HPG BİM yaptığı yazılı açıklamada, Sürer’in Mardin Eyalet Komutanlığı görevini yürütürken 6 Eylül 2018 tarihinde Nusaybin’e bağlı Bagok alanında işgalci-faşist Türk ordusuyla yaşanan çatışmada hayatını kaybettiği bildirdi.

HPG-BİM, “Mücadele arkadaşları olarak, Cuma yoldaş şahsında şehitlerimizin anılarını ve kahramanlıklarını zafere ulaştırarak Önderliğimizin ve ülkemiz Kürdistan’ın özgürlüğünde her daim yaşatacağımızın sözünü veriyor; şehitlerimizin kanının yerde kalmayacağını belirtiyoruz. Başta şehidimizin değerli ailesi olmak üzere bütün yurtsever Mardin ve Kürdistan halkına başsağlığı diliyor, yurtsever Kürdistan gençliğini Cumaların takipçisi olmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, gerilla mücadelesi ve Mardin Eyalet Komutanı’nın mücadele yaşamına ilişkin de bilgilere yer verildi.

Açıklamada şunlar ifade edildi:

“Sömürgeci TC sisteminin Kürdistan’da yürüttüğü soykırımcı savaşa karşı hareket ve halk olarak büyük bedeller pahasına yürütülen direnişimiz zafere en yakın olduğu bir döneden geçmektedir. Varlığı bile inkar edilen, köle bir halk olmaktan çıkıp, bugün bölgemiz Ortadoğu’da önemli bir aktör konumuna ulaşan halkımıza, bugün de kimliksizlik dayatılmaktadır. Kürt halkına dayatılan soykırım savaşının tüm şiddetiyle sürdüğü bu süreçte de halkımız ve ilerici insanlık, özgülük mücadelemizi her şart ve koşulda sahiplenmekte, büyük umut ve kurtuluş kaynağı olarak görmektedir.

Her geçen gün zafere daha da yakınlaşan mücadelemizin bu aşamaya ulaşması, şüphesiz gözünü kırpmadan canlarını ortaya koyan, en ön saflarda mücadeleye katılan ve bugün ölümsüzleşen kahraman şehitlerimiz sayesindedir. Mücadelemiz binlerce kahraman şehidi sayesinde yenilmezliğini kanıtlamıştır. Bir halkın ve hareketin uğruna canını ortaya koyan fedaileri varsa onun özgürlüğü önünde kimsenin duramayacağı bir gerçektir. Bunu kanıtlamış olan PKK bu anlamda bir şehitler partisi olarak, Kürt halkının özgürlük mücadelesini zafere taşıma kararlılığını şehitlere bağlılığın bir gereği olarak gerçekleştirecektir. Büyük amaçların büyük bedelleri vardır. Özgürlük davası uğruna en büyük bedeli ödeyerek şahadete giden yoldaşlarımız, tüm değerlerimizin toplamı olarak temel güç kaynağımız olmakta, zafere olan inancımızı pekiştirmektedir.

Genç yaşta Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’ne katılan Cuma arkadaş, uzun yıllar boyunca birçok savaş alanında büyük bir özveriyle görev yürütmüştür. Mücadeleye katıldığı günden şehadete erişene kadar halkına ve partisine layık bir evlat, gözü pek bir savaşçı, yiğit bir komutan, korkusuz bir militan ve değerli bir yoldaş olmuştur. Serhat’tan Medya Savunma Alanları’na, Botan dağlarından Mardin eyaletine kadar birçok alanda mücadele yürütmüş, zorlu ve çetin pratiklerden büyük bir iradeyle çıkmasını bilmiş, mücadelemiz içerisinde ve yoldaşları üzerinde büyük emeği bulunan, arkadaşlarının yüreğinde yer edinen değerli bir militan ve komutandı. Dürüst, emekçi, fedakar ve cesur özellikleriyle savaşçılıktan eyalet komutanlığına kadar kendini her anlamda devrim görevlerine katmasını bilmiş, üzerine düşen tarihi görevleri büyük bir coşkuyla gerçekleştirmek için büyük çaba göstermiş bir arkadaşımızdı.

1992 yılında Serhat eyaletinde başladığı gerilla mücadelesinde kısa zamanda yetkinleşen Cuma yoldaş, 28 yıllık gerillacılık hayatında bir çok düzeyde görev yürütmüştür. Şehitlerin vasiyetlerini kendisine talimat edinen Cuma arkadaş, 2016 yılında mücadeleyi yükseltmek için bir kez daha yüzünü Bakur alanına dönmüş ve yeniden Mardin Eyalet Komutanı olarak görev üstlenmiştir. Üstlendiği tüm görevlerde Partili kişiliği, mütevazi duruşu ve emekçi özellikleri ile yurtsever halkımızın gönlünde büyük yer edinen ve yoldaşları tarafından örnek alınan bir komutan olan Cuma yoldaş, en son Mardin Eyalet Komutanlığı görevini yürütürken 6 Eylül 2018 tarihinde Nisêbin ilçesine bağlı Bagok alanında işgalci-faşist TC ordusuyla girdiği çatışmada kahramanca savaşarak şehadete ulaşmıştır."