Kürt sanatçılar: Önderliğimizin özgürlüğü bizim özgürlüğümüzdür

Paris TEV-ÇAND üyesi sanatçılar Sara, Süleyman Çarnewa, Farqin, Hozan Maruf ve Şefik, Kürdistanlıların Strasbourg’da devam eden süresiz oturma eylemini ziyaret ederek, destek sundu.

İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı acilen ziyaret etmesi ve durumu hakkında halkı bilgilendirmesi talebiyle Strasbourg’daki eylemi ziyaret eden sanaçılar, görüşlerini şu sözlerle dile getirdi.

Sara: Her şeyden evvel bu eylemi selamlıyorum. Katılımımız daha da güçlü ve daha yığınsal olmalıdır. Çünkü gerçekten Önderliğin varlığı bizim de varlığımız ve var olmamızdır.

Özellikle biz kadınlar olarak herkesten evvel Önderimize sahip çıkmak zorundayız. Önder Apo’nun biz kadınlara gösterdiği kutsaldır. Ben de bir Kürt sanatçısı olarak tüm sanatçılarımızın da burada olmasını isterim. Avrupa’lı kurumların da halkımızın haykırışını duymalarını ve görmelerini istiyorum.

Süleyman Çarnewa: Bizler Paris TEV-ÇAND adına buradayız. Önderliğimize sahip çıkmamız gerekir. Biz özellikle Avrupa’da bulunan Kürt halkı olarak Önderliğimizin özgürlüğünü daha yüksek sesle haykırmalıyız. Bunun için de, ister sanatçı olsun ister aydın olsun herkesin bu konuda başta CPT olmak üzere Avrupa’lı kurumları uyarmak gerekir. Sadece Önderlikten haber almak için değil, onun özgürlüğünü sağlayıncaya kadar durmadan ve yılmadan mücadele etmemiz gerekir.

Farqin: Bir insan milyonları özgürleştiriliyor da, milyonlar bir kişiyi özgürleştiremiyor. Bana göre biz Kürtlerin temel sorunu, yeteri kadar sahiplenemememizdir. Bir kanıksama söz konusu. Zamana bırakma, ‘birşey olmaz’ deme durumu da var. Durumun acileyetini tam olarak kavramama var. Bir Önder ki, 19 yıldır duvar arasındadır ve orada da o şartlar altında bile bize yol göstermeye, perspektifler sunmaya devam ediyor. ‘Şöyle yaparsanız, başarırsınız’ diyor.

Eğer biz de onun bu olağanüstü gayretine ve çabasına layıkıyla cevap olmazsak, bizim için utançların en büyüğüdür. Kürt halkı olarak bu çabaları daha da yoğunlaştırmalı ve sonuç alıcı durum getirmeliyiz. İki yıldır hiçbir haber yok; nasıldır, ne yapıyor, yaşayıp yaşamadığını bile bilemiyoruz. Kürt Önderi’nin durumu Kürt halkının da durumudur. Eğer kötü bir sonuç vuku bulursa bu hepimize mal olacaktır ve bunun altından kalkmak da öyle kolay olmayacaktır.

Hozan Şefik: Kuşkusuz Kürt Halk Önderi için çok şey yazıldı ve söylendi. Ben de bir Kürt sanatçısı olarak şunu söylemek istiyorum: Toplum ve halk olarak yaşamımızı tümden Önder Apo’ya göre dizayn etmeli ve planlamalıyız. Onun özgürlüğüne göre. Şöyle ki; yazarı onun üzerine yazmalı. Kim nerede olursa olsun Önder Apo için ve onun özgürlüğü için mücadele etmelidir. Çünkü, Serok Apo tüm insanlığa ışık olmuştur. Ve şuna yürekten inanıyorum ki, Önder Apo özgür olmadan bu halk kesinlikle yerine oturmayacaktır.

Hozan Maruf: Çok iyi biliyoruz ki, Kürt Halk Önderi sadece Kürtlerin değil, ezilen ve sömürülen tüm halkların da önderidir. Ortadoğu’da asırlar boyunca sömürülen tüm halkların da rehberi; demokrasi, özgürlük ve barışın önderidir. Ama bakıyoruz işte halkımız günlerdir burada, bu kurumların önünde eylemdedir. Bizler de katılıyoruz.

Biz Kürt sanatçılar olarak özgürlüğümüz Serok Apo’nun özgürlüğünde görüyoruz. Biz bu çağrıyı yineliyoruz: CPT’ye, AK’ye, AP’ye ve tüm ilgili kurumlara diyoruz. Temel insan hakları için duyarlı olmalılar. Önder Apo gibi birisine ki, o milyonların önderidir. Kürtler olarak bir an evvel gidip işkenceye karşı kurumlar olarak yerinde inceleme yapsınlar. Bütün dünyaya ve özellikle de Kürt halkına düşmanlık yapanlara, yüz yıllardır Kürt halkına zulüm yapanlara diyoruz. Önder Apo Kürt halkına ve diğer halklara da barış, eşitlik ve kardeşlik istiyor, buna kendini adamış bir şahsiyettir. Biz de, bundan olumlu bir sonuç alınıncaya kadar sürekli olarak burada halkımızın yanında olacağız.