YPG’nin Cizirê Kantonu’nun batı kırsalını çetelerden temizlemek amacıyla başlattığı ‘Komutan Rubar Qamişlo Hamlesi'nin 27. günü de geride kaldı. YPG’nin 6 Mayıs Serêkanîyê'de başlattığı hamlenin 14. gününde çetelerin merkezi üslerinden biri olan Kizwan Dağı'nın alınması ile birlikte 21 Mayıs’ta birinci aşama tamamlanmış oldu. Şimdi hamle tüm hızı ile Mebrûka’nın 25 kilometre güney batısında, Türkiye sınırlarına paralel bir şekilde devam ediyor.

YPG’nin ‘Komutan Rubar Qamişlo Hamlesi’ 1 Haziran (26. günü) itibarıyla Mebrûka'nın 25, Serêkanîyê’nin ise 63 kilometre güney batısında tüm hızı ile devam ediyor. 6-21 Mayıs günleri arasında 221 köy ve 110 kilometre; son on günde ise 100 kilometre genişliğinde bir arazi ile 60 üzerinde köy ve bu köylerin etrafında irili ufaklı yüzlerce mezra YPG güçleri tarafından çetelerden temizlenerek özgürleştirildi.

YPG’nin 6 Mayıs’ta Serêkanîyê'de başlattığı hamleyi DAİŞ çeteleri daha önceki YPG eylemlerinin bir benzeri olarak değerlendirmiş olmalı ki, YPG’nin taktiksel yaklaşımları karşısında darbe aldıkça parçalandı, parçalandıkça iradesi kırılarak geride mayın dolu köyler bırakarak kaçmak zorunda kaldı.

ÇETELER İÇİN ŞOK ETKİSİ

YPG’nin Hasekê hattındaki hamlesine karşı DAİŞ çeteleri çok sert bir direnişle karşılık verdi. Öyle ki, Til Mecdel, Rezazê ve Aşra köylerinde neredeyse kıran kırana bir savaş yaşandı. Bu köylerde çeteler, bomba yüklü üç kamyon ve onlarca intihar komandosu ve köylere döşedikleri binlerce mayın ile Habur hattında hamleyi durdurmaya çalıştı.

Hamle karşısında özellikle Habur hattında patlayıcı yüklü araç ve intihar komandoları ile geniş ve güçlü savunma hattına YPG darbe üstüne darbe vurdukça çetelerin savunma hatları kırıldı. YPG’nin taktiksel hamlelerle, Serêkanîyê ve Hesekê cephelerinin eş zamanlı bir şekilde hamlenin 13. gününde Habur havzasında Um El Mesamir ve Hevica köylerinde birleşmesi ve 23 köyü ablukaya alması çeteler için tam bir şok etkisi yarattı.

YPG’nin bu taktiksel hamlesi 14. günde Kizwan Dağı'na giden yolları ele geçirmesi ve 15. günde de Kizwan Dağı'nı çetelerden temizlemesi ve birlikte geliştirdiği çember hareketi operasyonları ile Hesekê-Til Temir hattında kalan onlarca köydeki yüzlerce çete büyük bir panik ile kaçmanın yollarını aradı. Görüntüleri kamuoyuna yansıyan yüzlerce çetenin birlikte sürü halinde kaçmaları çetelerin büyük bir kırılmayı ve içine girdikleri psikolojik ruhsal hallerini gözler önüne seriyordu.

YPG MEBRÛKA-RAVYA-DEHMA HATTINI DA KIRARAK İLERLİYOR!

YPG Genel Komutanlığı, 25 Mayıs’ta çetelerin stratejik önem verdiği Til Temir’in Xebiş köyünde düzenlediği basın toplantısı ile 6-21 Mayıs günleri arasında Alyeden, Kizwan Dağı ile Hesekê Til Temir Ovası'nda devam eden hamlenin birinci aşamasının tamamlandığını, Mebrûka hattında devam eden operasyonun hamlenin bir devamı olduğunu açıkladı.

Mebrûka’nın etrafındaki köylerin düşürülmesi ile başlayan Mebrûka’yı çetelerden temizleme hareketi başarılı bir şekilde devam edince Mebrûka, Ravya ve Dehma hattında çetelerin Serêkanîyê cephesinde kurduğu savuma hattının da tıpkı Habur hattında olduğu gibi kırılması zor olmadı.

Çeteler, Serêkanîyê ve Tilabya (Girê Spî) hattında en önemli savunma hattını bu üç noktada yapmıştı. Mebrûka, Ravya ve Dehma. YPG’nin sınır hattında ve büyük çatışmaların yaşandığı Til Xenzir'de ise çeteler ön savunma mevzisi konumundaydı. Çetelerin asıl savunma hattı bu üç yerleşim biriminde gerçekleştirmişti.

KORKU İMPARATORLUĞUNDAN KAÇIŞA!

Aylar öncesinden çeteler burada yaşayan halkı çıkardıktan sonra, Mebrûka, Dehma ve Ravya gibi köy ve yerleşim yerlerinde; sokak ve cadde kenarlarında, evlerin altında ve gizli yerlerde onlarca metre uzunluğunda betondan yapılma üstü kapalı yer altı geçitleri, tüneller, sığınaklar gibi her yere patlayıcı tuzaklar yerleştirerek, olası bir YPG saldırısına hazırlık yapmıştı. Ancak bir gerçek vardı ki, o da çetelerin Habur hattında yaşadıkları kırılma ve verdikleri yüzlerce kayıptan sonra savunma hatlarında duracakları bir güçlerinin artık kalmadığıydı.

Zaten hamlenin ilk günlerinde YPG’nin üst üste DAİŞ çetelerine vurduğu darbeler ve çetelerin çokça kullandıkları bomba yüklü kamyonlarla ve intihar komandolarının yaptığı saldırılar da boşa çıkınca, tamamen iradesi kırılan çeteler içinde yer alan yerel güçlerin büyük bir çoğunluğu kaçmıştı. Çoğu Orta Asya ve yabancı uyruklardan oluşan küçük savunma birimleri de artık YPG’nin hamlesi karşısında çok varlık gösteremedi.

Çakal sürüleri gibi kaçan ve kaçarken geride ne varsa yakıp yıkan ve yaşanılmaz kılan bir DAİŞ çete gerçeği ortaya çıkmıştı.

ÇETELER TÜRK DEVLETİNE SIĞINIYOR!

YPG, Rojava devriminde destanlar yazarken, 250 kilometre genişliğinde ve 300’ün üzerinde köy ve bu köylerin etrafındaki yüzlerce mezrayı çetelerden temizledi.

Daha önce çeteler kendi tarihlerinde bu kadar üst üste bir kaybı yaşamamıştı. Psikolojik olarak da büyük bir yenilgiyi yaşayan çetelerin, 30 Mayıs'ta Hol ve Alye mıntıkalarında yapmak istediği karşı hamle de YPG güçleri tarafından boşa çıkarılıp darbe alınca çetelerin tüm taktikleri boşa çıkmış oldu.

Her gün onlar kayıp veren ve YPG’nin sınır hattında yaptığı operasyonlarda ise kaçan çetelerin daha önce olduğu gibi yine yönlerini Türk devlet karakollarının bulunduğu yerlere vermesi ise dikkat çekici bir başka gelişme oldu.

Sınır hattında kaçmaya çalışırken koalisyon uçakları ve YPG güçleri tarafından vurulan onun üzerinde çetenin cenazesi ise çeteler ile Türk devleti arasında yaşanan kirli ittifakın bir belgesi olarak halen ortalıkta duruyor.

HAMLENİN ORTAYA ÇIKARDIKLARI

Her günü destansı gelişmeyi yaratan ve büyük kahramanlıklarla devam eden YPG’nin Komuta Rubar Qamişlo Hamlesi 26. gününü de geride bıraktı. Hamle yöre halkının talebi ve çetelerin Cizirê Kantonuna yönelik saldırılarına son vermek amacıyla başlatılmıştı. Şüphesiz bu talep ve ihtiyaç devam edeceğe benziyor. Zira halen çeteler Hesekê ve diğer yerlerde saldırılarını sürdürüyor. Önümüzdeki günlerde hamlenin yön ve kapsamı neler getirecek, bilemeyiz.

Ancak şunu rahatlıkla söylemek mümkün; YPG’nin ‘Komutan Rubar Qamişlo Hamlesi’ hem Rojava halklarının ortak yaşam ve iradi birlikteliği, hem demokratik bir Suriye’nin geleceği, hem de tüm Kürdistan toplumu için büyük kazanımlar getirdi.

Bölge halkı için ise DAİŞ çetelerinin bitişine giden en önemli adımlardan biri atılmış oldu. Zira Suriye'deki en önemli kamplardan üçü bu Kizwan Dağı'nda buluyordu. Yine çok sayıda bomba ve intihar komandosu ve saldırı hazırlığı buradan yapılıyordu. Kobanê'de çetelere vurulan darbelerle çetelerin artık 'bitişe doğru gidiş' tespiti yapılmıştı. Şimdi YPG’nin ‘Komutan Rubar Qamışlo Hamlesi’ ile çeteler artık geri dönülmez bir şekilde yok oluşa doğru gidiyor.

YENİLGİ İTİRAFI

Çeteler YPG’nin hamlesi karşısında büyük darbe alarak yüzlerce kayıp verdi. Kendi aralarındaki telsiz konuşmalarında "toprak onlara, cennet bize olsun" diyerek yaşadığı yenilgiyi itiraf ettiler. Şimdi Cizirê Kantonunda başlayan temizlik operasyonları Serêkanîyê'nin 65 kilometre civarında Tilabya sınırlarına dayanan YPG, çetelerin elinde kalan toprakları kurtarmaya devam ediyor.

>