KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, Kürt Halk Önderi Öcalan'a dönük tecride eylemleri büyüterek yanıt verilmesini istedi. 

ANF’ye konuşan KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ilişkin, "Önder Apo’nun özgürlüğü için halkımız sesini yükselmelidir, daha radikal eylemler yapmalı ve sokakları boş bırakmamalıdır" dedi.

Konuşmasının başında Qamişlo'daki saldırıyı kınayan Avesta, "Bu saldırıda şehit düşen ve yaralanan herkesi saygı ile anıyorum" dedi. 

Türkiye'de 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimine dikkati çeken Avesta, hâlâ bu girişimde yer alan ve açığa çıkarılmamış gizli tarafların olduğunu belirtti. AKP ve Saray'ın Kürdistan'a yönelik darbe girişimlerinin devam etiğine vurgu yapan Avesta, "15 Temmuz'dan önce, hangi faşizan yöntemler ile Kürdistan halkının üzerine gidildiği, bütün güçleri ile soykırım gerçekleştirme çabasında oldukları ve 15 Temmuz'dan sonra da bu yöntemlerinden hiçbir şekilde el çekmedikleri açıkça görülmektedir" diye belirtti.

'SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDEN KUŞKULUYUZ'

Öcalan şahsında Kürt halkına dönük yoğun saldırıların olduğu belirten Avesta, şunları söyledi:

"5 Nisan 2015 tarihinden bu yana Önderliğimiz ile herhangi bir görüşme yapılmamıştır. Özellikle AKP yetkilerinin yaptığı açıklamalarda ‘Darbe girişimi yapanlar aynı zamanda İmralı Adası üstünden de uçuşlar yapmışlardır' denmektedir. Fakat bu saldırının nasıl olduğunu tam olarak açıklamıyorlar. Halkımız, örgütümüz, demokratik kurumlarımız bir bütün olarak Önderliğimizin sağlığından kaygı duymaktadır. Biz Özgürlük Mücadelesi olarak Önder Apo'nun sağlığı ve güvenliği noktasında kuşku duyuyoruz.”

'YAPILAN EYLEMLER DEĞERLİDİR FAKAT YETERLİ DEĞİL'

Kürt halkının bu temelde gerçekleştirdiği eylemlere değinen Avesta, şöyle konuştu: "Halkımız mücadeleci bir ruh ile alanlarda eylemsellikler içindedir ve büyük bir çabaları var. Şu ana kadar yapılan eylemleri değerli buluyoruz ve kutsaldır. Ama gene de yeterli olmuyor. Bunun için de Önder Apo'nun yaşamından kaygı duyan herkes ve Önder Apo'nun halkların kardeşliği için, halkların birlikteliği için, barış için, demokrasi için ve özgür bir yaşama kavuşmaları için daha büyük bir çaba ve eylemsellik içinde olmaları gerekmektedir. Bütün bunlar Önder Apo ile görüşme sağlanıncaya kadar da devam etmelidir.”

'SÜLEYMANİYE KONFERANSI ÇOK ÖNEMLİYDİ'

Süleymaniye'de "Abdullah Öcalan'ın fikirleri ve düşünceleri, Ortadoğu'daki koas" konferansına da değinen Avesta, "Bu konferans çok önemliydi. Ortadoğu'dan ve başka bölgelerden katılımcılar oldu. Önder Apo'nun düşüncelerini bütün halkların özgürlüğü olarak değerlendirdiler ve bunu sömürülen halkların paradigması ve kurtuluş yolu olarak ele aldılar. Bu konferansta alınan kararlar konferans salonunda kalmamalıdır. Onun için de Süleymaniye konferansından sonra yerine dönen her katılımcı büyük bir çaba içine girmelidir" diye konuştu.

ULUSLARARASI KURUMLARA ÇAĞRI

Başta CPT olmak üzere bütün uluslararası kurumlara ve demokratik çevrelere çağrı yapan Avesta, "Ancak böylesi bir süreçte Öcalan ile bir iletişim kurmaları ve ondan haber almaları önemli olacaktır" dedi. 

Kürdistan'da artık çizgilerin belirginleştiğini belirten Avesta, şöyle devam etti: "Halkların düşmanı faşizm çizgisidir, yani demokrasiyi sadece kendi çıkarlarında gören çizgi ve demokrasiyi sadece çıkarları ve özgürlüğü için gören çizgi. Öte yandan ise halkların çizgisi olan üçüncü çizgi vardır. Darbe girişimi yapanlar değildir tabii ve bu darbe girişimini kendilerini temize çıkarma girişimde olanlar da değildir. Üçüncü çizgi, bütün halkları demokrasi, ekolojik, iki cinsin özgürlüğünü savunan, bütün halkların, inançların, kültürlerin ve farklı farklı düşüncelerin içinde barındığı bir çizgidir ve bu esas alınmalıdır. Bütün bunlar içinde mücadeleyi yükseltmek ve şu ana kadar elde edilen kazanımlara sahip çıkmak çok önemlidir.”

KADINA VE GENÇLİĞE ÇAĞRI

KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, gençlere, kadınlara ve bütün çevrelere de şu çağrıları yaptı:

"Böylesi bir süreçte kongrelerini yapan Apocu gençliği selamlıyorum. Kongrede aldıkları kararlar bu önemli süreçte değerlidir ve bu münasebet ile gençliğe çağrıda bulunuyorum, Sur ve Cizre de yaşanan direniş ruhuna sahip çıkarak bu ruh ile alanlara akmalı ve Önder Apo'ya sahip çıkmalılar. Amaçlarına ulaşıncaya kadar da sokaklardan çekilmemelidirler. 

Benim kadınlara da çağrım var. Bütün özgürlük isteyen kadınlar ve özgürlükleri Önder Apo'nun özgürlüğüne bağlı olanlar, böylesi bir süreçte eylemsellik içinde olmalıdırlar ve direnmelidirler. 

Bütün Türkiye halklarına, sivil toplum kuruluşlarına, insan hakları kurumlarına, demokratik kesimlere, aydınlara, sanatçılara, öğrencilere, ülke ve ülke dışında bulunan halkımıza çağrıda bulunuyoruz; eylemleri yükselttin.”