Almanya ve Avusturya’da  artış gösteren mülteci sayısı nedeniyle ortaya çıkan konut sorununa yönelik değerlendirmelerde bulunan tanınmış sosyolog Jürgen Friedrichs, kentlerden kopuk ve yüzlerce kişinin bir arada yaşadığı mülteci yurtlarının ciddi sorunlar ortaya çıkaracağına dikkat çekti. Friedrichs, mültecilerin özellikle eğitim seviyesi düşük ya da işsiz Alman-Avusturyalı bireylerin yoğun olduğu semtlere yerleştirilmelerinin yabancı düşmanlığını arttıracağının altını çizdi.

Avusturya’da yayın yapan Der Standard gazetesine konuşan kent sosyolojisinde önemli çalışmalarıyla bilinen sosyolog Jürgen Friedrichs, mültecilerin orta gelir düzeyindeki insanların yaşadığı semtlerde konaklamaları halinde iş, okul ve sosyal yaşam gibi önemli aktivitelerden dışlanmayacağını söyledi.

Mültecilerin geldikleri ülkeye uyumunda misafir işçilerin gelişi sonrasında yapılan hataların tekrar edilmemesinin önemine değinen Friedrichs, uyumun sağlanabilmesi için farklı toplumsal kesimlerin bir arada yaşaması gerektiğini kaydetti. Friedrichs, aksi halde ‘önümüzdek 20 yılda sadece negatif haberlerle’ karşılaşılacağı uyarısında bulundu.

Almanya kentlerine değinen Jürgen Friedrichs, eğitim düzeyi yükseldikçe bireylerin mültecilere daha toleranslı yaklaştığını hatırlatırken, buna rağmen eğitimli kişilerin yüzde 40’lık bir kesiminin Müslüman mültecilere ‘korkuyla yaklaştığını’ belirtti. Friedrichs, eğitim düzeyi düşük insanlarda ise mültecilere yönelik daha ciddi bir ‘reddetme’ anlayışının olduğuna işaret etti.

Avusturya’daki sosyal konut açığına yönelik de konuşan Friedrichs, sosyal konutların sadece mülteciler için değil, gelir düzeyi düşük tüm Avusturyalılar için gerekli olduğuna vurgu yaptı. Friedrichs, aksi halde işsizlik durumunda iş piyasasında olduğu gibi sosyal konut noktasında da mültecilerle yerli halk arasında rekabet yaşanacağı uyarısını yaptı.

1993 yılından sonra mülteci sayısında gerileme yaşanan ve 2008’de neredeyse dip yapan mülteci sayısında son yıllarda ciddi bir artış yaşandı. Avusturya ve Almanya’da göç dışında nüfus artış hızının oldukça düşük olması nedeniyle konut inşasında da belirli bir durgunluk yaşanıyordu.

Ancak son 2 yılda iltica başvurularındaki artış nedeniyle her iki ülkede de mültecilerin barındırılması noktasında sıkıntılar yaşanıyor.

Daha önce açıklamalar yapan diğer birçok uzman da, mültecilerin toplu halde yurtlara yerleştirilmeleri yerine kent içindeki binalardaki dairelerde yaşamalarının Alman toplumuna uyumlarını kolaylaştıracağında birleşiyordu. Bu şekilde yabancı düşmanlığının yükselişin önüne geçilebileceği de savunuluyor.