Üzerinde aylardır çalışılan ve bugün üzerinde uzlaşılmasına kesin gözüyle bakılan yasa tasarısında mülteciler için birçok yeni zorunluluk  getiriliyor.

Brandenburg eyaletindeki Meseberg Şatosu’nda dün akşam başlayan koalisyon zirvesinde gündeme gelecek yeni tasarıya göre, mültecilerin iş piyasasına daha kolay entegre olabilmeleri için kanunlara bazı esneklikler getirilecek. Daha önce herhangi bir işin öncelikle Alman veya AB ülkeleri vatandaşlarına önerilmesi ve eğer uygun kişi bulunmazsa mültecilere sunulması öngörülüyordu. Yeni tasarıyla bu kısıtlamada gevşemeye gidilecek.

MESLEKİ EĞİTİM BİTMEDEN SINIRDIŞI EDİLEMEYECEK

Almanya’da meslek eğitimi yapan mültecilerin bu eğitim süresi boyunca sınırdışı edilmemesinin öngörüldüğü yasa tasarısında, sınırdışı kararı verilen mültecilerin mesleki eğitimden sonra da 6 ay ülkede kalmasına izin verilmesi planlanıyor. Mültecilerin bu süre içerisinde iş bulması halinde oturum izni uzatılabilecek.

Almanca öğrenimini zorunlu hale getiren yeni Uyum Yasası tasarısına göre, mültecilerin iltica davalarının bitiminden önce dil ve uyum kurslarına katılım talebine olumlu karşılık vermeleri gerekecek. Kurslara katılma hakkı ise 2 yıldan 1 yıllık süre içerisinde geçerli olacak.

Tasarıya göre ayrıca ülkeye ‘uyum’ için devlet kurumlarının taleplerini yerine getirmeyen mültecilerin aldığı sosyal yardımlarda kesintiye gidilebilecek.

SÜRESİZ OTURUM İZNİ DİL BİLME VE GELİR ŞARTINA BAĞLANIYOR

Alman yasalarına göre iltica hakkı tanınmış mültecilere 3 yıldan sonra süresiz oturum izni veriliyordu. Yeni tasarıyla bu hakkın verilmesi için iyi düzeyde Almanca bilinmesi ve yeterli gelir düzeyine sahip olunması şartları getiriliyor. Bu şartları yerine getirmeyen mültecilerin oturum izinleri ise sadece süreli olarak uzatılacak.

MÜLTECİLERİN İKAMET EDECEĞİ KENTLERİ DEVLET BELİRLEYECEK

Yeni Uyum Yasası tasarısında en çok tartışılan ve tepki çeken maddelerden biri ise mültecilerin ikamet edeceği kent veya komünlerin Eyalet otoriteleri tarafından belirlenecek olması. Yetkili kurumlar, ‘gettolaşmayı önleme’ veya mültecilerin iş ve kültürel hayata daha iyi entegre olmasını sağlamak amacıyla nerede ikamet etmesi gerektiğine karar verebilecek.

YARDIM KURULUŞLARI KARŞI ÇIKIYOR

Tasarıya başta Pro-Asyl ve Caritas olmak üzere birçok yardım kuruluşu tepki gösteriyor. Yardım kuruluşları, mültecilerin ikamet yerlerinin zorunlu olmasını ve dil kurslarına ilişkin şartları eleştirirken, mültecilerin önceliklerinin gözardı edildiğini düşünüyor.

Mülteciler için bu yıl yapılacak harcamaların 20 milyar euroyu bulacağı hesaplanırken, bunun yüzde 40’lık kısmı federal bütçeden karşılanacak. Eyaletler ise bu miktarın arttırılmasını istiyordu.