Almanya açlık grevlerine karşı ‘üç maymunu’ oynuyor

Açlık grevi eylemleri karşısında Almanya ‘görmedim, duymadım, bilmiyorum’ tavrını sergiliyor. İçişleri Bakanı Müsteşarı Mayer, hem üç ayda 120 gösterinin yapıldığını söyledi hem de “Basında çıkan haberler dışında bir şey bilmiyoruz” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle dünyanın birçok merkezinde devam eden açlık grevi eylemleri kritik eşiği açmış durumda. Ancak İmralı’daki tecrit işkencesini denetlemekle görevli olan CPT’nin ve Avrupa Birliği’nin önde gelen devletlerin sessizliği dikkat çekiyor.

Almanya’da Angela Merkel’in başbakanlığındaki Federal Hükümet’in açlık grevleri hakkındaki tavrının bilinmesi için Sol Parti konuyu geçtiğimiz hafta bir kez daha Federal Meclis’in gündemine taşımıştı. Sol Parti milletvekili Gökay Akbulut’un hükümetin yanıtlaması talebiyle şu iki soruyu yöneltmişti:

“Türkiye’de tutuklu olan Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle başlatılan süresiz açlık grevi eylemlerine Alman vatandaşları veya Almanya’da oturum müsaadeleri olan kişilerin katılıp katılmadığı konusunda Federal Hükümet her bir bilgiye sahip midir?

Açlık grevleriyle dayanışma ve Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle Almanya’da gerçekleşen etkinlik ve gösterilere dair Federal Hükümet hangi bilgilere sahip? Ayrıca Federal Hükümet, önümüzdeki günlerde aktivistlerin hayatını kaybetmesi gibi açlık grevi eylemlerinde neler yaşanabileceğini tahmin edebiliyor mu?”

HÜKÜMETTEN SKANDAL BİR YANIT!

Ancak Merkel hükümeti adına soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı Müsteşarı Stephan Mayer açlık grevlerini kast ederek “Federal Hükümet bu konuda basında yer alan bilgiler dışında her hangi bir bilgiye sahip değildir” yanıtını verdi. ANF’nin elinde bulunan yazılı yanıtta müsteşar Mayer ikinci soruya ise “Almanya’da 7 Kasım 2018’den 15 Şubat 2019’a kadar “Açlık grevi/Öcalan’a özgürlük” konularında 120 gösteri gerçekleşti” bilgisini verdi.

Başbakan Merkel’in partisi CDU’nun kardeş partisi CSU üyesi Mayer devamla “Hem federal hem de yerel düzeyde güvenlik birimleri güvenliği tehlikeye sokabilecek gelişmeleri izliyor” yanıtını verdi. Mayer, Federal Hükümet olarak güvenliği tehlikeye gireceğine dair görüşlere katılmadıklarını söyledi.

Müsteşar Mayer kısa yanıta ek olarak da 9 Kasım 2018’den 15 Şubat 2019’a kadar Almanya’nın birçok kentinde tecridin kaldırılması ve açlık grevleriyle dayanışma amacıyla gerçekleşen eylemlerin listesine yer verdi. 4 sayfalık listede ayrıntılı olarak eylemlerin yer, tarih ve konusu belirtildi.

HALBUKİ ‘TECRİT VAR VE KALKSIN’ DEMİŞLERDİ!

Sol Parti geçtiğimiz Ocak ayında konuyu yine Federal Meclis’in gündemine taşımıştı. İmralı’daki tecride ilişkin yöneltilen soruyu 16 Ocak 2019 günü Berlin yönetimi adına cevaplayan Almanya’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Michael Roth, Türk hükümetinin imzaladığı uluslararası anlaşmaların gereği olarak İmralı’daki tecridin kaldırılmasını talep etmişti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış olarak devam eden tecridin kalkmasını, Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüştürülmesini gerektiğini ifade eden Bakan Roth’ın açıklamasının ardından hiçbir pratik adım atılmadı. Üstelik 1 ay sonra bu kez ilk açıklamayla çelişen ve “üç maymunları” oynamaktan başka bir anlam taşımayan İçişleri Bakanlığı’nın yeni tavrı dikkat çekiyor.