlik için başvuruda bulundum. Ýlçe Milli Eðitim Müdürü ve ilçe şube müdürü ile yaptıðım görüşmeler sonucunda Ortakoy Köyü’nde yeni açılan Habur Ýlköðretim Okulu’nda öðretmen eksikliði olacaðı ve oraya yerleşebileceðim ifade edildi. Daha sonra 10 Aralık günü göreve başlayabileceðim söylendi. Bu sürece kendimi hem maddi hem de manevi olarak hazırladım. Habur Ýlköðretim Okulu’nda öðretmenliðe başladıðımın ikinci günü okul Müdür Vekili Burcu hoca tarafından görevime son verildiði söylendi bana. Ben, büyük bir şaşkınlık içerisinde Ýlçe Milli Eðitim Müdürü ve Ýlçe Şube Müdürü’ne işime son verilme nedenini sordum. Bana verilen yanıt, ‘Öyle olması gerekiyor. Önceden hesaplayamadıðımız ve planlayamadıðımız deðişiklikler yapılmasından dolayı işinize son vermemiz gerekti’ oldu.”

‘KATLÝAMA SESSÝZ KALSAM BUNLARI YAŞAR MIYDIM?’

Encü sözlerini şöyle sürdürdü: “28 Aralık 2011’de yaşanan hayatımızı alt üst eden ve bizleri büyük acılar, üzüntüler içinde bırakan biri öz kardeşim olmak üzere 11 yakınımı katliamda kaybettim. 34 kişiyi yakınımızı kaybettiðimiz bu katliamın açıða çıkarılması için verdiðimiz mücadelenin yeni yerleştirildiðim okuldan uzaklaştırılmamda etkisi olduðunu düşünüyorum. 28 Aralık 2011 tarihinde yaşanan Roboski katliamına, kaymakamından, karakol ve tugay komutanı kadar sessiz olsaydık, katliamın açıða çıkmaması için verilen tüm rüşvet niteliði taşıyan tazminat, aylık baðlama gibi şeyleri kabul etseydik, bugün bu yaşadıðım durum ile karşı karşıya gelir miydim?”

YAŞAM ALANI DARALTILDIÐI ÝÇÝN GÖÇ ETMEYÝ DÜŞÜNÜYOR

“Hayatım boyunca büyük zorluklar yaşamama raðmen yılmadım, devam ettim. Devlet’in 28 Aralık gecesi biri öz kardeşim 11’i akrabam olmak üzere kendi köyümde 34 yakınımı katletmesine raðmen okuma azmimden vazgeçmeyip mücadele etmeye devam ettim” diyen Encü sözlerini şöyle tamamladı: “Bu tamamen Uludere Kaymakamlıðının emri ile yapılmıştır. Biz artık devletin bizlere bakışın, yaklaşımını anladık. Biz devletin üzerine gitmeye devam edeceðiz. Benim bu son yaşanan olaydan sonra Türkiye’de çalışma umudum kalmadı. Soyadımın Encü olması bile buna engel oluyor. Roboski katliamının failleri ortaya çıkarılmazsa göç etmeyi düşünüyorum. Çünkü yaşam alanımızı daraltıyorlar, iş bulamıyoruz.”