Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Eşbaşkanı Riyad Derar, Rusya ve İran'ın Türk devletini merkezi Suriye olan bir savaşa doğru ittiğini belirtti.

Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye tehditlerinin Rusya, Türkiye ve İran arasında 7 Eylül'de Tahran'da yapılan zirvenin ardından arttığını kaydeden Derar, Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunduklarını ancak Türk devletinin nihai hedefinin Suriye'yi parçalamak olduğunu belirtti.

Rusya, Türkiye ve İran arasındaki ittifakı şark ittifakı olarak isimlendirdiğini ve bu ittifakın şu anda ABD karşıtlığında buluştuğunu söyleyen Derar, Rusya ve İran'ın Türkiye'yi Kuzey Suriye'ye yönelik saldırılarda kullanmak istediğini belirtti. Derar, Rusya ve İran'ın Türkiye ile birlikte Suriye'yi parçaladığı yönünde bir görüş birçok kesimde var. En bunları Şark İttifakı olarak isimlendiriyorum. Bu ittifak ise Rusya, İran ve Türkiye arasında Tahran'da yapılan üçlü zirveyle başladı. Rusya ve İran Türkiye'yi Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarda kullanmak istiyor dedi.

Rusya ve İran'ın ABD'yi bölgeden çıkarmak istediğini belirten Derar, Böylelikle ABD'yi buradan çıkarmak istiyorlar. Ama ABD'yi biz buraya getirmek ki, zaten Suriye'de bir kriz yaşanıyordu ve onlarda onun için buradalar. ABD'nin Suriye'deki varlığı da diğer yabancı güçlerin Suriye'deki varlığı gibidir. Hepsinin de gitmesi veya kalması Suriye halkının kararıyla olur. ABD ya da Suriye'deki başka bir gücün buradan çıkması da krizin çözümü ve Suriye halkının kararıyla olur diye konuştu.

'TÜRKİYE'NİN NİHAİ AMACI SURİYE/Yİ PARÇALAMAKTIR'

Türk devletinin de Suriye'de yabancı güç olduğunu hatırlatan Derar, Türkiye'nin amacının Suriye'den toprak koparmak olduğunu dile getirdi. Rusya'nın da Türkiye'yi ABD'ye karşı kullanmak için önünü açtığını belirten Derar, şunları söyledi Türk devletinin tehditlerinin amacı bunların hiçbiri değil. Yabancı güçler diyor, ama kendisi de yabancı bir güç. Türk devletinin nihai amacı Suriye topraklarını parçalamak ve bir bölümünde hakimiyetini kurmaktır. Ne yazık ki Rusya da Türkiye'nin önünü açarak, onları ABD'ye karşı kullanıyor. Efrîn'deki işgal de böyle bir anlaşmanın sonucu gelişti. Bu da bir kez daha gösterdi ki, Suriye'nin sınırlarının tamamı Rusya için önemli değil, önemli olan planlarının işlemesi. Suriye rejimi de iradesini onlara devrettiği için Türk devletine sen niye benim sınırlarımı ihlal ediyorsun diyemiyor.

'YENİ ANAYASA ÖNERİLERİMİZİ YAPACAĞIZ'

Rusya tarafından hazırlığı yapılan yeni anayasa konusuna da değinen Derar, Bizler için yeni anayasa önemli bir gündem oluyor. Suriye hakları tarafından hazırlanacak merkezi olamayan, demokratik ve tek inanç, tek ulusa dayanmayan ve Suriye'deki tüm farklılıkların haklarını güvence altına alan bir anayasa Suriye'de yaşanan krize bir nebze de olsa çözüm olabilir. Bunun yanında seçimlerin yapılması, iktidarın halk tarafından seçilmesi ve şu andaki gibi birilerinin iktidarı elinde bulundurarak diğer herkesi tahakküm altına almadığı bir yönetim şeklinin yasal zemini oluşmalıdır. Bunları proje olarak hazırlayıp anayasa hazırlık komitesine sunacağız dedi.

'REJİM ÇİZGİME GELİN DİYOR'

Rejimle yaptıkları görüşmelerin kesilme nedenine de değinen MSD Eşbaşkanı Riyad Derar, ön koşulsuz bir şekilde Suriye'de çözüm için herkesle görüşmeye hazır olduklarını ancak rejimin teslimiyeti dayattığını belirtti. Derar, Bizler rejimin kendi kaderine terk ettiği ve tamamıyla güçlerimiz tarafından özgürleştirilmiş bir coğrafyadayız. Ama yine de Suriye'nin bir parçası olduğumuzu belirtiyoruz. Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Şartsız önkoşulsuz Suriyeli tüm taraflarla görüşmeye hazırız. Bu şekilde el birliğiyle halkımıza hizmet etmeyi görüşelim diyoruz. Ama rejim bizimle yaptığı görüşmelerde çizgime gelin diyor. Bizler de bunu kabul etmiyoruz. Bizler diyalogtan ve müzakereden yanayız ama rejim bize teslimiyeti dayatıyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil diye konuştu.