Kobanê direnişinde yaşamını yitiren YPG savaşçısı Murat Özdemir’in (Murat Agiri) cenazesi Muş’un Çiriş (Bağlar) köyünde, Til Mecder’de DAİŞ çetelerine karşı direnişte yaşamını yitiren YPG savaşçısı Sinan Arslan'ın (Serhed Bêgiri) cenazesi ise, Muradiye'ye bağlı Stîgûlan (Babacan) köyünde binlerce kişinin katıldığı törenlerle son yolculuğuna uğurlandı. 

AGİRİ’Yİ BİNLER UĞURLADI

Kobanê direnişinde yaşamını yitiren YPG savaşçısı Murat Özdemir'in (Murat Agiri) cenazesi, memleketi Muş'a getirildi. Şenyayla bölgesinde yüzlerce araçlık konvoy ile karşılanan cenaze kente bağlı Çiriş (Bağlar) köyüne doğru yola çıkarıldı. Köy camisinde dini vecibeleri yerine getirilen Özdemir'in naaşı, sarı, kırmızı, yeşil renkli bayrağa sarılı tabut ile binlerle kişi tarafından omuzlara alınarak köy mezarlığına doğru yola çıkarıldı.

Üzerinde Özdemir'in fotoğraflarının bulunduğu "Murat Agiri'nin tarihi Kobanê direnişi gençliğin mücadele gerekçesi olacaktır", "Bi hêviya serokatî, bi meşa gerîllayan, bi rihê Arîn û Murat Agirî ve li doza xwe xwedî derkeve" pankartları açan kitle, PKK bayrakları taşıyarak, "Ey şehîd xwîna te erdê namîne", "Bijî berxwedana YPG", "Şehîd namirin" sloganları attı. Sloganlarla mezarlığa kadar yürüyen kitle, cenazeyi dualar eşliğinde toprağa verdi. Ardından "Çerxa Şoreşê" marşı eşliğinde saygı duruşunda bulundu. 

Törende konuşan DBP Muş İl Eşbaşkanı Cihan Akpolat, Kürt gençlerinin Kobanê'deki direnişinin AKP'nin ve emperyalist güçlerin oyunlarını boşa çıkardığını söyledi. Kobanê'de verilen mücadele ile insanlık çizgisinin yaratıldığına dikkat çeken Akpolat, verilen mücadele ile Kürtlerin kendilerini bütün dünyaya ispatladığına vurgu yaptı.

HDP Muş Milletvekili Demir Çelik ise, Kürt gençlerinin onur, namus, şeref ve özgür gelecekleri için kendilerini feda ettiklerini söyleyerek, "Murat Agiri yoldaşımız özgür bir gelecek, özgür bir önderlik için, ölümü hiçe sayarak kendini feda etti" ifadelerini kullandı. 

YPG'li Özdemir'in babası Mehmet Selim Özdemir de, oğlunu Kuran ve İslamiyet terbiyesi ile büyüttüğünü, üniversiteye gönderdiğini söyleyerek, "Murat bu yolu bilinçli seçti. Ben onun ve sizin fikirlerinize saygı duyuyorum. Murat yalnız benim değil sizin de şehidinizdir. Benim değil sizin de evladınızdır" dedi. 

Cenaze töreninin ardında kitle taziye çadırına giderek Özdemir'in yakınlarına başsağlığı diledi.

ARSLAN DOĞDUĞU STÎGÛLAN’DA TOPRAĞA VERİLDİ

Heseke'nin Til Mecder köyünde çıkan çatışmada yaşamını yitiren YPG savaşçısı Sinan Arslan'ın (Serhed Bêgiri) cenazesi ise, yüzlerce araçlık konvoyla memleketi Van Muradiye'ye getirildi. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, MEYADER, HDP, DBP ve Barış Anneleri Meclisi yöneticileri, Van Büyükşehir, Muradiye, İpekyolu, Çaldıran belediye eşbaşkanlarının da aralarında bulunduğu binlerce kişi tarafından karşılanan Arslan'ın cenazesi, doğduğu Stîgûlan (Babacan) Mahallesi'ne götürüldü. Köy girişinde araçlardan inen binlerce kişi Arslan'ın tabutunu alarak, köy meydanına kadar yürüdü. Bayrak ve posterlerin taşındığı yürüyüşte, cenaze aile son kez aile evine getirildi. Annesi ve ağabeyi Arslan'ı son kez öperken, ardından köy mezarlığına götürülen cenaze YPG üniforması ile defnedildi. Arslan'ın kır çiçekleri ile donatılan mezarı başında saygı duruşunda bulunulmasının ardından konuşan MEYADER Van Şube Başkanı İbrahim Alkan, Kürtlerin verdiği özgürlük mücadelesinde JİTEM, Hizbullah gibi örgütlerle Kürtlerin katledildiğine dikkat çekerek, günümüzde ise DAİŞ'in Kürtlerin karşısına çıkarıldığını ifade etti. 

Törende konuşan Yüksekdağ ise, Kobanê direnişinde YPG/ YPJ direnişinin bütün insanlığın onurunu kurtardığına dikkat çekerek, "Sinanlar sadece Kürdistan ve Mezopotamya halklarının değil bütün dünya halklarının onuru için direndiler. Türkiye halkı bugün bu kahramanlara çok şey borçludur. DAİŞ adı verilen barbarlar ve karanlıklar ordusu, bütün bölge halkının onurunu esareti altına almak için karanlık kuşatma gerçekleştirmiştiler. Rojava direnişinde yoldaşlarımız ve kardeşlerimiz bu karanlığı dağıtmak için halkımızın utkunu direnişle aydınlatmak için bu topraklarda bir savaş verdiler. Sinan ve arkadaşlarının bütün Kürdistan halkının anayurt savunmasını verdiler. Kendi yurdunu savunan kendi yurdunu düşmana karanlık düşmana işgalci çetelere teslim etmediler" dedi. 

Rojava direnişinin bir anayurt savunması olduğunu dile getiren Yüksekdağ, direnişin bütün Türkiye halklarının DAİŞ'e karşı korunması ve savunması olduğunu belirterek, "Bugün şehit Serhadlar olmasaydı DAİŞ bütün Türkiye topraklarını bir savaş coğrafyasına ve bir kıyım alanına dönüştürmüştü. Rojava'da Kobanê'de de direnen bütün anlarımız, bu uğurda kendini feda eden bütün canlarımız Rojava zaferinin güvencesi oldu. AKP her yerde, içeride dışarıda savaş çıkarıyor. Kobanê'deki, Şengal'deki DAİŞ zulmünün kıyımcısının en baş sorumlusu da AKP'dir" dedi. 

Aynı mezarlıkta bir askerin mezarının da bulunduğunu dile getiren Yüksekdağ, "Burada Muradiye halkının iki evladı yatıyor. Birisi askerde yaşamını yitirmiş, diğeri ise Rojava'da DAİŞ saldırılarında yaşamını yitirmiş. Bir evladını siyasi iktidarın, oluşturduğu savaştan çatışmadan asker olarak toprağa vermiş bir halktır. Muradiye halkı bir diğer evladını da Ortadoğu'daki bütün savaş merkezlerine karşı barışın özgürlüğün mücadelesini verirken bu topraklara vermek zorunda kaldı. Bu toprağa bir daha bir can daha vermek istemiyoruz. Bu savaşın kaynağını kurutacak olan bütün Türkiye halklarının barış ve özgürlük mücadelesidir. İşte bizler bu barış ve özgürlük mücadelesini halklarımızın zaferine götürebilmek için çaba gösteriyoruz. Nasıl ki Rojava'da halkların barış ve huzur içerisinde yaşayabilecekleri bir ortam inşa ettilerse bütün Türkiye'de de böyle bir yaşamı inşa etmek istiyoruz. İşte bugün o topraklarda şehit düşen Sinan yoldaşımız Rojava'da barış özgürlük eşitlik ve adil bir yaşam umudunu savunurken böyle bir yaşamın var olabileceğini bütün dünyaya haykırarak şehit düştü" dedi.

YPG savaşçısı Arslan'ın amcası Vahap Arslan da, Kürt halkının artık onuruna sahip çıkması gerektiğini ifade ederek, "Yeğenim DAİŞ tarafından şehit düşmüş olabilir. Fakat şu çok iyi bilinsin, yeğenimin katili sadece DAİŞ değildir. DAİŞ'e destek veren ve AKP'nin yanında olan herkestir. Burada hepinize söz veriyorum. Yeğenimin silahı yerde kalmayacaktır" ifadelerini kullandı.

Törenin ardından aileye başsağlığı dileklerinde bulunuldu.