YPG’den üç partiye açık mektup!
YPG’den üç partiye açık mektup!
YPG’den üç partiye açık mektup!
Halk Savunma Birlikleri Komutanı Sipan Hemo Azadi, Yekiti ve El Parti’nin “Siyasi Birlik” adı altında yeni bir oluşuma gitmesi ardından açık bir mektup yayınladı. “Sevinin, siz bizi düşmanlarımızdan daha fazla incittiniz çünkü siz bizi hep arkadan vurdunuz” diyen Hemo, ulusal birlik içerisinde yer almazlarsa gerçek yüzlerini ortaya koyan belgeleri yayınlayacaklarını bildirdi.
Sipan Hemo, sözkonusu partilerin Rojava’ya yönelik saldırılarda çete gruplarının yanında yer aldığını ve devrime “düşmanlardan daha fazla zarar” verdiğini belirtti. Üç partiyi bu yanlış karardan vazgeçmeye ve ulusal tutum içerisinde yer almaya çağıran YPG, aksi takdirde ellerindeki belgeleri kamuoyu ile paylaşacakları uyarısında bulundu.
YPG Genel Komutanı Sipan Hemo’nun siyasi partiler için kaleme aldığı açık mektup şöyle:
Batı Kürdistan hassas bir süreçten geçerken tüm Kürt parti ve şahsiyetlerinin değerlerine sahip çıkması ve Kürtleri yönetme görevini olumlu bir şekilde üstlenmesi umuduyla, tüm siyasi partilere selam ve saygılarımı sunuyorum.
Bilindiği gibi Batı Kürdistan son derece hassas bir süreçten geçmektedir. Ancak maalesef Kürt siyasi partilerinin duruş ve kararları bu hassas ve nazik sürece denk düşmemektedir. Bütün siyasi partilerimiz birliklerini güçlendirip Kürt halkının kazanımlarını kalıcılaştırmak yerine küçük hesaplar ve dar parti çıkarlarının peşine düşüp farklı politik amaçlara hizmet eder hale geliyorlar. Oysa Kürt siyasetinde büyük bir boşluk yaşanıyor. Ama hiçbir partimizin politik ve örgütsel yapısı bu boşluğu dolduracak düzeyde değildir.
‘DÜNYA KÜRTLERİ MUHATAP ALIYORSA YPG VE ŞEHİTLERİN DİRENİŞİ SAYESİNDEDİR’
Kuşkusuz bu boşluğu büyük oranda doldurup sorunlara cevap olan ve büyük siyasi imkânlar yaratıp Kürt sorununu dünyanın gündemine taşıyan YPG’dir. YPG, direnişiyle ve askeri savunma güçlerini kısa sürede örgütleyerek Kürt sorununun varlığını ortaya koymuş ve bu sorunun çözülmemesi halinde Suriye sorunun da çözülemeyeceğini göstermiştir. Aynı şekilde birliklerimiz çete gruplarının tüm saldırılarına karşı kahramanca direnerek Kürt halkının umudu haline gelmiştir. Bu direniş ile birliklerimiz Kürt halkının kazanımlarını her koşul altında koruyacaklarını ispatlamıştır.
Eğer bugün dünya Kürtleri muhatap alıyor ve konuyla ilgili tüm platformlarda Kürtlere çağrıda bulunuyorlarsa bu, YPG’nin ve şehitlerin kahraman direnişi sayesindedir.
Başından beri halkımızı rejimin saldırılarından koruduk ve bu savunmada çok sayıda şehit verdik. Halen çok sayıda üyemiz rejimin zindanlarında tutsak olarak bulunmaktadır. Halkımızı çete gruplarına karşı da koruduk. Eşrefiyê, Efrîn, Serêkaniyê, Tiltemir, Hesekê, Dêrikê ve diğer tüm alanlarda hiçbir dar hesap içine girmeden kahramanca direnerek yüzlerce şehit verdik. Bugüne kadar devam etmiş ve bundan sonra da tek bir YPG’li kalıncaya kadar da böyle devam edecektir.
Eğer bugün uluslararası alana açıldığınızda dünya sizi dikkate alıyor, sizinle Kürt sorununun çözümü konusunda tartışmalar yürütüyorsa bu YPG’nin mücadelesinin ve kahramanlığının sonucudur.
Hekim Beşar, Salih Muslim, Ehmed Sileman, Hemidê Heci Derwêş, Mehemedê Musa, Mehyedînê Şêyh Alî, Fuad Eliko, İsmail Hemê gibi liderler YPG'nin direnişi olmasaydı hiçbir ülke tarafından kabul edilmeyecekti.
‘ÖNEMİNİZ VE BÜYÜKLÜĞÜNÜZ SİZDEN KAYNAKLANMYOR’
Sayın Kürt siyasetçi ve yöneticiler, öneminiz ve büyüklüğünüz sizden kaynaklanmıyor, bunu YPG savaşçılarına ve Kürt halkına borçlusunuz. Herkesin bu buna saygılı bir yaklaşım içinde olması gerekiyor yoksa tarih siz sizden hesap soracaktır.
Bu olumsuz siyasi ortam içinde Kürt siyasi partilerinin özellikle de ‘İtihad Siyasî’ (Siyasi Birlik) içinde yer alan partiler Kürt halkının direnişine karşı olumsuz bir arayış içindedir. Bu oluşum her seferinde Kürt halkının direnişine engel oluşturacak bir duruş içinde oldu. Biz YPG olarak birçok defa kapınızı çalarak size amaçlarımızı ve hedeflerimizi anlatmaya çalıştık. Fakat siz her seferinde bize karşı düşmanlarımızı desteklediniz. Bazı işbirlikçi Kürtlerin şahsında saldırgan çete gruplarına destek vererek direnişimizi görmezlikten geldiniz. Acaba bu kadar şehit karşısında vicdanlarınız hiç rahatsız olmadı mı? Kürtlüğünüz nerede kalıyor.
'BİZİ DÜŞMANLARIMIZDAN DAHA FAZLA VURDUNUZ'
Çok iyi bildiğiniz gibi en hassas süreçte, Cizîre’den Efrin’e kadar büyük saldırılarla karşı karşıya bulunulduğu ve bunlara karşı kahramanlık destanlarının yazıldığı dönemde bile siz, YPG’ye karşı büyük saldırılar içinde oldunuz. Bizi düşmanlarımızdan daha fazla vurdunuz. Sevinin, tekrar söylüyorum siz bizi düşmanlarımızdan daha fazla incittiniz çünkü siz bizi hep arkadan vurdunuz.
Siz Til Hasil alanındaki katliamlarda Irak Şam İslam Devleti’nin yanında, onların askeri olarak yer aldınız. Diğer zamanlarda ise siyasi tutumunuzla bu çete gruplarına destek verdiniz. Amûde, Qamişlo ve Efrîn’deki bombalı saldırılarda sizin izinize rastlıyoruz. Siz Truva Atı görevini üstlenmiş bulunuyorsunuz. Son olarak Efrin’de Kawa Husên adlı gencin vahşice katledilmesi olayında her hangi bir araştırma yapmadan bizi suçladınız. Size bu aklı kim verdi?
Savaşçılarımız Dêrîk, Serêkaniyê, Til Ebyad, Kobanê, Halep, Cindirês ve Azzaz’daki direnişlerde tarih yazıyor ve halkımızın YPG çevresinde kenetlenmesine yol açıyor. Bu olayın bu şekilde gerçekleşmesi ve sürekli olarak gündemde tutulması bizi derin şüphelere itiyor. Bizim açımızdan bu olayı YPG’yi karalamaya ve Kürt halkının direnişini küçük düşürmeye çalışan kesimler gerçekleştirmiştir. Yani bu cinayeti Kürt halkının düşmanları işlemiştir. Çünkü bu olay YPG’ye değil onun düşmanlarına yaramıştır.
Ben tüm çevrelere tekrardan şu çağrıyı yapıyorum: Kawa Husên cinayetinin izini, YPG ve Kürt halkının direnişini karalamak ve küçümsemek isteyen tarafların çevresinde arasınlar.
Bu açık mektubum Rojava’daki tüm siyasi parti, örgüt ve hareketleredir. Hiçbir parti bu tarihi süreçte görevlerine sahip çıkmıyor, tam tersine kişisel ve partisel çıkarlarını Kürt halkının direnişinin önünde engel haline getiriyorlar. Ben bu siyasi parti ve kişileri Kürt halkına havale ediyorum.
İnanıyorum ki yurtsever halkımız bu çevrelerden gerekli hesabı soracaktır. Bu kesimler çocuklarınızın kanı ve sizlerin onurlu direnişi üzerinden kendilerini konuşturmaya çalışıyorlar. Halkımız bu tarihi sürece sahip çıkmalıdır. Vakit, dar particilik hizipçilik zamanı değil yurtseverlik ve görevlerine sahip çıkma vaktidir.
Eğer bazı şeyler düzelmezse ve tüm partiler ulusal birlik kararı almazsa onların gerçek yüzlerini ortaya koyan belgeleri yayınlayacağız
YPG Halktır Halk YPG’dir
Yaşasın Batı Kürdistan halkının direnişi
Şehitler ölümsüzdür
Selamlarımla
Halk Savunma Birlikleri (YPG) Genel Komutanı
Sipan Hemo.”