Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim’de İstanbul’daki Suudi konsolosluğuna girdikten sonra çıkmamıştı. Kaşıkçı’nın Prenslerden Bin Ladin ile dostluğa ve Müslüman Kardeşler’e kadar uzanan geniş ve karanlık ilişkilere sahip olan Kaşıkçı’nın öldüğü doğrulandı.

Riyad, haftalardır artan baskılar üzerine Kaşıkçı’nın öldüğünü doğruladı. Suudi Arabistan’a göre Kaşıkçı bir arbede sırasında öldü. Bu açıklama, Washington-Ankara-Riyad hattında son günlerdeki müzakere trafiğinden sonra geldi.

Beyaz Saray, Suudi Arabistan’ın Kaşıkçı öyküsünü “güvenilir” buldu. Bir gazetecinin ABD Başkanı Donald Trump’a Riyad’ın açıklamasının “güvenilir” bulup bulmadığını sorması üzerine Trump, “Evet, evet” dedi. Trump, “Kendi soruşturmamızı henüz sonuçlandırmadık ama bunun çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum” dedi.

ABD Başkanı Perşembe akşamı ise Kaşıkçı’nın ölümüyle ilgili Suudi Arabistan’ı “ağır sonuçların” olacağı tehdit etmişti.

Beyaz Saray’ın bir sözcüsü “ABD, Suudi Arabistan’ın şimdilik tespit edilen şüphelilere karşı harekete geçmesine ilişkin açıklamayı not ediyor” dedi.

BM’deki tepkini tonu farklı oldu. Genel Sekreter Antonio Guterres, “Cemal Kaşıkçı’nın ölümünün doğrulanmasını derin bir şaşkınlıkla” karşıladı. Guterres, “Ölüm koşullarına ilişkin hızlı, derin ve şeffaf bir soruşturma gerekli olduğunu” sözlerine ekledi.

ABD’de de farkı görüşler ortaya çıktı. Trump’ın yakın ittifaklarından olan senatör Lindsey Graham, Suudi Arabistan’ın açıklamasını güvenilir bulmadı. Graham, “Bu açıklamayı güvenilir bulmak zor” dedi.

Diğer bir cumhuriyetçi senatör ve aynı zamanda Senato Dış işlişkiler Komisyonu Başkanı olan Bob Corker, “Suudilerin Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasına ilişkin öyküsü her gün değişiyor” diyerek, son açıklamaya inanmadığını ifade etti.

Senato Dış ilişkiler Komisyonu üyesi demokrat senatör Bob Menendez, hiçbir şeyin cinayeti gerekçelendiremeyeceğini belirterek ABD’nin Suudi Arabistan’a yaptırım uygulaması gerektiğini söyledi. Menendez, “Henüz bu olay bitmedi ve uluslararası baskıyı sürdürmemiz gerekiyor” dedi.