GÜNCELLENİYOR

Strasbourg’dan CPT’ye çağrı: Acilen İmralı’ya gidilsin

CPT’nin acilen Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın durumunu yerinde incelemesi için bir heyet göndermesi talebiyle Strasbourg’da yapılacak süresiz oturma eylemi bir basın açıklamasıyla başlıyor.

Öcalan’ın güvenliğine ilişkin endişeler ve son olarak sağlığına ilişkin Türk medyasında çıkan spekülasyonlar nedeniyle Kürt halkı ayakta iken, Fransa’nın Strasbourg kentindeki oturma eylemi start aldı.

Avrupa Konseyi (AK) ve İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) duyarsız tavrına karşı onlarca Kürt kurumu, şahsiyeti ve Kürt dostlarının çağrısıyla yapılacak süresiz oturma eylemine, yüzlerce kişi katılacak.

Sabah saatlerinden itibaren Kürtler ve dostları AK ile CPT’nin olduğu alana akarken, sloganlarla Kürt Halk Önderi’ne özgürlük talebi haykırılıyor. Kitle sık sık CPT ve AK’nin acilen harekete geçmesini isteyen sloganlar da atıyor.

Birazdan yapılacak bir basın açıklamasıyla başlatılacak oturma eylemini destekleyen onlarca kurum temsilcisi ve şahsiyet konuşma yapacak.

KOÇ: CPT MUTLAKA HEYET GÖNDERMELİ

Eylemin açılış konuşmasını yapan Avrupa Kürt Demokratik Toplum Kongresi (KCDK-E) Eşbaşkanı Yüksel Koç, Kürt Halk Önderi’nin güvenliği ve sağlığına ilişkin çekincelerin dikkate alınmasını istedi.

Kürt halkının Öcalan’ın sağlığı ve güvenliğine ilişkin kesin bir bilgi alınmadan eylemin bitmeyeceğine vurgu yapan Koç, CPT’nin derhal sorumluluğunu yerine getirmesi çağrısı yaptı.

Eylemde konuşan HDP Şirnex milletvekili Faysal Sarıyıldız da, Öcalan’a yönelik tecrit ve kirli politikalara karşı direnileceği vurgusunu yaptı. CPT’ye seslenen Sarıyıldız, acilen sorumluluğun yerine getirilmesi çağrısında bulundu.

GÜRER: Barış için Akademisyenler üyesi Çetin Gürer ise, Öcalan’a yönelik spekülasyonların doğru olmadığı iddiasına değinirken, buna rağmen açıklama yapılmamasının şüpheli olduğuna vurgu yaptı.

HEZER: ÖCALAN’A TECRİT KÜRTLERE TECRİTTİR

Öcalan’a yönelik politikalarla halkların savaşından ve ölümünden çıkar sağlanmaya çalışıldığı uyarısında bulunan Van Milletvekili Tuğba Hezer ise, özellikle kadınlara çağrı yaparak, buna karşı durulmasını istedi. CPT’nin AKP’nin kirli politikalarına alet olmamasını isteyen Hezer, Kürt halkına ise, Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılamamasının halk üzerindeki tecritin de kaldırılamayacağı anlamına geldiğini vurguladı.

DİCLE: ÖCALAN’IN SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İÇİN MÜCADELE ONURDUR

İmralı Heyeti üyesi Hatip Dicle ise, Öcalan’ın 19 yıl maruz kaldığı işkencelere rağmen Kürt halkının stratejik önderliğini yürüttüğünü vurguladı.

Tecritin CPT, AK ve İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tarafından sessizce izlenilmesini sert bir dille eleştiren Dicle, bunun Kürtlerde yarattığı tepkiye dikkat çekti.

Öcalan’ın aynı zamanda Rojava’daki kadın devriminin lideri olduğunu ve Ortadoğu’daki sorunlara yönelik yol gösterici olduğunu dile getiren Dicle, Öcalan’ın tezlerinin artık dünyadaki akademik ve entellektüel çevrelerde de tartışıldığının altını çizdi.

Öcalan’ın güvenliğinin ve sağlığının sağlanması için mücadelenin ‘onur’ olduğunu söyleyen Dicle, CPT’ye ailen İmralı’ya gitme çağrısı yaptı. Dicle, mücadelenin sonuna kadar süreceğini sözlerine ekledi.

KARTAL: CPT’Yİ GÖREVE ÇAĞIRDI

Kongra-Gel Eşbaşkanı Remzi Kartal da, Öcalan’ın durumuna yönelik endişelerin dikkate alınmamasını sert bir dille eleştirdi. Kürt halkının Öcalan’ın özgürlüğü talebinden vazgeçmeyeceğinin altını çizen Kartal, CPT’nin görevini yerine getirmesi çağrısı yaptı.

Öcalan’dan haber alınana kadar bu eylemlerin süreceğini dile getiren Kartal, Kürt halkını yapılacak eylemlere katılmaya çağırdı.

Eylemde Goran hareketi adına konuşan parlamenter Dr. Serga Mehemed Emin, uygulanan tecrit ve işkence sistemini kınadıklarını söyledi.

Öcalan’ın Kürtler ve bölge halkları açısından önemine dikkat çeken Emin, Ortadoğu halklarının ve tüm Kürdistan’ın Öcalan’a ihtiyacı olduğunu vurguladı. Dr. Serga Mehemed Emin, bundan dolayı Öcalan’a uygulanan tecridin derhal kaldırılmasını istediklerini söyledi.

Yazar Ahmet Nesin ise, halkların yıllardır birlikte yürüttükleri mücadeleye dikkat çekerken, barış için çabalarının devam ettiğini vurguladı. Bugüne kadar yapılan baskı ve zulümlere karşı yılmadıklarının altını çizen Nesin, “bundan sonra da yılmayacağız” diye konuştu.

Partiya İslamiya Kurdistan Genel Başkanı Hikmet Serbilind ise, Kürt Halk Önderi’ne uygulanan tecrit ve işkenceye herkesin karşı çıkması gerektiğini söyledi. Serbilind, Kürt halkına birlik çağrısı yaptığı konuşmasında, Öcalan’ın özgürlüğü için mücadele çağrısında bulundu.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Avrupa Temsilcisi Ziya Ulusoy ise, AKP faşizminin çok farklı planlarının olabileceğine dikkat çekti. 15 Temmuz darbesi esnasında bazı helikopterlerin İmralı’ya inmeye çalıştığına dair bilgileri hatırlatan Ulusoy, Erdoğan faşizminin imha planlarının olduğu uyarısında bulundu. Ulusoy, buna karşı da halkların kendi direniş politikalarının olacağını söyledi.

Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Leyla İmret ise, Kürdistan’da yaşanan katliamlara dikkat çektiği konuşmasında, AKP faşizminin en kirli yüzünü gösterdiğini hatırlattı. İmret, Kürt Halk Önderi’nin sağlığına ilişkin CPT’nin acilen harekete geçmesini istediği konuşmasında, Kürt halkının da mücadeleyi yükseltmesi çağrısı yaptı.

Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) adına yapılan konuşmada da, Kürt halkının sabrının taştığı vurgulandı. Açıklamada, Avrupa’daki yetkili kurumların Kürt halkının sesine kulak vermesi ve CPT’nin acilen İmralı’ya bir heyetinin göndermesi çağrısını yaptı.

Savaşa ve Diktatörlüğe Karşı Avrupa Barış Forumu Filiz Koçali ise, Öcalan’ın özgürlüğü halinde halkların ve inançların da gerçekleşeceğinin altını çizdi. Koçali, “Hepimizin geleceği için, çocukların, halkların ve inançların geleceği için Sayın Öcalan’ı özgürleştirmek hepimizin boynunun borcudur” diye konuştu.

NAV-DEM adına konuşan Tahir Koçer de Kürt halkının tecride karşı tavrının net olduğunu ifade etti. Tecride derhal son verilmesini isteyen Koçer, AKP devletinin olası imha politikalarına karşı uyardı.

Aveg-KON Eşbaşkanı Şafak Arabacı ise, tecridin ancak mücadeleyle kırılacağının altını çizdi. Kürt halkının iradesinin İmralı’ya hapsedilmesinde rolü olanların bugün Kürt halkının bugün dile getirdiği endişelere de kulak vermesi gerektiğini söyledi. Arabacı, başta Öcalan ve HDP Eşbaşkanları olmak üzere cezaevlerindeki tüm siyasi tutsakları selamladıklarını sözlerine ekledi.

Şengal Êzidî Meclisi adına konuşan Fikret İmrek de Öcalan’ın Alevi, Müslüman, Hristiyan, Êzidî, Süryani, Keldani, Asuriler başta olmak üzere tüm inanç ve halkların da lideri olduğunu söyledi. Öcalan’ın tüm inanç ve halkların özgürlüğü ve birlikte yaşaması için çabaladığını ve özgür olması gerektiğini dile getirdi.

Öcalan’ın özgürlüğünün Kürt halkının özgürlüğü olduğuna vurgu yapan Doğu Kürdistanlı siyasetçi Heci Ehmedi, Kürt halkının ‘Be Serok jiyan nabe’ sloganının bunun kanıtı olduğunu dile getirdi. Ehmedi, Avrupa’daki tüm Kürt halkının ayağa kalkması çağrısında bulundu.

ŞAKAR: 19 YILDA CPT, AK VE AİHM HİÇ BU KADAR DUYARSIZ OLMAMIŞTI

Kürt Halk Önderi’nin avukatlarından Mahmut Şakar ise, Öcalan’ın 19 yıllık esareti boyunca tecrit uygulandığını hatırlattı. Ancak son dönemlerde yaşanan tecridin eskiye kıyasla daha ağır olduğunu söyleyen Şakar, AK, CPT ve AİHM’in ise hiç bu kadar duyarsız bir tavır sergilemediğine dikkat çekti.

CPT’nin daha önceleri çok sayıda rapor hazırladığını kaydeden Şakar, son Türkiye ziyaretindeki raporun yayınlanmamasını eleştirdi. Şakar, yetkili kurumların derhal sorumluluklarını yerine getirmesini ve CPT’nin de acilen İmralı’ya bir heyet göndermesi çağrısını yaptı.

Ciwaka İslamiya Kurdistan (CİK) adına konuşan Hafız Turhallı da Öcalan’a yönelik tecride karşı sessiz kalan kurumların münafık olduğunu söyledi. Avrupa kurumlarını derhal sorumluluğa davet eden Turhallı, hangi inançtan olursa olsun herkesin Öcalan’a yönelik tecride karşı durmasını istedi.

Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK) Temsilcisi Zeynep Çalışkan da tekliliğe dayanan AKP faşizmine karşı mücadele çağrısı yaptı. Yaşanan katliamların hesabının sorulması gerektiğini söyleyen Çalışkan, katliamlara karşı öfkelerinin arttığını söyledi. Onlarca halk ve inancın haklarını yok etme üzerine kurulan Türk devletine karşı Kürt halkının direniş dalgasına ve halk iradesine saldırı olduğuna dikkat çekti.

Şehit Aileleri adına konuşan Şenge Kahraman da Türk devletinin tüm kirli politikaları için hesap vermesi gerektiğini söyledi. Kürt halkının liderleri Öcalan’a hasret kaldığını söyleyen Şenge Kahraman, Öcalan’ın ve halkın özgürlüğüne kadar mücadele edilmesi çağrısı yaptı. Kahraman, “Önderimiz Öcalan’ın özgürlüğü için söz veriyoruz” diyerek, konuşmasını bitirdi.

Açıklamada yer alan Hozan Emekçi de Kürt Halk Önderi Öcalan için ‘İşkencede günlerce’ adlı ünlü besteyi seslendirdi. Hozan Emekçi’ye kitle de aynı anda eşlik etti.

Konuşmaların ardından kitle topluca CPT binasının önüne kadar yürüyecek.